Şu onun tabağıydı... ..ve şu da onun tasmasıydı... ve işte şu da oynayıp durduğu kilimi. | Open Subtitles | هذا كان صحنه، وهذا كان عنانه، وهنا حيث تبوّل على السجادة. |
Daha iyi hissetmek için... kilimi yıkamak istediğini istedin. | Open Subtitles | طلبتي مني أن أغسل السجادة لكي تشعرين بتحسن لماذا تبكين إذا؟ |
Gabbeh hanım, yarın kilimi yıkamama yardım eder misin? | Open Subtitles | آنسة غابي هل تساعديني على غسل السجادة غداً |
Senden çok daha güçlü adamlar gördüm, kilimi görünce ağlamaya başarlar. | Open Subtitles | لقد رأيت رجالاً أقوى منك يبكون على هذا البساط |
Şimdiyse aynı kilimi iki müşteriye satan bir kilim tüccarı olduğunuzu öğrendim. | Open Subtitles | الآن علِمت أنّك كتاجر السجّاد تبيع البساط ذاته لزبونيْن |
Bir dostumun güzel bir kilimi var. Karının hoşuna gidebilir. | Open Subtitles | صديق لى عندة سجادة جميلة قد تعجب زوجتك |
Birisi kilimi ovalıyormuş, görüyor musunuz? | Open Subtitles | أحدهم قام بتنظيف السجادة , أترى ذلك ؟ |
Şu kilimi üzerine at! | Open Subtitles | أحضر تلك السجادة |
Bırak gabbeh'i (kilimi) ben yıkayım. | Open Subtitles | دعيني أغسل السجادة |
Bana ayakkabıları ver ki kilimi yıkayabileyim. | Open Subtitles | أعطني الحذاء لكي أغسل السجادة |
Peki, şu ufak kilimi nasıI buldun? | Open Subtitles | حسناً، ما رأيك في هذه السجادة |
Hani kilimi uçuran? | Open Subtitles | التي تجعل السجادة تطير؟ -تونجا"؟" |
Bizim moron gibi görünmemiz için kilimi fırlattı. | Open Subtitles | ويرمي البساط لجعلنا نبدو مثل البلهاء. |
- Evet, duvar kilimi. - Halı. | Open Subtitles | بلى, إنها صورة إنها سجادة |
Peki. Halı veya duvar kilimi. | Open Subtitles | حسناً, سجادة أو صورة |