kalbimizi dinlememiz için bize ilham verdin ve karşılığında ilişkini bozduk. | Open Subtitles | . لقد ألهمتينا أن نتبع قلبنا . ولقد تسببنا فى أنهاء علاقتك |
Çünkü birisi kalbimizi gözümüze baka baka incittiğinde en kötü işkencenin bu olduğunu biliriz. | Open Subtitles | لأنه حين يجرح شخص ما قلبنا ويضعه أمام أعيننا سيكون مثل أسوء تعذيب على الإطلاق |
Boston böbreklerimizi, Yankees kalbimizi aldı. | Open Subtitles | "بوسطن" أخذوا منا "كليتينا" "اليانكيز" أخذوا "قلبنا" |
Bu buz gibi, ıssız çöle şükrediyoruz. Buradaki yalnızlık kalbimizi de dondurmak üzere. | Open Subtitles | وبارك لنا في في هذه الصحراء القارسة وهذا الفراغ الذي يهُدد بتجميد قلوبنا |
Kelimelerin kalbimizi nasıl etkilediğini, kelimelerin hayatımızda ne kadar önemli bir yeri olduğunu anladım. | TED | كيف ان الكلمات تؤثر في قلوبنا كيف تلعب الكلمات دورا مهما في الحياة |
Ve sonra kalbimizi de açabiliriz, fırsatlar için, başkalarına yardım etmek için, diğerlerini mutlu etmek için, çünkü hepimizin mutlu olduğu zamandan başka hiçbir şey bizi daha fazla mutlu edemez. | TED | ومن ثم يمكن أن نفتح قلوبنا، قلوبنا لهذه الفرص، لهذه الفرص التي تمكننا من مساعدة الآخرين، لنجعل الآخرين سعداء، لأنه لاشيء يمكنه أن يجعلنا أكثر سعادة من أن نكون جميعا سعداء. |
Duyarlılık, ellerimizi ve kalbimizi, bir başkasını teselli etmek, ihtiyacı olanlarla ilgilenmek için için kullanmaktır. | TED | الرأفة تعني استخدام أيدينا وقلوبنا لإراحة الآخر. لرعاية المحتاجين. |
Sonuçta, John, kalbimizi ve aklımızı herhangi bir adama değil, bir fikire borçluyuz ve o fikir tehlike altında. | Open Subtitles | في نهاية المطاف، جون نحن مدينون بقلوبنا وعقولنا ليس لرجل واحد، وانما لفكرة |
Hayatımın bu anında, anladığım tek şey, Sixsmith bu dünyayı da, kalbimizi döndüren görünmez güçlerin dönderiyor olduğuydu. | Open Subtitles | في هذهِ النقطة من حياتي (كُل ما أعرفهُ, يا (سكثمث أنَّ هذا العالم يعمل على القوى الغير مرئية نفسها التي تكسر قلبنا |
- kalbimizi parçalıyorsun. | Open Subtitles | أنت تكسر قلبنا! |
Ve kalbimizi fırsatlara açtğımız zaman, fırsatlar bizi bir şeyler yapmaya davet eder ve bu da üçüncüsü. | TED | وعندما نفتح قلوبنا لهذه الفرص، تدعونا الفرص للقيام بشيء ما، وهذه هي النقطة الثالثة. |
Buna kalbimizi ve ruhumuzu verdik, gecelerimizi, hafta sonlarımızı kullanıp bir sürü analiz yaptık ve iyi olduğunu düşündüğümüz bir strateji oluşturduk. | TED | نضع قلوبنا وأرواحنا عليه، وننجز الكثير من التحاليل في ليالينا وعطلنا ونضع كل ما نعتقد أنه استراتيجية جيدة. |
Öylece kaçıp gitmekle, kalbimizi gerçekten kırdı. | Open Subtitles | أنها فقط حطمت قلوبنا تماماً عندما هربت مثل ما فعلت. |
Öylece kaçıp gitmekle, kalbimizi gerçekten kırdı. | Open Subtitles | أنها فقط حطمت قلوبنا تماماً عندما هربت مثل ما فعلت |
Dediğim gibi, eğer kalbimizi temiz tutarsak, böylece-- | Open Subtitles | لقد كنت أقول أذا كانت قلوبنا نقيه سنستطيع |
En iyi aşk ruhumuzu uyandıran... ve bize daha fazlasını verendir... kalbimizi ateşe verip... aklımıza huzur doldurandır. | Open Subtitles | أفضل الحب هو من النوع الذي يوقظ الروح ويجعلنا لتصل الى أكثر من ذلك ، أن النباتات النار في قلوبنا |
Bu eşsiz yetiyi gerektiren işlerle her zaman kendimizi farklı kılabiliriz, şefkat ve yaratıcılık gerektiren işlerle, yerini hiçbir şeyin alamayacağı akıl ve kalbimizi kullanarak. | TED | ويمكننا دائماً أن نميز أنفسنا بالوظائف الفريدة التي تتسم بالرحمة والإبداع، وذلك باستخدام واستغلال أدمغتنا وقلوبنا التي لا بديل لها. |
Biz hepimiz kalbimizi İsa'ya açtık. | Open Subtitles | والآن ، نحنُ جميعاً هُنا قد أطلعنا المسيح على ما بقلوبنا |