Tabur Komutanlığı, kuzey kısmını koruma altına alın. Rehineler için hazırlık yapın. | Open Subtitles | و اريد من قيادة الكتيبه اغلاق الجانب الشمالي و الاستعداد لاستقبال الاسري |
Ordu Kriminal Soruşturma Komutanlığı yetkinin kendilerinde olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | إنهم من قيادة التحقيقات الجنائية ويدعون أن القضية من إختصاصهم |
Verilen ağır zayiatlar, Bombardıman Komutanlığı'nı, gece uçuşları yapmaya zorladı. | Open Subtitles | الخسائر المروعه أجبرت قيادة سلاح القاذفات على تعديل موعد الغارات ليصبح ليلاً |
Bunu yitirirse, Komutanlığı sona erer. Sonra ne olur? Moral bozukluğu ve kaos. | Open Subtitles | إذا فقده , فأنه يتوقف عن القيادة ثم يكون هناك ضعف فى المعنويات وحالة من الفوضى |
Ama onlarla yaşamak zorunda kalan Ana Gezegen Komutanlığı değil, biziz. | Open Subtitles | قياده عالمنا ليس عليهم أن يعيشوا معهم ولكن نحن يجب علينا |
Bombardıman Komutanlığı, olayın dışında kalmak durumunda kaldı. | Open Subtitles | هيئة قيادة القاذفات وقفت عاجزه أزاء كثرة المتطلبات |
Bombardıman Komutanlığı başının çaresine bakmak zorundaydı. | Open Subtitles | كان على قيادة القاذفات أن تـواصـل طريقهـا بـمفردهـا |
Bombardıman Komutanlığı, Almanlar tarafından fena halde hırpalanmıştı. | Open Subtitles | بالمقابل عانت قيادة القاذفات من خسائـر متناميه عـلى يـد الألمان |
Bombardıman Komutanlığı altı filoyu sahil güvenliğe yönlendirmişti. | Open Subtitles | قامت قيادة سلاح القاذفات بتقسيم قوة القاذفات المنـقضه إلـى ستـة فـرق فـى القطـاع الساحلـى |
Çünkü sizin de bildiğiniz gibi,Peacekeeper Yüksek Komutanlığı'nın tanımlanmamış yabancı yaşam formlarıyla ilişki kurmakla ilgili gayet kesin kuralları vardır. | Open Subtitles | لأنه كما تعلمين قيادة حفظ السلام لديها معايير واضحه جداً بشأن الاتصال مع أشكال الحياة الفضائيه غير المصنفة |
Herhalde Tabur Komutanlığı iyi bir yerdir. | Open Subtitles | و اظن ان قيادة الكتيبه سوف تكون مكانا مناسبا لك |
Yıldız Geçidi Komutanlığı'na bağlanmaya çalıştık, ancak herhalde aktif durumdaydı. | Open Subtitles | حاولنا الإتـصال ببوابة مقر قيادة ستارجيت و لكن لابد أنها كانت تعمل |
-Tekrar ediyorum, Komutan Hale konuşuyor, Kelowna Savunma Konseyi Başkanı, Yıldız Geçidi Komutanlığı'nı arıyor. | Open Subtitles | رئيس مجلس دفاع كيلونا اطلب قيادة ستارجيت |
Yıldızgeçidi Komutanlığı naquadriayı bu dünyayı da bir gün, hayal bile edemeyeceğiniz bir düşmana karşı kurtarabilecek bir teknoloji üretmek amacıyla kullanacak. | Open Subtitles | قيادة ستارجيت ستستخدم النكوادريا لترتقي بتقنياتها يوم ما، ربما ينقذ هذا العالم من عدو، ربما لن تستطيع تصوره |
Yıldızgeçidi Komutanlığı'nın diplomatik ilişkiler konusunda yetenekli ekipleri vardır. | Open Subtitles | قيادة ستارجيت لديها فرق بمهارات ديبلوماسية |
Tarihinde ilk defa Amerikan Stratejik Hava Komutanlığı Savunma 2 Durumuna geçti. | Open Subtitles | ،للمرة الأولى في تاريخها انتقلت القيادة الجوية الاستراتيجية الأمريكية إلى حالة الدفاع 2 |
Şimdi Yıldız Geçidi Komutanlığı'na dönüp meseleyi orada çözelim. | Open Subtitles | لنعد الآن إلى مقر القيادة.. وسنجد الحل هناك |
Merkez Komutanlığı veri bankasına baktım. | Open Subtitles | لقد فحصتها عبر قاعدة بيانات القيادة المركزية. |
Ana Gezegen Komutanlığı, Lucian İttifakı'nın Dünya'ya bir saldırı planladığı konusunda kesin kanıta ulaştı ve bu esirlerde o saldırıyı önlemeye yarayacak bilgiler olması oldukça mümkün. | Open Subtitles | قياده عالمنا استلمت تاكيد ان حلف لوشيان يخطط للهجوم على الأرض وإنه محتمل |
Anadünya Komutanlığı'nın onların sağladığı bilgilere ihtiyacı var... | Open Subtitles | قياده الأرض تحتاج المعلومات التى يزودونا بها |
Dinle, Kuvvet Komutanlığı bizimle işbirliği yapmanı onayladı, tamam mı? | Open Subtitles | اسمع.. القياده الجويه أوضحت لك أن تعطينا كل التعاون.. صحيح |
Daniel Jackson Yıldız Geçidi Komutanlığı'nı arıyor. Lütfen karşılık verin. | Open Subtitles | هذا دانيال جاكسون يتصل بقيادة الستارجيت أجيبوا رجاء |
Senatör Kinsey Yıldızgeçidi Komutanlığı'nın dostu değildi. | Open Subtitles | السناتور كينزي لم يكن صديق لقيادة الستار جيت |
Tekrar et Darbe Kuvveti Komutanlığı. Son söylediğin anlaşıImadı. | Open Subtitles | قل ثانيه يا قيادة القوة الضاربة لم أتلقى أخر رسالة |
Bomdardıman Komutanlığı fevkalade, çok uluslu bir kuvvetti. | Open Subtitles | وقيادة القاذفات على الأخص كانت نموذجاً غير عادى للقيادة العالمية |
Birleşmiş Milletler Uzay Komutanlığı için iyi olmayan bir şeyler. | Open Subtitles | شيءٌ لن تحبذه القيادات بالمجلس الأعلى للدولة |