Bir kazadan daha iyi. En azından bir kaza gibi görünecek. | Open Subtitles | أنه أفضل من الحادث على الأقل سيبدو كحادث |
Kesinlikle boynu kırıldığında ölmüş ama yaralarının geri kalanının ölüm sonrası olduğunu düşünmeye başladım galiba kaza gibi gösterilmek istenmiş. | Open Subtitles | بلا ريب مات عندما كسر عنقه لكني أعتقد أن بقية إصاباته مفتعلة لكي يبدوا موته كحادث |
Bunları geçtim adamlarından üçünü indireceksin ve bunu kaza gibi göstereceksin. | Open Subtitles | و ليس هذا و حسب إنك تريد أن تجعل التخلص من الثلاثه يبدو كحادث |
Seni öldürürüm ve bir kaza gibi görünmesini sağlarım. | Open Subtitles | اذا اغضبتها ، سوف اقتلك و اجعل ذلك يبدو كحادثة |
Bu hiç mantıklı değil. Peki, katilimiz, bütün bu zahmete Jennsen'in ölümünü kaza gibi göstermek için girdi. | Open Subtitles | هذا لا يدخل الرأس قتالنا سار في كل هذه المشاكل ليجعل موت العميلة جنسين كحادثة |
Bu gece, kaza gibi gözükmeli. Poliçenin ödenmesi için tek yol bu. | Open Subtitles | والليلة يجب أن يبدو ذلك وكأنه حادث هذه هي الطريقة الوحيدة لطرف التأمين |
Bu kulağa pek kaza gibi gelmiyor. | Open Subtitles | لا يبدو هذا مثل حادث مصادفة |
Öfke patlamaları birikmiş üzüntü yüzünden olabilir, bu da genelde kaza gibi kontrol dışı durumlarda ortaya çıkar. | Open Subtitles | هذه الانفعالات الانفجارية قد تكون احباطا متراكما و الذي يظهر عادة عندما تكون الامور خارجة عن سيطرة المرء كحادث |
kaza gibi görünmesi gerekiyordu bu yüzden alışkanlıklarını... öğrenmek için yanında çalışmaya başladım. | Open Subtitles | كانت تريد قتله يبدو كحادث فعملت لديه حتى اعرف عاداته حتى اعرف عليه - هذا ذكاء - |
- Bir insan çeşitli şekillerde ölebilir. - Bir kaza gibi mi? | Open Subtitles | هناك عدة طرق للموت كحادث مثلا؟ |
Bana hiç de kaza gibi gelmiyor. | Open Subtitles | لا يبدو الأمر كحادث بالنسبة لي |
Normal bir hayat istedim ama "Bölüm" buna izin vermedi onu öldürdüler ve bir kaza gibi gösterdiler. | Open Subtitles | وأعيش حياة طبيعية ولكن "الشعبة" لم تسمح بذلك لذلك قتلوه وجعلوا الآمر يبدو كحادث |
Hiç kimse. İntihar ya da bir kaza gibi görünür. | Open Subtitles | لا أحد، نجعلها كعملية انتحارية أو كحادث |
Orada değilim, bana bir kaza gibi geliyor. | Open Subtitles | لو لم أكن هناك، فهذا الشيء سيكتب كحادث |
kaza gibi göstermeye çalışmış. Yargıç Harper'ın hukuk fakültesindeki tıbbi kayıtları. | Open Subtitles | و حاول جعل الأمر يبدو كحادثة عرضية هذه هي السجلات الطبية الخاصة بالقاضية هاربر من مدرسة القانون |
kaza gibi görünmesini istedikleri için. | Open Subtitles | ليس وإن كنتِ تريدين أن يبدو الأمر كحادثة |
Muhakkak bir kaza gibi görünmeli. | Open Subtitles | دعنى أقول لك شيئا يجب أن تبدو كحادثة |
Ve jambon için unutmayın. Ile Vur ona ve bu bir kaza gibi. | Open Subtitles | اضربيه به , اجعليها تبدو كحادثة |
Benden tüm istediği, kaza gibi gözükmesini sağlamakmış. | Open Subtitles | وكل ما أرادت مني هو أن أجعل ذلك يبدو وكأنه حادث |
Bunu hala kaza gibi göstermeye çalışıyor, onları kurtarmanın bir yolu yokmuş gibi. | Open Subtitles | لا يزال عليه جعل هذا يبدو وكأنه حادث وكأنه لا توجد طريقة لإنقاذ هؤلاء الناس |
Bu kulağa pek kaza gibi gelmiyor. | Open Subtitles | لا يبدو هذا مثل حادث مصادفة |
3 adamın öldürülmesini istiyor. Her ölüm kaza gibi görünmeli. | Open Subtitles | يريدك ان تقتل لهُ ثلاث رجال وكل عملية قتل يجب ان تكون و كأنها حادث |