Savaşmaya hazır değillerse, ne halt yerlerse yesinler. Bu ülkenin kaygan bir yokuşta baş aşağı kaymasına izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لن أسمح لهذه البلاد بأن تسحب لأسفل منحدر زلق |
kaygan bir zeminde yaşıyorsun, evlat. | Open Subtitles | أنتي تعيشين على منحدر زلق يا طفله |
Çok yüksek ve kaygan bir buz... dağına tırmanmaya çalışıyorsunuz. | Open Subtitles | عواقب أفعالك ...إنه منحدر زلق جدا |
Sen doğru yoldan sapma. Hilenin yolu kaygan bir viraj gibidir. | Open Subtitles | ابقي نبيلة الانحطاط طريق منزلق |
Eğer kaygan bir fıtıksa onun yumurtalıklarını bağlayabilir. | Open Subtitles | إنه فتق منزلق, يمكن أن تربط مبيضها |
kaygan bir yoldasın. | Open Subtitles | أنت فى منحدر زلق |
Hilekârlık, kandırmaca kaygan bir viraj gibidir. | Open Subtitles | الغش والخداع منحدر زلق |
- kaygan bir zemin. | Open Subtitles | إنه منحدر زلق بمجرد أن تفتح |
- bu cehenneme doğru kaygan bir yola dönüşür. | Open Subtitles | -فهو منحدر زلق نحو الفوضى" " -صحيح . |
- Pekâlâ, kaygan bir şeyle. Sabun mesela? | Open Subtitles | حسناً, سنضع شيئاً منزلق صابون؟ |