Sonra yetişkin kelebeklere geçtik, ve şunu sormaya başladık: Acaba anneler mi yavrularını tedavi edebiliyorlar? | TED | بعد ذلك انتقلنا إلى الفراشات الكبار، وبدأنا طرح السؤال ما إذا كانت الأمهات يستطعن مداواة ذريتهم. |
Bunu başlatan kişi olarak, burada kelebeklere bir ses vermek için bulunuyorum. | Open Subtitles | من بدء هذا, اذاً, انا هنا لكي اكون صوت الفراشات |
Yapma ama, o kelimeyi kelebeklere çalıştığımız zamandan biliyorsun. | Open Subtitles | هيا أنت تعلمي هذه الكلمه منذ ان درسنا الفراشات |
Bu çocuğun kelebeklere ihtiyacı olmaz. | Open Subtitles | هذا الفتى ليس بحاجه إلى فراشات |
Bu şeyler kelebeklere dönüşür. | Open Subtitles | تلك الأشياء هنا تتحول إلى فراشات |
Dev kelebeklere benzedim. | Open Subtitles | هل نبدو مثل فراشات عملاقة؟ |
Evet, ama daha önce gördüğümüz kelebeklere benzemiyorlar. | Open Subtitles | أجل .. ولكنها لا تبدو مثل أي نوع من الفراشات قد رأيتها من قبل |
Bir de kelebeklere verdiği sevgisini, hani şu eşek arısını da yaratarak canlı kelebek larvalarına yumurtlamasını sağlıyor ya. | Open Subtitles | وكذلك بالنسبة للحب الذى يقدمة لبعض الفراشات بخلقة للدبور الذى يضع بيضة داخل اللحم الحى لليرقات! |
İnanmalısın. kelebeklere inan. | Open Subtitles | صدقينى صدقى الفراشات |
- İlginç ama evet. Archie'nin talk pudrasına ve kelebeklere karşı garip bir takıntısı vardı. | Open Subtitles | ارشي كان لديه هوس غريب مع بودرة التلك و الفراشات (بودرة التلك تستعمل لترطيب بشرة الرضيع) |
Dev kelebeklere benziyor muyuz? | Open Subtitles | هل نبدو مثل فراشات عملاقة؟ |