ويكيبيديا

    "kazanma şansı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • فرصة للفوز
        
    • فرصة لكسب
        
    • فرصة بالفوز
        
    Derinlerde bir yerde, her zaman bir tacı kazanma şansı olacağını, siz de ben de biliyoruz. TED أنت وأنا نعرف أعمق الأعماق، هناك دائماً فرصة للفوز بالكأس.
    Demek Akeelah'nın Ulusal İmla Yarışması'nı kazanma şansı olduğuna inanıyorsunuz, ha? Open Subtitles اذا تعتقد أن اكيلا لديها فرصة للفوز بمسابقة التهجئة الوطنية؟
    The Arkansas Razorbacks'ın bütün bunları kazanma şansı var. Sıralamada birinci basamaktaki Tennessee'den, ligin kontrolünü ele almak için Open Subtitles فريق اركنساس لديه فرصة للفوز فريق اركنساس يحل خارج قواعده
    Kendinize son bir zafer anı vermektense d'Artagnan'a yetkisini Kral'dan kazanma şansı vermelisiniz. Open Subtitles بدلا من إعطاء نفسك واحد آخر لحظة من المجد يجب أن علىك إعطاء ارتيغنان فرصة لكسب عمولته من الملك
    Size yarın bunların bir kısmını kazanma şansı vereceğim. Hoşça kalın. Open Subtitles سوف اعطيك فرصة لكسب البعض غدآ، أستمتعوا
    Bunu kazanma şansı var mı dersin? Open Subtitles أتعتقد حقاً أن لديك فرصة بالفوز بهذا الشيء؟
    Eğer bugün kazanma şansı varsa bunu mutlaka bugün ve hemen yapmak zorunda. Open Subtitles اذا ما كانت لدية اى فرصة... للفوز اليوم، فيجب ان يقوم يقوم بها فى الملعب.
    Önümüzdeki sene öğrenci konseyi başkanlığı konusunda, ama belki bir yıl dinlenirim... başkalarına da kazanma şansı veririm. Open Subtitles حول إدارة مجلس الطلبة ثانيةً السنة القادمة لكن فكرت أنه قد أخذ إجازة سنة... إعطاء الآخرين فرصة للفوز
    Blake sonsuza kadar gitti ve Alissa'nın onu geri kazanma şansı yoktu. Open Subtitles .. كان والعيسى أي فرصة للفوز اعادته
    Ayrıca, çünkü muhtemelen bir sürü gerekir Tek gün protez ve ben bir müşteri kazanma şansı kaçırmak istemiyorum . Open Subtitles أيضا، لأنك ستحتاج على الارجح الكثير أطقم الأسنان يوميا وأنا لا تريد أن تفوت فرصة للفوز العملاء .
    Eğer kazanma şansı olduğunu sanıyorsa... 9-2-1, yeni korgeneral. Open Subtitles "لو هي تحسب أن لديها فرصة للفوز" "الفريق الجديد إلى 9-2-1"
    Biliyorsunuz onun kazanma şansı yok. Open Subtitles تعلم أنه ليس لديه فرصة للفوز
    Bunu kazanma şansı yok. Open Subtitles ليست لديه فرصة للفوز
    Durant ve Dunbar'ın gerçekten kazanma şansı var mı? Open Subtitles هل (دورانت) أو (دانبار) لديهما فرصة للفوز بهذا؟
    Buraya sana arkadaşlığımızı geri kazanma.. ..şansı için bir teklifle geldim. Open Subtitles أتيت كي أعرض فرصة لكسب صداقتنا مرة أخرى
    Altın kazanma şansı var mı? Open Subtitles هل هُناك فرصة لكسب الذهب؟
    Artık kazanma şansı kalmadı bence. Open Subtitles ... لكن ... لا أعتقد أنها تملك أدنى فرصة بالفوز

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد