| Benim için bu, kontrol altında kalamayacak bir sürü şey varken benim kontrolümde olan ve kontrolüm altında kalabilen bir şeydi. | TED | بالنسبة لي، كان ذلك أمر في وسعي فعله وإبقائه تحت سيطرتي عكس العديد من الأشياء الأخرى. |
| Hey, hey, hey, bitti, dostum. Benim kontrolümde değil. | Open Subtitles | حسنا ، حسنا ، تمت العملية هذا خارج سيطرتي |
| Farklı şirketler altında, kahve çekirdeğinin fiyatı kontrolümde. | Open Subtitles | تحت أسماء شركات مختلفة أتحكم فى سعر حبوب القهوة |
| Hayır, benim kontrolümde değil. Sadece anlık olaylar. | Open Subtitles | لا,لا أستطيع أن أتحكم فيها,أنها فقط تومض |
| Durum benim kontrolümde. Anladın mı? | Open Subtitles | أنا الذي أسيطر على الوضع هنا هل تفهمني ؟ |
| Ona, benim çok hasta olduğumu fakat her şeyin kontrolümde olduğunu yaz. | Open Subtitles | وستقول له اني مريض بشدة ولكن الموضوع تحت السيطرة بعدها قل له |
| Şu anda hiçbir şeyi kontrolümde hissetmiyorum. | Open Subtitles | حسناً، الآن لا أشعر أنني مسيطر على أي شيء |
| Ruh onun bedeninden çıktı ama, benim kontrolümde değil. | Open Subtitles | لقد خرجت الروح من جسدها لكنها ليست تحت سيطرتى |
| Şampiyonluk benim kontrolümde olan bir şey değil. | Open Subtitles | بالطبع الفوز ليس شيئا أستطيع السيطرة عليه |
| Tutuklulara yapılanlar benim kontrolümde ama sizi temin ederim karşı çıkmalarıma aldırış edilmiyor. | Open Subtitles | انا اتحكم بافعال المحتجزين هنا ولكن يمكنني ان اكد لك, احتجاجاتي بشأن طرائقهم لم تنفع. |
| Mükemmel verim ama tamamen benim kontrolümde. | Open Subtitles | عالية الأداء بشكل كلي، لكنها تحت سيطرتي كلياً |
| Fakat takip etmeye çalışırsan, zihinleri sonsuza dek benim kontrolümde olur. | Open Subtitles | لكن حاول الملاحقة، وعقليهما سيكونان مفقودين تحت سيطرتي إلى الأبد. أخرج أصفادك. |
| Gitti artık, öyle ya da böyle artık kontrolümde değil. | Open Subtitles | هذا الذي حدث , سواء كان للأسوء أو الأفضل إن الأمر خارج عن سيطرتي |
| Kendisinin benim kontrolümde olmasıysa onun için çok trajik. | Open Subtitles | "ومن المؤسف بالنسبة له أنّه ليس خارج سيطرتي" |
| Bu bina benim kontrolümde olan ve iflasını daha yeni açıklayan bir bankaya satıldı. | Open Subtitles | هذا المبنى بيع لمصرف أتحكم به الذي أعلن فوراً افلاسه |
| Cerrahi şefi olduğunu biliyorum ama hangi hastalara bakacağım hala benim kontrolümde. | Open Subtitles | نعم أعلم أنك رئيس القسم الجراحي ولكني ما زلت أتحكم بالحالات التي ارغب في علاجها بنفسي |
| - Şimdi iyi dinle. Televizyon, müzik seti ve telefon benim kontrolümde. | Open Subtitles | الأن أستمع، أن أسيطر على التلفاز و الهاتف و المسجل |
| Ya burada benim kontrolümde yaparız, | Open Subtitles | سنقوم بها هنا، في المكان الذي يمكن أن أسيطر عليها |
| Herşey kontrolümde, kimsenin taşınmasına gerek yok. | Open Subtitles | كل شيء تحت السيطرة و لا أحد عليه ان ينتقل |
| Her şey kontrolümde. Teftiş ediliyorum, o kadar. | Open Subtitles | كل شيء تحت السيطرة أنا فقط يتم التدقيق علي |
| Ama burada polisler, kumarhaneler ve medya benim kontrolümde. | Open Subtitles | ولكن هنا, انا مسيطر على الشرطة الكازينوهات, الوسط الاعلامي |
| Şehir artık benim kontrolümde. | Open Subtitles | المدينة الآن تحت سيطرتى |
| Bazı faaliyetlerin yasadışı olup olmaması benim kontrolümde değil. | Open Subtitles | لا أستطيع السيطرة على الأنشطة غير قانونية |
| 343 numaralı uçuş kontrolümde. | Open Subtitles | انا اتحكم في الطائرة 343 |