ويكيبيديا

    "klinik" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • العيادة
        
    • عيادة
        
    • السريرية
        
    • سريرية
        
    • السريري
        
    • الطبية
        
    • سريريا
        
    • العيادات
        
    • بالعيادة
        
    • للعيادة
        
    • العيادةِ
        
    • عيادات
        
    • عياده
        
    • العياده
        
    • طبى
        
    Rehabilitasyonun bittikten sonra iki kat fazla klinik görevi yapacaksın. Open Subtitles عند خروجك من إعادة التأهيل ستقوم بضعف عدد ساعات العيادة
    Sonucunda bu klinik var, içeri almak zor, ama tanıdıklarım var. Open Subtitles هناك أيضاً العيادة من الصعب الدخول ولكني حصلت على بعض النفوذ
    Araştırma yaptım ve L.A.'de yürütülen klinik bir çalışma buldum. Open Subtitles لذا بدأت أبحث، وعثرت على عيادة تجريبية في لوس أنجيلوس
    Öğle yemeği toplantılarına dayanarak, Acı Kliniği diye yeni klinik teklif etti. TED اقترح معهدا جديدا وهو عيادة الألم مرتكزة على اجتماعات الغداء.
    her geçen gün daha çok sayıda hastaya takılıyorlar. Hala klinik deney aşamasındalar ama, bunları rutin olarak kullandığınızı hayal edin, TED و يستفيد منها عدد أكثر فأكثر من المرضى. هي لا زالت قيد التجارب السريرية ، لكن تخيلوا حين نتمكن من توصيلها،
    Diabetes mellitus kronik bir klinik durumdur ... hiperglisemi ile karakterizedir. Open Subtitles مرض السكر هو ملازمة سريرية مزمنة يتصف بزيادة السكر في الدم
    Siz klinik için kullanabilesiniz diye oradan biraz nakit aldı. Open Subtitles لقد حرر بعضاً من امواله لتستطيع استخدامها من اجل العيادة
    klinik fikrinin aklına ilk geldiği geceden kalma, hatırladın mı? Open Subtitles من أول ليلة أتتكِ فيها فكرة العيادة , أتذكرين ؟
    Yine de, bugün beni aradığında, klinik hakkında tıpkı on sene önce konudan ilk bahsettiğinde olduğu kadar tutkuluydu. Open Subtitles ومع ذلك، حينما هاتفتني اليوم كانت متحمسة بشأن تلك العيادة مثلما كانت تمامًا حينما أحضرتها إليّ منذ 10 أعوام
    Bu aslında zor bir klinik gezisinden tasarruf ettirebilir, ve ya eğer hastalar o testi kendileri yapabilirlerse, değil mi? TED هذا سيوفّر عليهم فعلاً رحلة صعبة إلى العيادة وماذا لو استطاع المرضى القيام بهذا الاختبار بأنفسهم، صحيح؟
    İki tanesinden bahsetmeme izin verin. Birincisi, mühendislik ve klinik alanlarından köken alıyor. TED و دعوني فقط أذكر إثنان بسرعة. واحد مشتق من مجال الهندسة, و الآخر من العيادة.
    Fakat klinik çok uzakta ve ben hep geç kalıyorum. Open Subtitles لكن, العيادة بعيدة جداً وأنا أصل إلى هناك متأخرة جداً دائماً
    Oppenheim klinik'te gereken bütün tahlil ve incelemeler yapıldı. Open Subtitles لقد خاض أفضل الفحوصات فى عيادة أوفنهايم يا ايدا
    Oppenheim klinik'te gereken bütün tahlil ve incelemeler yapıldı. Open Subtitles لقد خاض أفضل الفحوصات فى عيادة أوفنهايم يا ايدا
    Siyah bir doktor tarafından yönetilen, siyah insanlar tarafından çekip çevrilen, siyah insanlar için bir klinik. Open Subtitles عيادة للسود طاقمها من السود تتم إدارتها بواسطة دكتورة سوداء
    Glassman klinik'teki doktorlar bana yardım edemez. Open Subtitles الأطباء في عيادة جلاسمان لا يمكنهم مساعدتي
    Ve bilhassa bu tablo, bence, bu klinik muayene döneminin en ileri safhasını temsil ediyor. TED وهذه اللوحة خصوصاً، أعتقد، تمثل القمة والذروة في تلك الحقبة السريرية.
    klinik deney verilerini paylaşmaya başlamaları gerekiyor. Bunu yaparken batmakta olan bütün tekneleri yükseltecek bir dalga yaratmaları gerekiyor. yalnızca sanayi için değil; aynı zamanda insanlık için. TED إنها بحاجة لبدء تبادل بيانات التجارب السريرية, و عند ذلك ، ستتحقق الفائدة للجميع، ليس فقط للصناعة بل للإنسانية.
    Adamda klinik seviyede narsisizm, paranoya ve kurtarıcı sanrısı var. - Kabul ediyorum. Open Subtitles أعني أنه لديه, نرجسية سريرية ويعاني من جنون الشك والأضطهاد ومن أوهام العظمة
    Ancak bu, sadece kanser araştırmalarının klinik öncesi olan bu sıkıcı türlerinde olan bir durum değil. TED لكنها لا تحدث في العالم المحدود لأبحاث السرطان الأساسية ماقبل التشخيص السريري فحسب
    Pırıltılı çağrı cihazım bile umrumda değil, çünkü klinik deneyim bugün başlıyor. Open Subtitles لا يمكنني التفكير حتى بجهاز الاستدعاء اللامع لأن تجربتي الطبية ستبدأ اليوم
    Görünüşe göre aşırı doz aldığında klinik olarak bir süreliğine ölmüş. Open Subtitles على ما يبدو انه كان ميتا سريريا لثواني عدة عندما تعاطى جرعة زائدة
    Bir kaç klinik ve araştırmacı, kemik değiştirme üstünde çalışıyor. Open Subtitles هناك عدد من العيادات والباحثين الذين يعملون على معيضات العظم
    Ücretsiz klinik'te 150$ tutacak. Open Subtitles سوفَ يكلّفُ مئة وخمسونَ دولارًا بالعيادة المجانية.
    Çünkü eğer doğru söyleseydin sana bir günlük klinik işi verecektim. Open Subtitles لإنك إذا أخبرتني بالحقيقة.. كنت سأعطيك يوم واحد للعيادة هذا كذب
    Maden klinik çalışanlarıyla doluydu. Open Subtitles لقد كان المنجم ملئ بالناسِ مِنْ العيادةِ
    Tıp hizmetinin olmadığı bu ücra bölgelerde klinik hizmeti veriyoruz. TED وكنا ندير عيادات في تلك المناطق النائية والتي كانت تفتقر للتغطية الصحية تماما
    Söylediğim şu ki eğer klinik sığınağı adam gibi korunsaydı bu olanların hiçbirisi olmazdı. Open Subtitles الذي أَقُولُ ذلك لا شيئ من هذا كَانَ سَيَحْدثُ لو كان هذا الملجأ عياده ربما كان بقى
    - Saat 3:00 olunca klinik dolmuştu. Open Subtitles بحلول الساعه الثالثه , كانت العياده كامله
    Burada dördüncü evre pankreas kanseriyle ilgili yaptığımız klinik bir test hakkında sorular sordu. Open Subtitles كان يستفسر عن اختبار طبى نجريه هنا لمرضى المرحلة الرابعة من سرطان البنكرياس

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد