Evlilikler bizi çocuklara götürür ve bu da yeni anlamlar ve bizlerin, onların yeni kimlikleri demektir. | TED | و عن طريق الزواج أصبح لدينا أطفال و عنى ذلك معاني جديدة و هويات جديدة، لنا و لهم. |
Hepsinin takma adı ve sahte kimlikleri olacaktır, bu yüzden derine inmek zorundasın. | Open Subtitles | و سوف يتوفر لديهم هويات مستعارة و هكذا ستضطر للبحث العميق |
Yabancı bir ülkenin kimlikleri ve oraya güvenli gidiş. | Open Subtitles | هويات جديدة لبلاد أجنبية و مرور آمن هناك |
Yani asıl ekonomik temeli düzeltmek, bu partizan kimlikleri aşmak anlamına geliyor. çünkü kutuplaşmamıza neden olan nihayet bu temeldir. | TED | و هكذا بالإتيان بالمادة بالشكل الصحيح هو أن نقوم بسحق الهويات الحزبية. لأن المادة هي ما تشكل استقطابنا في النهاية. |
Sebastian Egan efsanesi, İstihbara kimlikleri Koruma Yasası altında korunmakta. | Open Subtitles | أن أسطورة سيباستيان إيغان تغطي تحت المخابرات قانون حماية الهويات |
Darlene'den aldığı kimlikleri kara borsada satıyormuş. | Open Subtitles | إنّه وسيط يبيع الهويّات في السوق السوداء |
Tina ve iki arkadaşının sahte kimlikleri vardı ve salaş bir bara gitmeye karar verdiler. | Open Subtitles | تينا و صديقتيها كان لديهن هويات مزورة و لقد قررن الذهاب الى حانة موسيقى صاخبة |
Yabancı bir ülkenin kimlikleri ve oraya güvenli gidiş. | Open Subtitles | هويات جديدة في بلاد أجنبية و مرور آمن من هناك |
Bu 14 kişinin ve belki de daha fazlasının bu üs için kimlikleri var. | Open Subtitles | اولئك ال 14 لديهم هويات للقاعدة ربما هناك اكثر |
Kimsenin bilmediği süper gizli kimlikleri varmış. | Open Subtitles | هويات غايًة في السرية ما من أحد لديه فكرة عنهم |
İntihar ekibinin tüm mevcut, geçmiş ve potansiyel üyelerinin kimlikleri ile sicil kayıtlarını içeren bir dosyayı indirdi. | Open Subtitles | قام بتنزيل ملف يحتوي على هويات وتواريخ كل عضو في الوقت الحالي والماضي وكل عضو محتمل في الفرقة الانتحارية. |
Sebastian Egan efsanesi, İstihbara kimlikleri Koruma Yasası altında korunmakta. | Open Subtitles | أن أسطورة سيباستيان إيغان تغطي تحت المخابرات قانون حماية الهويات |
Sonra bu titizlikle üretilmiş kimlikleri alıp dünyanın en tehlikeli suçlularına satıyormuş. | Open Subtitles | ومن ثم يأخذ تلك الهويات المُزيفة بدقة ويبيعها لأكثر مُجرمين العالم خطورة |
Faşizm milli kimlik dışındaki tüm kimlikleri reddeder ve yalnızca kendi milletinize karşı yükümlülükleriniz olduğunu savunur. | TED | فالفاشية تتجاهل جميع الهويات ماعدا الهوية الوطنية وتصر على كوني ملتزم بواجبي فقط أمام أمتي. |
Kadınların ihtiyaçları hakkında konuştuğumuzda, yaşadığımız diğer kimlikleri de düşünmek zorundayız. | TED | عندما نتحدث عن احتياجات المرأة، علينا أن ننظر بعين الاعتبار إلى الهويات الأخرى التي نعيشها. |
Transeksüel terimi ise tüm bu farklı cinsel kimlikleri içerisinde bulunduran kapsayıcı bir terimdir. | TED | مصطلح التحول الجنسي هو هذا المصطلح العام الذي يشمل كل هذه الأنواع المختلفة من الهويات. |
Bu yeni kimlikleri, kiralık katillere sızdıran kim? Afganistan'dan biri olduğunu mu düşünüyorsunuz? | Open Subtitles | من كان يسرّب هذه الهويّات الجديدة إلى أولئك القتلة ؟ هل تعتقد أنه شخص ما من أفغانيستان ؟ |
Bari "onların" kim olduğunu söyleyebilir misin? Bu yüzden süper kahramanların gizli kimlikleri var herhalde. | Open Subtitles | هل يمكنك على الأقل أخباري من هم ؟ أعتقد هذا هو السبب في إمتلاك الأبطال الخارقون هوايات خفية. |
Üstü örtülmüş askeri operasyonlar ve detayları silah depoları, sahte CIA kimlikleri... | Open Subtitles | تفاصيل عن عمليات عسكرية سرية مُنشأت لتخزين الأسلحة وهويات تخفي تابعة للمُخابرات المركزية |
Ama belki bizim seyircilerimizin üstün algılama gücü onların kimlikleri hakkında bir ip ucu bulabilir az sonra tekrar döneceğiz. | Open Subtitles | ولكن, ربما العديد من مشاهدينا سيكونوا قادرين على كشف هويتهم فيما يلى هذا |
- kimlikleri çıkarın. | Open Subtitles | هويّاتكما |
Sanırım bunu sadece delilleri karartmak için değil aynı zamanda kimlikleri belirlenmesin diye yapıyor. | Open Subtitles | ليس فقط أشك بأنه يحرص على الإفلات بجريمته بل أيضاً يجعلهم أشخاص مجهولين |
Diplomatik kimlikleri imal etmesi imkânsızdır, Bay Payne. | Open Subtitles | أوراق الاعتماد الدبلوماسية هي صعبة التزوير يا سيّد (بين). |
Dikkat çekmeden duracaklar, özellikle de kimlikleri kara kutudan silindikten sonra. | Open Subtitles | إنهم سيهتمون بالتواري عن الأنظار خاصة بعد محو هوياتهم من الصندوق |
Biri bana tüm Navy SEAL'lerin kaçış planı olduğunu söylemişti, ülke dışında gizli bir yerde başka bir kimlikleri ve banka hesapları varmış. | Open Subtitles | شخص ما اخبرنى ذات مرة ان كل اعضاء البحرية لديهم مكان سرى خارج البلاد حيث لديهم هوية اخرى و حساب بنكى اخر جاهز |
Tabi. Ben gidip kimlikleri kontrol edeyim. | Open Subtitles | سأتحقق من بطقات الهوية |
Konferans kimlikleri neredeyse klonlanmıyordu. | Open Subtitles | شارات المُؤتمر بالكاد لم تُستنسخ |