Burada kararları veren beynim değil. | Open Subtitles | فليس عقلي من يتخذ القرارات في هذه الحالة |
Birimiz uyumalı, muhtemelen de kararları veren kişi olmalı. | Open Subtitles | على أحدنا أن ينام، و على الأرجح يجب أن يكون من يتخذ القرارات. |
Çekleri imzalayanın ben olduğum gerçeği varken bu şirket için önemli kararları veren odur. | Open Subtitles | وبينما انا التي اوقع ...الشيكات حقاً هو الوحيد الذي يتخذ القرارات الرئيسيه لهذه المؤسسه |
Bu kararları veren her kimse bir çeşit kriteri var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن من يقوم بالأختيار لديه معاير غير . عادله |
Bu kararları veren her kimse bir çeşit kriteri var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو وكأن من يقوم بالأختيار لديه معاير غير . عادله |
Tüm evliliğimiz boyunca, kararları veren hep sen oldun. | Open Subtitles | كنتِ أنتِ من يتخذ القرارات |