Derek'i gördüm.. yolun ortasındaydı kanaması vardı ve kurşunlar yağıyordu | Open Subtitles | و عندما رأيت ديريك كان ينزف في و سط الشارع |
Evet. İşin garibi çocuklarının kanaması vardı hemen karşıda da hastane vardı ama ailesi arabaya atlayıp gitti. | Open Subtitles | أجل، والغريب هو أن ابنهم كان ينزف وهناك مستشفى عبر الشارع |
Yani kan kızın değil. Bu demek oluyor ki katilin kanaması vardı ve biz onu bulacak kadar şanslı olabildik. | Open Subtitles | إذاً إنها ليست لها وهذا يعني ربما نحن نكون محظوظون لأن القاتل كان ينزف. |
Çünkü kanaması vardı ve hastaneye gitmesi gerekiyordu. | Open Subtitles | كانت تنزف كانت تحتاج إلى الذهاب للمستشفى |
kanaması vardı ve sen yardım çağırmadın mı? | Open Subtitles | لقد كانت تنزف ولم تطلب مساعدة ؟ |
Yedi tane kırık kaburgası, parçalanmış kalça kemikleri vardı, aynı zamanda iç kanama geçiriyordu ve beyin içi kanaması vardı. | TED | انكسرت 7 من أضلاعه، وتهشمت عظام حوضه، وكان لديه نزيف داخل بطنه ودماغه. |
Tamam. İçlerinden bir tanesini yaraladım. Minibüse atlayıp kaçarlarken epey kanaması vardı. | Open Subtitles | حسنٌ، لقد أصبت أحدهم، لقد كان ينزف بشدّة حينما هرب للشاحنة. |
kanaması vardı ama sonra birden durdu ve ardından tamamen iyiydi ve peynirli makarna yedi. | Open Subtitles | كان ينزف ثم توقف النزيف ثم تحسنت حالته ثم تناول المعكرونة والجبن هذا غير عادي |
Ben.. sanırım ben aradım, ama adamın kanaması vardı ve arayan başka birçok insan gördüm. | Open Subtitles | أعتقد.. انني اتصلت ولكن الرجل كان ينزف |
Ben de tamam dedim. Lou'yu bagajdan çıkarmaya gittik çünkü kanaması vardı elimizdeki tek malzeme de şu banyo perdesi gibi şeydi. | Open Subtitles | إذن ذهبنا لإخراج (لو) من صندوق السيارة لأنه كان ينزف |
Evet, hakikaten kötü bir kanaması vardı. | Open Subtitles | نعم، كان ينزف بشدة |
Evet, hakikaten kötü bir kanaması vardı. | Open Subtitles | نعم، كان ينزف بشدة |
Kafasındaki bir yaradan kanaması vardı. | Open Subtitles | كان ينزف بسبب جرح في رأسـه |
Bauer ateş ederek içeriye girdi. Ama kanaması vardı. | Open Subtitles | اقتحم (باور) المكان وهو يطلق النار لكنه كان ينزف |
Arabada oturuyordu, kanaması vardı, sana ihtiyacı vardı. | Open Subtitles | كان ينزف ، كان بحاجتك |
- kanaması vardı. Ben yaptım. | Open Subtitles | لقد كان ينزف وأنا من فعلها |
kanaması vardı. Ben yaptım onu. | Open Subtitles | لقد كان ينزف وأنا السبب |
Piron'da ikinizi bastığım gün onun kanaması vardı ve sen delirmiştin. | Open Subtitles | (ذلك اليوم الذي اتيت اليكم الاثنين في (بايرون لقد كان ينزف وانت كنت مثل المجنون |
kanaması vardı. Çok korkunçtu. | Open Subtitles | لقد كانت تنزف وبدت خائفة للغاية |
kanaması vardı. Mary Margaret Hastanesi'ndeyiz. | Open Subtitles | (كانت تنزف ، نحن بمشفى (ماري مارجريت |
kanaması vardı. | Open Subtitles | كانت تنزف |
Eskiden çocuğumun da burun kanaması vardı. | Open Subtitles | أنت تعلم، أن إبني كان لديه نزيف أنفي. |