"konuşmaydı" - ترجمة من تركي إلى عربي

• خطاب
• حديث
• خطبة
• محادثة
• كلام
• خطاباً
• خطابا
• حديثاً
• الخطاب
• خطابًا
• حوار
• مُحادثة
• حديثٌ
• خطابك
• خطبه

Hayır. Bu sadece sektörün genel durumuyla ilgili bir konuşmaydı.
لا ، لقد كان مُجرد خطاب عام عن حالة الصناعة

Konuşman, son zamanlarda duyduğum en iyi konuşmaydı.
خطابك من المحتمل أن يكون أفضل خطاب ضد حكم الإعدام سمعته من سنوات لكن الحكم كان لزاما عليه أن تكون كما كان

Tamam, güzel konuşmaydı.
حسنا، حديث جيد أريد أن أتأكد فحسب أنه إن فعلنا ذلك

- Mükemmel bir konuşmaydı. - Teşekkür ederim.
فعلا, لقد كانت خطبة ممتازة شكرا لهذه الكلمات العطوفة

Yaptığım en kolay zor konuşmaydı hayatım boyunca.
كانت أسهل محادثة صعبة قد أتيحت لي في أي وقت مضى.

- ...kadehin boş olması gibidir. - Güzel konuşmaydı. İstediğin şarapsa, sana verelim.
كلام لبق و ان كان النبيذ هو ماترغب اذن فالنبيذ هو ما سنتناول

Ve asıl keyfin beklenmedik olanda gizli olduğunu. Kısa ve tatlı bir konuşmaydı.
وأن البهجة الحقيقة تكمن فيما لا نتوقعه كان خطاباً قصيراً ومعبراً

O konuşma, absürd konuşma tarihinde ki en absürd konuşmaydı.
يا رجل , ذلك كان أكبر خطاب مغادرة في تاريخ خطابات المغادرة

Bu arada, muhteşem konuşmaydı. İlham vericiydi!
خطاب ممتاز بالمناسبة كانت تلك بالفعل خطبة مُلهمة

Ölenin ardından yapılan konuşmaydı. Bu konuşmalarda, kimse doğruyu söylemez ki.
لقد قلت ِهذا ضِمْنَ خطاب التأبين فمَنْ منا يُقدم على قول الحقيقة فى خطاب التأبين

- Affedersiniz şu ana kadar dinlediğim en içten konuşmaydı.
-ولم أستطع -معذرة ذلك كان أصدق خطاب سمعته في حياتي

Söyledim ya. Müvekkilimle aramda geçen özel bir konuşmaydı.
لقد أخبرتك بالفعل كان حديث خاص بيني و بين عميلي

Şimdiye kadarki en kötü cinsel konuşmaydı.
هذا كان أسوء حديث عن المضاجعة على الإطلاق

Bunu düşününce bu onunla yaptığımız son konuşmaydı.
،بعد تذكّري للأمر كان آخر حديث أجريناه معاً

Gerçekten güzel bir konuşmaydı beni bile etkilemişti ta ki Frankie konuşmayı kesene kadar.
كانت خطبة رائعة لدرجة أني كدت أقتنع بها إلى أن قاطعني فرانكي.

dedi. Biraz şaşırmıştım, ancak o akşam hakkında konuştuğumuz şeyler, aydınlatıcı bir konuşmaydı,
لقد فوجئت بعض الشيء ، ولكن في ذلك المساء هذا ما تحدثنا عنه وقد كانت محادثة شيقة

Az önce, onunla telefonda konuştum. Çok güzel bir konuşmaydı.
أنهيت المكالمة معه للتو، تناولنا محادثة رائعة

Birlik olma konusunda güzel konuşmaydı.
ذلك كان كلام عظيم وجيد حيث عرّفت الرجال على التآزر معاً

Güzel bir konuşmaydı.
ذلك كان خطاباً جيداً الذي قمت به

Usta Wong, Çok güzel bir konuşmaydı
معلم ونج ، لقد كان خطابا رائعاً

Her neyse güzel konuşmaydı. Artık hayatımdan defolup gidebilirsin.
لقد كان حديثاً طيباً على أية حال، بإمكانك الخروج من حياتي الآن

çok açıklayıcı bir konuşmaydı açıklayıcı mı?
لقد كان ذلك الخطاب مخفض للروح المعنوية مخفض للروح؟ ماذا؟

Konuşmayı gördün. Çok sıkı bir konuşmaydı.
أعني أنّك رأيت الخطاب، كان خطابًا ممتازًا.

Güzel konuşmaydı, kanka, güzel konuşmaydı.
حوار جميل، ياصديقي، حوار جميل.

Pekala, bilmek zorundaysan bir babayla kızına çok yaklaşan bir çocuk arasında geçen tuhaf bir konuşmaydı.
حسناً، إن كان لا بد أن تعرفي لقد كانت مُحادثة مُحرِجة بين أب و الفتى الذي يقترب من ابنته

Güzel konuşmaydı.
حسناً، حديثٌ جميل.

Çok güzel bir konuşmaydı ve Wade'deki herkesi özleyeceğim.
لقد كانت خطبه رائعه وسوف أفتقد لكل شخص فى مؤسسة وايد