| Sizlere konuğumuzu tanıtmak için son talk şovundan dramatik bir klip hazırladık. | Open Subtitles | لتقديم ضيفنا المميز ، لدينا فيديو كليب درامي من برنامجه الحواري الأخير |
| Sizlere konuğumuzu tanıtmak için son talk şovundan dramatik bir klip hazırladık. | Open Subtitles | لتقديم ضيفنا المميز ، لدينا فيديو كليب درامي من برنامجه الحواري الأخير |
| Şimdi size bir başka klip göstereceğiz ve canlı da söyleyeceğiz. | TED | سنقوم الآن بعرض فيديو آخر لكم وأغنية معه. |
| Ve bunu, şimdiden projeye katkıda bulunan insanların ondan kısaca bahsettiği özet bir klip takip edecek. | TED | وهذا سيليه مقطع قصير لأشخاص ساهموا في هذا المشروع تتحدث عنه اختصار. |
| İlk araştırma ve geliştirme esnasında deniz altında bir klip çekerek bilgisayarda tekrar oluşturduk. | TED | خلال مرحلة البحث والتطوير الأولية أخذنا مقطع من لقطات تحت الماء وأعدنا إنشائه في الحاسوب. |
| Bence artık klip izlememeliyiz. İşte düşündüğüm bu. | Open Subtitles | أعتقد لم يعد هنالك المزيد من الفيديو كليب هذا ما أراه؟ |
| Size birkaç kısa klip göstereceğim, böylece durumun orada aslında nasıl göründüğüne dair bir fikriniz olsun. | TED | دعوني أعرض لكم بعض المقاطع القصيرة ، بحيث يكون لديكم فكرة عن ما بدت عليه الأمور بالفعل على أرض الواقع. |
| Bu birkaç klip sizi bugünlerde yüzyüze olduğumuz en zor iki çatışmanın içine götürecek. | TED | و مقاطع الفيديو الصغيرة هذه تأخذكم داخل أثنين من أكثر الصراعات صعوبة التي نواجهها اليوم. |
| Şimdi size çok kısa bir video klip göstereceğim, bir hastaya ait 5 saniyelik bir klip kendisi inşaa ettiğimiz organlardan birini aldı. | TED | سأريكم الان مقطع فيديو قصير جدا. مدته 5 ثواني لمريضة تم علاجها بواحد من تلك الاعضاء التى تمت هندستها |
| Şimdi size ilk iki bileşeni gösteren kısa bir video klip göstermek istiyorum. | TED | و أريد أن اعرض عليكم مقطع فيديو قصير يوضح العاملين الأولين في هذا المشروع. |
| Şimdi size 3 tane klip göstereceğim çünkü bu 1100 tunayı ben etiketledim. | TED | وسوف أعرض عليكم ثلاثة مقاطع فيديو لأنني وضعت بطاقات على 1100 تونة |
| Ben bir klip yönetmeniyim. Haftaya yeni bir şey çekeceğim. | Open Subtitles | أنا , أنا مخرج فيديو وسأعرض الإسبوع القادم |
| Bir klip çekecekler de, şöyle sıkı bir şeyler lazım. | Open Subtitles | لديهم فيديو قريباً لذا سيحتاجون بعض الشيء المثير |
| Maalesef, bir klip ya da yeni bir hikâye bulamayacak kadar tembel bir komedi dizisi gibi kafamda oynatıp duruyorum. | Open Subtitles | لكن لسوء الحظ أستمر في تذكرها في عقلي كعرض فيديو كوميدي سيء كسول جداً لدرجة لم يخترع قصة جديدة |
| Ve eve gittiğimizde, Bruno Mars* söyleyen yavru bir kediyle ilgli bir klip buldum. | Open Subtitles | وعندما نعود للمنزل , سأريك فيديو وجدته للقطط صغيرة تغني لـ برونو مارس |
| Nasıl bir şey olduğunu görmeniz için, bir klip göstereceğim, klipte beni göreceksiniz. | TED | لتعيشوا الواقع وقتها، لدي هنا مقطع فيديو، ستشاهدونني فيه. |
| klip çekmesi için anlaştığımız yönetmen birdenbire vazgeçti. | Open Subtitles | .المخرج الذي إستطعت أقناعه بتصوير الفيديو كليب . رفض فجأةً عرضنا وبدون أي سبب |
| Eski günlerin hatırına bir kaç klip vermek için mi geldin... yoksa tatil için biraz para mı biriktirmeye çalışıyorsun? | Open Subtitles | أتيت لتبيع لي بعض المقاطع من أجل صداقتنا القديمة أو لتجني بعض المال للأعياد؟ |
| Seninle çalışmak isteyen hiç klip yönetmeni yok. Tamam mı? | Open Subtitles | لا يوجد مخرج فديو كليب يرغب بالعمل معك , حسناً ؟ |
| İşte Brendan'ın itiraf ettikten sonra annesiyle konuştuğu bir video klip onun için bariz şekilde çok geç olduğunda. | TED | هذا المقطع لبريندان يتحدث مع والدته بعد الاعتراف، عندما لم يعد من جدوى لذلك. |