Elimde olayın kaza olduğunu belirten tam teşekküllü bir komisyon raporu var. Olayın kaza olduğunu bu mu gösterecek? | Open Subtitles | لقد أرسلت لجنة متخصصة إلى هُناك و قالت بإنه كان حادثاً |
Gölde... Olanın bir kaza olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | في بركة التزحلق , انا لست متأكد ان ما حدث كان حادثاً |
DC polisi olayın kaza olduğunu duyurmuştu. Bazı spekülasyonlara göre... | Open Subtitles | صنفتها شرطة العاصمة على .. أنها حادثة ولكن البعض يتكهن |
Patron, polis kaza olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | حسناً، أيها الرئيس، الشرطة تعتقد أنها حادثة. |
Kayadan aşağı itip, kaza olduğunu söyleyebiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نلقى به من فوق تلك الصخرة وندعى أنها كانت حادثة |
Gazeteler kaza olduğunu yazmıştı. Bu da o talihsizliklerden biri. | Open Subtitles | جميع الصحف قالت بأنها كانت حادثة هذهمجردمقالةواحدةمنالمقالات. |
diyoruz. İspanyolca konuşlar ise eylemin kaza olduğu durumlarda yapanı hatırlamıyor, yine de bunun bir kaza olduğunu daha iyi hatırlıyorlar. | TED | في حين أن المتحدث بالأسبانية أقل احتمالاً لتذكر من كسرها إن كان الأمر حادثًا، ولكنهم سيتذكرون أن الأمر كان حادثًا. |
Pek çok yaralının bulunduğu, bir kaza olduğunu haber aldık. | Open Subtitles | لقد تلقينا للتو خبر عن حادثة مروعة بالقرب من هنا |
Atölyenin birinde kaza olduğunu duydum. | Open Subtitles | لقد علمت بوقوع حادث في أحد المشاغل. |
Bu çöküşün kaza olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | ذلك، وهذا الانهيار. لا أعتقد انه كان حادثا. |
Kardeşinizin başına gelenin bir kaza olduğunu söylemesine inanıyorum. | Open Subtitles | أصدقه حين يقول أن ما حدث لأخيك كان حادثاً |
Yerel polis, kaza olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | أجل, رئيسي؟ تظن الشرطة المحلية إنه كان حادثاً |
Kazara olmaz. Babanın başına gelenin kaza olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لكن لا أعتقد أن الذي حدث لوالدك كان حادثاً |
Bak, Bones kanıtları bulmadan önce bize kaza olduğunu söylersen jüri karşısında daha iyi bir durumda olursun. | Open Subtitles | هذا أفضل للمحلفين لو أخبرتني أنها حادثة قبل أن تجد أي دليل |
kaza olduğunu söylediler. | Open Subtitles | أخبروني أنها حادثة هل هذا صحيح؟ |
Polis bir kaza olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أجل، قالت الشرطة أنها حادثة |
Sürekli bunun bir kaza olduğunu farz ettik. | Open Subtitles | حسناً، طوال الوقت كنا نفترض أنها كانت حادثة |
FHİ ve UUGK olayın kaza olduğunu kanıtlayabiliyor. | Open Subtitles | تسطيع وكالة الملاحة الجوية الفيدرالية و وكالة أمن المواصلات أن يثبتا بأنها كانت حادثة |
Şu uyuşturucu olayının altını iyi çiz ve yerinde olsam ateş meselesinin kaza olduğunu söylerdim. | Open Subtitles | اشتد به ادمان المُخدّرات، قطعًا سأقول أنّ الحريق كان حادثًا. |
Yogada berbat bir kaza olduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت عن حادثة مروعة في درس اليوجا |
Atölyenin birinde kaza olduğunu duydum. | Open Subtitles | لقد علمت بوقوع حادث في أحد المشاغل. |
Hükümet onun bir kaza olduğunu açıkladı. | Open Subtitles | لقد قالت الحكومة انه كان حادثا |
Rutin bir tatbikat sırasında kaza olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | يَقُولونَ بأنّها مجرد حادثة خلال مناورة تدريبية روتينية |
Bak, Shelly Stark'ın ölümünün kaza olduğunu söyleyen bendim ve aksini düşünen yine ben oldum. | Open Subtitles | أميل لأخذ الأمر شخصياً جداً إسمع أنا من قال أن موت " شيلي " كان حادثة |
Bunun bir kaza olduğunu sancaklardı. | Open Subtitles | هم كَانوا سَيَعتقدونَ بأنّه كَانَ حادثاً. |
Gazetede gördüm, kaza olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | رأيته في الجريدة لا أظن أنه حادث |
Papaz Wright benden bunun kaza olduğunu söylememi istedi. Kaza falan değildi Rowan. | Open Subtitles | القس رايت طلب مني أن أقول أنه كان حادثا. |
İlk başta bir kaza olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | اعتقدت أنّها حادثة بالبداية |
Teneke adam bunun bir kaza olduğunu söyledi diye olayı unutamazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك نسيان الامر لأن الرجل الالي قال انه حادث |