ويكيبيديا

    "ki bu" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أن هذا
        
    • وهو
        
    • أن هذه
        
    • والذي
        
    • التي
        
    • والتي
        
    • أنه
        
    • الذي هو
        
    • وهذا
        
    • أن ذلك
        
    • بأن هذا
        
    • أنّ هذا
        
    • ان هذا
        
    • ان هذه
        
    • مما يعني
        
    Umuyorum ki bu tür sanat sezgi ve gelecekte onu yapay zekâya nasıl uygulayacağımızla ilgili farklı düşünmemize yardımcı olacaktır. TED أملي أن هذا النوع من الفن سيساعدنا أن نفكر باختلاف في حدسنا وكيف نطبق هذا على الذكاء اصطناعي في المستقبل.
    Dünyaya dair bütün umudum diyor ki, bu proje eğitimimizi değiştirecek. TED ولدي كل الأمل في العالم أن هذا المشروع سوف يغير تعليمنا.
    Bu bize gösteriyor ki, Bu Willendorf etkisi sınıfçı ve ırkçıdır. TED ماذا نستنتج من هذا هذا تأثير ويلندروف، وهو عنصري و مُفرق.
    Ama acı gerçek şu ki, bu bitkinin aslında kendi doğal habitatında bile tehlike altında olduğu kabul ediliyor. TED لكن الحقيقة المرة هي أن هذه النبتة الفريدة هي في الواقع تعتبر من بين النباتات المهددة في موطنها الطبيعي.
    aksi takdirde insanlar takılabilirlerdi, ki bu da tekrar bir izdiham demek. TED وإلا فمن الممكن أن يتعثر الناس، والذي بذاته سيسبب في حدوث التدافع.
    Biz bu yapıyı, suyla çok fazla temas eden hayvanlarda görüyoruz ki bu suda yüzüş kontrolü için çok önemli bir şey. TED مرة أخرى، هذا شيء نراه في الحيوانات التي تقضي الكثير من الوقت في الماء، وذلك مفيد في التحكم في الطفو على الماء.
    Hepsini topladığınızda sonuç 2.3 milyon kelimelik TEDTalk oluyor, ki bu da yaklaşık üç İncil'e bedel içerik demek. TED الآن إن أخذنا هذه مجتمعة نحصل على 2.3 مليون كلمة في محادثات تيد، والتي هي مقدار محتوى ثلاث أناجيل.
    Benim düşüncem şu ki, bu çocuklar üstünde çok büyük etkiler yaratabilirsiniz. TED لذا هذه هي فكرتي, أنه يمكنك التأثير بشكل كبير على هؤلاء الأطفال.
    Şimdi, mesele şu ki, bu farklı bir tür büyü. TED إذاً الآن، الأمر هو أن هذا نوع مختلف من التهجئة.
    Bu aşamada, bir şirket kurmaya ve bunu daha ileri götürmeye karar verdik çünkü belli ki bu sadece basit bir tıknaz iki ayaklı. TED الآن ، في هذه المرحلة ، فقد قررنا إنشاء شركة وتطوير هذا أكثر لأنه من الواضح أن هذا كان مجرد جسم قصير ذو قدمين.
    Şu da var ki, bu sıcak karşılama bazı sonuçlar doğuruyor. TED والشيء الحقيقي الآخر هو أن هذا الترحيب الحار تنتج عنه عواقب
    Aromayı bloke edebilir ki bu deneyim için çok önemlidir. TED ويمكن أن يحجب أريجها، وهو أهم ما في شرب القهوة.
    Ve elbette ki bu başarı büyük bir çaba gerektiriyordu. Open Subtitles قد كلّفه هذا قدرا كبيرا من الجهد وهو الآن منهك
    Fakat çok geçmeden anladım ki bu fırsat evrensel değildi. TED لكن سرعان ما أدركت أن هذه الفرصة لم تكن عالمية.
    Ve düşünüyorum ki bu muhtemelen bugün gördüğümüz en önemli teknoloji trendlerinden biri. TED وأعتقد أن هذه هي على الأرجح إحدى أهم صيحات التكنولوجيا التي نشهدها اليوم.
    Rockefeller Center örneğinde olduğu gibi, ki bu geçmiş bir döneme ait. TED كما هو في نموذج روكفيلر سنتر والذي نوعاً ما من عصر آخر
    Hızlı giden bir nesnenin momentumu büyüktür, ki bu çok kısa dalgaboyuna denktir. TED وللجسم سريع الحركة قوة دافعة كبيرة، التي تتماشى مع الطول الموجي القصير جدّاً.
    Aksi takdirde Dünya'nın kendi bakterileri ile okyanus gezgenlerini kazara kirletebiliriz ki bu da uzaylı yaşamını yok edebilir. TED وإلّا سوف نلوّث عالم المحيطات بغير عمد وذلك عن طريق البكتيريا الأرضيّة، والتي قد تسبب دمار حياة الكائنات الفضائيّة.
    Biliyoruz ki, bu, gelecekte bizim iletişimi geliştirmemize yardımcı olacak. TED ونعلم أنه سيمكننا ذلك في المستقبل من تحسين وتسهيل التواصل.
    Ve müzikle bir şeyler anlatırken, ki bu temelinde sestir, her çeşit insana ve her türlü şeye ulaşabiliriz. TED وبقول شئ ما عبر الموسيقى، الذي هو في الأساس الصوت، عندئذ يمكننا الوصول لكل أنواع الأشياء وكل أنواع البشر.
    ki bu demek ki, evet, biraz utancım var; hayır, sosyopat değilim. TED وهذا يعني، نعم ، لدي القليل من العار؛ لا، أنا معتل اجتماعيا.
    Bunu yasa dışı yapmak, çoğumuzun tek başına çalışması demektir. ki bu bizi şiddet içeren suçlara karşı savunmasız bırakır. TED بجعل ذلك غير قانوني يعني أن الكثيرين منا يعملون بصفة فردية، من الواضح أن ذلك يجعلنا عرضة لمرتكبي أعمال العنف.
    Ama sonra farketti ki... bu çocuk daha önce terk edilmemişti. Open Subtitles لكن بعد ذلك أدركت بأن هذا الطفل لم يُهجر من قبل
    Yazık ki bu adam ve ailesi sadece ölümü bulmuş. Open Subtitles من المؤسف أنّ هذا الرجل وعائلته قد وجدوا الموت فحسب.
    Özellikle bu çok önemli bir kitapsa. ki bu öyle. Open Subtitles .خاصه اذا كان الكتاب حقا مهما حيث ان هذا الكتاب
    Ama unutmayın ki, bu ağaçlar gerçekte balinalardan daha büyüktür ve bu da demektir ki, bunları yerde yanlarından geçerken anlamak imkânsızdır. TED ولكن عليك ان تتذكر ان هذه الأشجار أكبر من الحيتان، وهذا يعني انها من المستحيل ان نفهمهم بينما نمشي على الأرض بجوارهم.
    ki bu aynı zamanda seninle tanışmamızın da 20. yıl dönümü oluyor. Open Subtitles لأول يوم بالصف الثالث مما يعني أيضاً الذكرى العشرون لأول مرة قابلتك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد