Avukatım olur musun diye sormadım sana. Sen sadece kendin için uğraşıyorsun. | Open Subtitles | لم أطلب منك أن تكوني محاميتي أنت تقومين بهذا فحسب لتهتمين لنفسك |
Yani bunu benim için değil, ...kardeşim için değil kendin için yap. | Open Subtitles | لذا لا تفعل ذلك لى لا تفعل هذا لأختى إفعل هذا لنفسك |
Nasılsa cehenneme gideceksin en azından kendin için bir şeyler yap. | Open Subtitles | جميعكم ذاهبون للجحيم بأي حال لذا حري بك فعل شيئاً لنفسك |
kendin için üzülmek şimdilik işe yarayabilir, ama seni merdivenlerin üstünden uçurmaz. | Open Subtitles | الشعور بالأسف على نفسك قد يعمل الآن، ولكن لن يجعلك تتسلقين السلالم |
Bunu kendin için söylediğini farzedip özrün olarak kabul edeceğim. | Open Subtitles | سأختار ان افترض انك تتكلمين عن نفسك وسأعتبر هذا اعتذارا |
Ama kendin için başka bir araç bulmalısın ki.... ...kısmetim kapanmasın. | Open Subtitles | ولكن يجب أن تجدي لنفسكِ منزلاً أخر في حالة لو صادفني الحظ |
Ya kendinden çok daha önemli bir fikir için savaşıyorsun ya da kendin için savaşıyorsun. | Open Subtitles | أنت إما ان تقاتل من أجل فكرة اكبر منك أو أنت تقاتل من أجل نفسك |
Sadece kendin için değil tanıştığın herkesi mahvedemezsin. | Open Subtitles | ليس من أجلك فقط ولكن لا يمكن أن تستمر في إنزال الدمار بكل من يحيط بك |
kendin için bir şey olmadan herkes için her şey olman mümkün değil. | Open Subtitles | لا يمكنك ان تكونى كل شىء للجميع الى ان تصبحي تعنين شيئا لنفسك |
Hâlâ şansın varken kendin için iyi bir şeyler yap. | Open Subtitles | أفعلى شيئاً أفضل لنفسك بينما مازالت لديك فرصة |
Benden iyi ile kötü arasındaki farkı görebilmeyi istedin, ama bunu kendin için zenginlik için yada düşmanlarını yenmek için değil sadece halkını daha iyi yönetebilmek ve insanların arasındaki huzuru sağlayabilmek için istedin. | Open Subtitles | لأنك قد طلبت ذلك و لم تطلب لنفسك الحياة الطويلة أو الثراء العظيم ولا الحياة لأعدائك |
kendin için yaşarsın, bu da seni birlikte yaşanmaz biri yapıyor. | Open Subtitles | تعيش فقط لنفسك مما يجعل العيش معك مستحيلاً |
kendin için dilediğini, komşun için dilemezsen dindar sayılmazsın. | Open Subtitles | إذا كنت لا ترغب لجارك ، ما ترغب به لنفسك. لا يكون لديك إيمان |
kendin için doğru olanı yap yoksa pişman olursun. | Open Subtitles | قم بالشئ الصحيح لنفسك وألا ستندم فيما بعد |
Eğer o kadar istiyorsan, kendin için bir tane çalmalısın. | Open Subtitles | إن رغبته بواحده سيئه ، اسرق واحدة لنفسك. |
Bitti artık, Cyrus. Bizimle gel ve bunu kendin için kolaylaştır. | Open Subtitles | لقد انتهتى الامر يا سايرس تعال معنا ووفر على نفسك النتاعب |
Shelby için endişelenmeyi bırakıp kendin için endişelenmelisin demek istiyorum. | Open Subtitles | يعني ربما تتوقفي عن القلق عليها وتبدأي بالقلق على نفسك |
Başkaları için çok endişeleniyorsun. kendin için endişelenmiyor musun? | Open Subtitles | أنت تقلق بشأن الأشخاص الآخرين أكثر من اللازم ألا تقلق على نفسك ؟ |
- Hayır, teşekkürler, biz tokuz... - kendin için konuş. | Open Subtitles | ـ لا شكرا نحن بخير ـ هيا، تكلمى عن نفسك |
Onu kendin için istiyorsun. Hep istedin, kabul et işte. | Open Subtitles | أنتِ تودّيهِ لنفسكِ ، دائماً ما وددتِ ذلك ، أعترفي و حسب. |
-Düşünmeyi bırakıp, kendin için hareket ediyorsun. | Open Subtitles | تجعلك تتوقف عن التفكير . و التصرف من أجل نفسك |
Annem ya da kendin için değilse bile, benim için yap bunu. | Open Subtitles | ثم، إذا كنت لن تفعل ذلك من أجلها أو من أجلك ، إذاً، أفعل ذلك من أجلي |
Bak ne diyeceğim? Neden kendin için endişelenmiyorsun? | Open Subtitles | أتعرفين ماذا ، لماذا لستِ قلقة على نفسكِ ؟ |
kendin için değilse bile, filmin uluslararası kulvarda da yarışacağını düşünüp yapmalısın. | Open Subtitles | إن لم يكن لأجل نفسك ..فلأجل جعل الفيلم مشهوراً وللأسواق الخارجية التي أصبحت ذات أهمية أكثر من أي وقت مضى |
Lütfen Bender, mayalı bir içki iç, kendin için değilse bile, seni sevenler için. | Open Subtitles | ارجوك اشرب بعض الخمر، ان لم يكن من اجلك اشرب من اجل الناس الذين يحبونك |
Kitty, kendin için yeni birşeyler mi bulmaya çalışıyorsun yoksa beni değiştirmek mi istiyorsun? | Open Subtitles | كيتي .. هل تحاولين اكتشاف شيئ جديد حول نفسك |
Genelde kendin için aramazsın. | Open Subtitles | أنتِ في العادة لا تتصلينَ من أجل نفسكِ |
Bu yüzden kendin için endişelen. Ben böyle çok iyiyim. | Open Subtitles | لذ، فاقلق بشأن نفسك فأنا ليس لدي ما يضايقني |
Güçlerini kendin için de kullanabilirsin kabilenin iyiliği için de. | Open Subtitles | يمكنك استخدام قواك لمصلحتك الشخصية أو لمصلحة القبيلة |
Ortalarda uçup kendin için üzülerek mutlu olabilirsin ama ben değilim. | Open Subtitles | ربما أنت تتجول وأنت تشعر بالآسى حيال نفسك, لكنني لا أفعل |
Diyorum ki, al şu küreği ve kendin için üzülmeyi bırak aptal kız. | Open Subtitles | أقول تخطّي المحنة ، أيتها الفتاة الغبية وتوقفي عن الشعور بالأسف تجاه نفسك |