İstatistikleri ilk öğrendiğim zaman, işlerin ne kadar kötü olduğu karşısında afallamıştım. | TED | عندما علمت عن الإحصاءات لأول مرة صعقت من مدى سوء الأمور |
Yine de, hükümetin tek söylediği Promisin'in ne kadar kötü olduğu, ve... | Open Subtitles | حتى الان كل ما تسمع ان الحكومه تقول مدى سوء البرومايسن |
Kötü olduğunu biliyor ama ne kadar kötü olduğu konusunda bir fikri yok. | Open Subtitles | أنا أعني , أنها تعرف أنَ هذا سيئ, و لكن ليسَ لديها أي فكرة عن مدى سوء الأمر. |
Öldürmelisin. Patronlarımızın ne kadar kötü olduğu önemsiz. Katil değiliz. | Open Subtitles | لا أكترث ما مدى سوء رؤسائنا، لسنا قتلة. |
Düşündük de; bu konunun ne kadar kötü olduğu hakkında bir makale yazsak nasıl olur? | Open Subtitles | نحن نتسأل إذا بإمكاننا ... أن نكتب . حول مدى سوء ذلك |
Durumun ne kadar kötü olduğu umurumda değil, Dallas'a asla dönmem. | Open Subtitles | لاأهتممهماكان مدى سوء الأحوالأنالنأعودأبدًّالـ"دالاس "مجددًّا. |
Muhabirler Yemeği'nin ne kadar kötü olduğu hakkında bir arya okuyup ACN'in gelmeyeceğini söyledi. | Open Subtitles | قام بإنشاد أغنية عن مدى سوء "عشاء المراسلين"، وعدم حضور الـ"أي سي إن"، ثم حضر إليه. |
Şey, Merak ettiğimiz, ne kadar kötü olduğu? | Open Subtitles | أتساءل، ما مدى سوء الوضع؟ |