Bence kendin hakkında yazmaya çalışıyorsun Ve konuyla ilgili hiçbir fikriniz yok. | Open Subtitles | أعتقد أنّك تحاولين الكتابة عن نفسك وليس لديك أي فكرة عن الموضوع |
Bu yüzden yaptığım ilk şey konuyla ilgili bir sürü makale okumaktı. | TED | وعلى ضوء هذا كان أول ما قمت بفعله هو قراءة مجموعة من المقالات عن الموضوع. |
Evet, sanırım bu konuyla ilgili konuşmak istediğin şeyler vardır. | Open Subtitles | نعم، ظَننتُ أنهُ سيكون لديكِ شيءٍ تقولينهُ بهذا الخصوص |
Bu nedenle bir Aborijin adamı bu konuyla ilgili birşeyler yapmaya karar verdi. | Open Subtitles | فقرر احد رجال المنطقة على عمل حاجة بهذا الخصوص |
Bu konuyla ilgili olarak aradığım tek müvekkil siz değilsiniz. | Open Subtitles | واسمحى لي أن أستهل هذا بالقول أنت لست العميل الوحيد الشركة الذى علىَّ الاتصال به حول هذا الموضوع |
Kara Büyü konusunda daha derin araştırmalar yapmak isteyenleriniz varsa konuyla ilgili bir çok bilgiyi, adını vereceğim kitaplarda bulabilirler. | Open Subtitles | اليكم ايها السادة والسيدات من يريد ان يعارض اى موضوع يخص السحر صفقة ضخمة لمعلومات مهمة |
konuyla ilgili Bishop ın daha önceki operasyon kayıtlarına ve kişisel dosyasına bakıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث من كل النواحى فى تاريخة الشخصى المسجل والوثيق الصلة... |
konuyla ilgili bazı istatistiklere bir göz atalım. | TED | لذا، دعونا ننظر إلى إحصائيات أساسية بهذا الصدد |
konuyla ilgili olarak Max Ryan'ın kitabından bununla ilgili bir bölüm okudum. | Open Subtitles | لقد قرأت لتوي فصلا في كتاب ماكس ريان عن الموضوع |
Kampüse, kütüphaneye git bu konuyla ilgili katalogdan bir kitap ara... | Open Subtitles | تتجه لحرم الجامعة وتذهب للمكتبة وتبحث في البطاقات التصنيفية وتتطالع كتابا عن الموضوع |
konuyla ilgili bir soru olmasa da cevaplayacağım. | Open Subtitles | حسناً، السؤال خارج عن الموضوع لكنني سأجيب عليه |
Kazanırsan, bu konuyla ilgili çenemi kapatacağım. | Open Subtitles | إذا فزتَ، سأسكت عن الموضوع بأكلمه. |
Bu konuyla ilgili bir şey duydun mu? | Open Subtitles | أسمعتِ أي شيء عن الموضوع ؟ |
konuyla ilgili bazı fikirlerim var. | Open Subtitles | -لديّ بضعةُ أفكارٍ عن الموضوع |
Evet, o konuyla ilgili... Lois, arkadaşlarım nazik olmaya çalışıyorlardı. | Open Subtitles | بلى، بهذا الخصوص يا (لويس)، الرفاق كانوا يتهذبون فحسب |
Bu konuyla ilgili bir şeyler yap! | Open Subtitles | افعل شيئاً بهذا الخصوص |
Bu konuyla ilgili hiçbir şey bilmiyor. | Open Subtitles | هل لا تعلم شيئاً بهذا الخصوص |
Bu konuyla ilgili pek çok kitap var. | Open Subtitles | لديّنا عدد غير قليل من الكتب حول هذا الموضوع |
Ben de konuyla ilgili her şeyi anlatan bir kitap falan yazmak istediğini düşündüm. | Open Subtitles | لذا ظننته أنّه ربّما أراد أن يكتب كتاباً حول هذا الموضوع أو ما شابه |
Kara Büyü konusunda daha derin araştırmalar yapmak isteyenleriniz varsa konuyla ilgili bir çok bilgiyi, adını vereceğim kitaplarda bulabilirler. | Open Subtitles | اليكم ايها السادة والسيدات من يريد ان يعارض اى موضوع يخص السحر صفقة ضخمة لمعلومات مهمة |
konuyla ilgili Bishop'ın daha önceki operasyon kayıtlarına ve kişisel dosyasına bakıyoruz. | Open Subtitles | نحن نبحث من كل النواحى فى تاريخة الشخصى المسجل والوثيق الصلة... |
Bu konuyla ilgili hiçbir şey duymak istemiyorum bir daha. | Open Subtitles | لا أشاء سماع كلمة أخرى في هذا الصدد أبدًا. |