ويكيبيديا

    "konuşalım" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نتحدث
        
    • التحدث
        
    • نتكلم
        
    • لنتكلم
        
    • سنتحدث
        
    • ونتحدث
        
    • نتحدّث
        
    • للتحدث
        
    • الحديث
        
    • فلنتحدث
        
    • نناقش
        
    • لنتحدّث
        
    • ونتكلم
        
    • سنتكلم
        
    • لنناقش
        
    Bu adama yine döneceğiz ama bu durum hakkında da konuşalım. TED وهكذا، سوف نعود إلى هذا الشخص، ولكن دعونا نتحدث عن الفوضى.
    Ama eğer gerçekten yapmak istiyorsanız Pazartesi günü beni arayın ve konuşalım. Open Subtitles لكن إذا كنت حقا مهتما بهذا حادثنى يوم الأثنين و سوف نتحدث
    Bırak babamla bir konuşalım. Meseleyi büyütmenin anlamı yok ki. Open Subtitles لم لا تدعنا نتحدث إلى والدنا حتى لا تتدهور الأمور؟
    Her sene misyon gezisine çıkıyoruz, bu konuyu bir konuşalım. Open Subtitles حسناً, نحن نقوم برحلة تبشيرية كل سنة. علينا التحدث معاً
    Hanımefendi, sizin gibi güzel kültürel şeylerin değerlerinden konuşalım biraz, ne dersiniz? Open Subtitles سيدتي دعينا نتكلم عن القيمة الثقافية للاشياء الجميلة، إنها مثلك تماماً، هه؟
    Belli ki ikimiz de silahlarımızı bırakmayacağız... - ...o hâlde biraz konuşalım. Open Subtitles من الواضح أنه لن يضع أياً منا سلاحه، لذا لنتكلم حول الأمر
    İkna olmadım. Bir ay sonra tekrar konuşalım olur mu? Open Subtitles أنا لستُ مقتنعاً سنتحدث مجدداً خلال شهر أو حوالي ذلك؟
    Orası sadece iki saatlik yol. En azından gidip onunla konuşalım. Open Subtitles هذا على بعد ساعتين ينبغي أن نذهب ونتحدث إليه على الأقل
    Danny aydınlatma sahnelerini konuşalım ve baba ve oğul arasındaki dramatik gerilimi yükseltmek için nasıl ışıklandırma kullandığından konuşalım. Open Subtitles داني , دعنا نتحدث عن الإضاءة التي استخدمتها وكيف استخدمت الضوء لتركز على الحدث الدرامي بين الأب و الولد
    Eh, madem buradayız bir yere de gitmiyoruz konuşalım o zaman. Open Subtitles حسناً نحن هنا الأن ولن نذهب لأى مكان لذا دعينا نتحدث
    Gelecek hakkında konuşalım hizmetlerle bağı olan ailesi olan insanlar tarafından verilen hizmetler. Open Subtitles لكن دعونا نتحدث عن المستقبل الذى يتعلق بالوظائف التى يشغلها أناس ذو عائلات
    Bu boktan stajyerleri yetiştirirken ne kadar özensiz davrandığınızdan konuşalım mı ne dersin? Open Subtitles مارأيك أن نتحدث عن العمل القذر الذي تقومون به بتعليم أولئك المتدربين المخيفين؟
    Madem gövde gösterisi yapmak istiyorsun senin ifadenle ilgili konuşalım. Open Subtitles لو كنت ترغبين عرض بعض الشجاعة، دعينا نتحدث عن شهادتك
    Pekala, İsveçler aşırı geç kaldıklarına göre hediye hakkında konuşalım. Open Subtitles حسنا، منذ السويديين تأخرت بوقاحة، دعونا نتحدث هدية الذكرى السنوية.
    Hep birlikte gidip görevli biriyle konuşalım ve onlara bizi burada tutamayacaklarını anlatalım. Open Subtitles يجب أن نذهب بشكل جماعي ونطلب التحدث مع المسؤول ونجعلهم يفخمون بإنهم لا يجب عليهم الإحتفاظ بنا هنا
    Hayır, herkesin önünde şimdi konuşalım! Benim saklayacak bir şeyim yok, senin? Open Subtitles لا, دعينا نتكلم الآن أمام الجميع فليس لدي شيء لأخفيه, ألديك أنت؟
    Artık dijital teknolojinin, hayallerimizdeki teknolojinin bu hayatı nasıl sevdiğimiz hayata dönüştüreceğini konuşalım. TED لنتكلم عن كيف يمكننا استعمال التكنولوجيا الرقمية، تكنولوجيا أحلامنا، لنجعل هذه الحياة الحياة التي يمكن أن نحب.
    Çözün beni ve bu konuda mantıklı insanlar gibi konuşalım. Open Subtitles أزيلو القيود ثم بعد ذلك سنتحدث بعدها مثل الناس الراشدين
    Ne söylemeye çalıştığını anlıyorum. Hadi şurada bir nefes çekerken konuşalım. Open Subtitles افهم ما تحاول قوله، لنذهب الآن ونتحدث هناك بينما ادخن سيجارة
    5 milyon dolarımı nasıl ve ne zaman alacağımı konuşalım istersen. Konuşacağız. Open Subtitles ربما علينا أن نتحدّث عن كيف ومتى سأحصل على مالي. وسنفعل ذلك.
    Dur bir dakika. Gidip, şu kızla konuşalım. Tamam mı? Open Subtitles انتظر لحظة دعنا نذهب للتحدث مع هذه الفتاة, صحيح ؟
    Hey ahbap, müsaade et de arkadaşımla oturup biraz iş konuşalım. Open Subtitles دع الكرسي حتى يتسنّى لي أنا مع صديقي تبادل أطراف الحديث
    Belli ki bana bir şey hakkında çok kızgınsın o yüzden konuşalım. Open Subtitles أنتِ من الواضح غاضبةٌُ مني بشأن أمرٍ ما لذا فلنتحدث في الأمر
    Banyoya giriyorum. Beni yarın ara, bu meseleyi konuşalım, tamam mı? Open Subtitles سأدخل لآخذ حماماً، وأنت ستهاتفني غداً لكي نناقش هذا الأمر، حسناً؟
    Biliyorum. Sonuçta şu an buradayım. Konuşmamız gerekiyormuş, o zaman konuşalım. Open Subtitles أعلم، المهم هو أنني هنا الآن يفترض بنا التحدّث، لذا لنتحدّث
    Şimdilik bunu kenara koyup bu girişimin doğruluğunu konuşalım. TED دعونا ننحيّ هذا جانباً الآن ونتكلم عن دقة هذه المحاولة.
    Bir konuşalım. Bakalım tavrı ne olacak. Sonra ona göre davranırız. Open Subtitles سنتكلم معها أولاً ونشاهد أين تقف ونأخذها من هناك
    Pekala, bayan Dubois, bu küstahlık konusunu konuşalım. Open Subtitles حسنا مس ديبوا لنناقش مفهوم التعجرف للحظة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد