Mafourdi'nin komşusu Abdullah da, altı aydır bir kuyu kazıyordu. | Open Subtitles | جارمافوردي,عبدالله، بدأ أيضا ً في حفر بئر خِلال ستة أشهر الاخيرة |
Bu, Fransız tarafından kazıyordu. | Open Subtitles | بالفعل ولكن هذا الذي حفر من جهة فرنسا |
Bu, Fransız tarafından kazıyordu. | Open Subtitles | بالفعل ولكن هذا الذي حفر من جهة فرنسا |
Bunu destekleyen kanıtımız var komşunun köpeği Karen'ın arkabahçesini kazıyordu. | Open Subtitles | لدينا أدلة تقترح أن كلب الجيران كان يحفر في الساحة الخلفية |
Metal tozları kürekle uyuyor. Birileri mezarlığı kazıyordu. | Open Subtitles | البقايا المعدنية تتلائم مع المجرفة أحدهم كان يحفر في المقبرة |
Köpeği aldığımız ilk zamanlar sürekli şu ağacın oradaki köşeyi kazıyordu. | Open Subtitles | عندما حصلنا على كلبنا, انه كان يحفر هناك في الزاوية اين هذه الشجرة |
Güneşin altında mahkumlar çukur kazıyordu. | Open Subtitles | مع السجناء حفر الخنادق في الشمس. |
Bu bölgeleri kim kazıyordu? | Open Subtitles | من حفر هذه الأنفاق تحديداً؟ |
Bu kazıyordu, şu da izliyordu. | Open Subtitles | هذا الرجل كان يحفر والآخر يراقب |
Görünüşe göre bu kazıyordu, çarşafın içindekini gömmeye çalışıyordu. | Open Subtitles | يبدو هذا واحد كان يحفر ، في محاولة لدفن واحد في ورقة . |
Ekibin gece zemini kazıyordu. | Open Subtitles | فريقك كان يحفر الأرض في الليل. |
Bir adam çukur kazıyordu. | Open Subtitles | كان هناك رجل يحفر حفرة |