Gördüğünüz her şey, derin denizin zifiri karanlığında gerçekleşiyor. | TED | كل شيء تراه هو لعب في الظلام الدامس في أعماق البحار. |
Köpek olarak kalacaksın... ve körün karanlığında yol alacaksın... ta ki ben onu kollarıma alana kadar. | Open Subtitles | لقد أصبحت كلب وأنت ستعيش فى الظلام وهى ستكون بين أحضانى |
En çok internet kulllanımın olduğu yeri görebiliyoruz, Kuzey Amerika ve Avrupa'nın ortası, dünyanın geriye kalanı, sayısal uçurum karanlığında kaybolup gidiyor. | TED | نرى أن أكثر هذه الاتصالات متمركزة في قارتي أمريكا الشمالية وأوروبا، في حين أن بقية العالم يتيهون في ظلام تلك الفجوة الرقمية. |
Bu karanlık anda, gecenin zifiri karanlığında umutsuzluğa kapılmamalıyız. | Open Subtitles | في هذه الساعة الحالكه في ظلام الليل يجب ألا نيأس |
İnançsızlığınızı rafa kaldırmanızı ve zihninizin zamanın karanlığında süzüldüğünü hayal etmenizi istiyorum. | Open Subtitles | وأن تدعوا عنكم تكذيبكم وتخيّلوا عقولكم تسبح في يَمٍّ من ظلمة الزمن |
Ve gecenin karanlığında dostu düşmandan ayırmak için sadece birkaç saniyeniz olacak. | Open Subtitles | وفي عتمة الليل لديكم أجزاء من الثانية لتمييز الصديق من العدو |
Kışın derin karanlığında, bir anne yeni bebeğinin ilk seslerini dinliyor. | Open Subtitles | في أعماق الشتاء المظلمة أم تسمع أول صوت لديسميها الجديدين |
- Eğer işler iyi giderse gece karanlığında geri dönerim. | Open Subtitles | - أنتظر هنا اذا نجح الأمر، سأعود عند حلول الظلام |
Gecenin karanlığında saldırıya uğrama riski olsa da sürüler bazen geceleri de göç ederler. | Open Subtitles | القطعان أحياناً تسير في الليل على الرغم من خطر التعرض لهجوم تحت جنح الظلام |
Yok, daha erken. Gecenin karanlığında çalışmam gerekiyor. | Open Subtitles | كلا، فهذا من الباكر جداً أَحتاجُ للعَمَل تحت جُنح الظلام. |
Suikastçılar gece karanlığında Muhammed'in evini kuşattılar. | Open Subtitles | وتحت جنح الظلام كان المغتالون قد أحاطوا بمنزل محمد |
O yürek ki, çöl karanlığında düşman ateşinde dövülmüş, | Open Subtitles | نشأ عن طريق نيران العدوّ فى الصحراء فى الظلام |
Çok heyecan verici, değil mi? Gece karanlığında yapıIan gizli görüşmeler, esir değiş tokuşları. | Open Subtitles | حسنا ، هذا مثير ، أليس كذلك ؟ الإجتماعات السرية فى ظلام الليل |
Bu kozalaklı ağaç ve eğrelti otu ormanlarındaki çoğu bitki kışın karanlığında uykuda olmaya uyum sağlamış. | Open Subtitles | معظم النباتات في هذه الغابات الصنوبرية الفريدة تكيفت لتبقى خاملة خلال ظلام فصل الشتاء |
Sonra gecenin karanlığında dışarı atlar ve... ya da evde de kalabilirim. | Open Subtitles | وفى ظلام الليل سوف اقفز و او من الممكن ابقى بالمنزل |
Gecenin karanlığında gidiyordum ve ardımda iz bırakmamıştım. | TED | كنت أرتحل في ظلمة الليل، ولم يكن لعائلتي أدنى فكرة. |
Elementlerden biri insan kanıyla lekelendi ve uzayın karanlığında büyük bir tehlikeyi uyandırdı. | Open Subtitles | الدم البشري قد استولى على أحد العناصر... وأطلق خطر رهيب... من ظلمة الفضاء... |
Gecenin karanlığında kötülük onu bulacak. | Open Subtitles | في عتمة الليل ، سيعثر عليها الشر |
Bu gece karanlığında nereye gidiyorsunuz? | Open Subtitles | الى اين ستذهبين فى هذه الليله المظلمة ؟ |
...okyanusun dibinde, gecenin karanlığında ve balığın karnında olmasına rağmen... | Open Subtitles | فحتى في بطن هذا الجحيم الهابط نحو أقصى أعماق المحيط، |
Bizim grubun komutanı bir gönüllü olup olmadığını sordu, sağlıklı, güçlü bir asker gece karanlığında garnizondan dışarı savuşacak ve ovanın ötesindeki yardım koluyla kontak kuracaktı. | Open Subtitles | سألنا رئيس الفرقة عن متطوع جندي، مناسب وقوي لينسلّ إلى خارج الحامية وسط الظلمة الحالكة ليجري إتصالاً |
Işığın karanlığa, karanlığında ışığa ihtiyacı vardır. | Open Subtitles | الضوء بحاجة للظلام و الظلام بحاجة للضوء |
Çöl karanlığında, 1.100 tank ve 1.000 top savaş vaziyeti aldı. | Open Subtitles | تحت جنح الظلام، تحركت 1100 دبابه و 1000 مـدفـع لـيتـخذوا مـواقـعـهم |
Bu yaptığın bu ay ikinci Gecenin karanlığında çayımın içine kayıp kaçtın. | Open Subtitles | مرّتين هذا الشهرِ إنزلقتَ نباتَ ثلثان قاتلَ إلى شايي وهُرِبَ. |