ويكيبيديا

    "korkusuyla" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خوف
        
    • الخوف
        
    • خشية
        
    • خوفه
        
    • مخاوفه
        
    • خوفا
        
    • خوفًا
        
    • خوفٍ
        
    • خوفِ
        
    • مخاوفها
        
    • والخوف
        
    • خوفاً من
        
    • بالخوف من
        
    Ama gerçek şu ki, şu ana kadar ve şu an da dahil hayatımı toplum önünde konuşma korkusuyla sürdürdüm TED ولكن الحقيقة هي أنني عشت حياتي حتى هذه اللحظة، بما فيها هذه اللحظة، في خوف قاتل من التحدث أمام الناس.
    Tutuklanma korkusuyla yaşamayı hak etmiyorlar mı? TED ألا يستحقان العيش في حالة خوف من الاعتقال؟
    Biri sana baksa hayırsever sahiben de can korkusuyla kaçar. Open Subtitles من هذه المحسنة اليك ستولد لديها الخوف منك مدى الحياة
    Sürekli screamer korkusuyla yaşamak kabus gibi bir şey olmalı. Open Subtitles لابدّ وأنّها معيشة سيئة في الخوف من الصارخون طوال الوقت
    Suya düşeceği korkusuyla taş kesilmişti. TED و تسمّر في مكانه خشية أن يُقذف في الماء.
    Sözleşmede de kabul edilen gerekçelerle zarar görme korkusuyla karşı karşıya olduğu ispatlanmıştır. Open Subtitles وقد ظهر بأنه محق في خوفه من الاضطهاد لسبب لم يوضحه المجلس
    ..ama tam on ikiden vurdu! Cesurca, değil mi? korkusuyla yüzleşti. Open Subtitles إنه نوع من الشجاعة تلك الطريقة التى واجه فيها مخاوفه
    Burada Rashomon'da insanın vahşetinin korkusuyla kaçan, iblisin yaşadığını bile duydum. Open Subtitles حتى أنا سمعت أن الشيطان يعيش هنا في راشومون هرب فى خوف من شراسة الرجل
    O insanların kızım Kelly'ye yapabileceklerinin korkusuyla yaşadım. Open Subtitles أعيش فى خوف من الذى قد يفعله أولئك الناس الى ابنتى,الى كيلى.
    Kendini ele vermesini beklerken bir denizci ailesi, öldürülme korkusuyla yaşamak zorunda. Open Subtitles بينما تأملين لدي عائلة تعيش في خوف أن يتم قتلهم في طريقهم إلى السوق التجاري
    Amerikalılar, yüreklerinde Japonya korkusuyla geri döndüler. Open Subtitles لقد عاد الأمريكيون و في قلوبهم خوف من اليابانيين.
    Hatta aileler bile Ebola korkusuyla bölünebiliyorlar. TED وحتى عائلات قد تنقسم إلى قمسين بسبب الخوف من إيبولا أيضاً.
    Her gün korkuyla okuldan eve yürüyor, annesinin alınabileceği korkusuyla. TED كانت تعود كل يوم لبيتها من المدرسة وسط الخوف من أخذ أمها بعيداً عنها
    Kaybetme korkusuyla ilgili bir şey isteği yeniden canlandıracak ve tamamıyla yeni bir çeşit gerçekliğe neden olacaktır. TED شيء من الخوف من الضياع سيقوم بإحياء الرغبة وإفساح الطريق كليا لنوع جديد من الحقيقة
    Tam pozisyonu, casusların gemiyi Nazilere teslim edebileceği korkusuyla gizli tutuldu. Open Subtitles مع ذلك موقعها المضبوط كان بقي طيّ الكتمان لجواسيس الخوف قد يسلّمونها إلى المحور.
    Evet ya, bayılıp düştü bile yere. Ben kendi hesabıma ağzımı açıp o kötü havayı almak korkusuyla gülmekten tuttum kendimi. Open Subtitles أما أنا فلم أجرؤ على الضحك، خشية أن أضطر إلى فتح شفتي
    Kahramanımız en büyük korkusuyla yüzleşmeli. Open Subtitles يجب أن يواجه البطل خوفه الأكبر له
    ..ama tam on ikiden vurdu! Cesurca, değil mi? korkusuyla yüzleşti. Open Subtitles إنه نوع من الشجاعه تلك الطريقة التي واجه فيها مخاوفه
    Onu öldüreceğim korkusuyla New York'a doğru yola çıkmış olmasından korkuyorum. Open Subtitles واظن بانه في طريقه للعودة الى نيويورك خوفا من انني ساقتله
    Korkarım, insanlar toplum tarafından dışlanma korkusuyla kendilerine oto-sansür uygulayacaklar ya da iş yerinde dikkat eksikliği, duygusal dengesizlik yüzünden veya işverenlere karşı kolektif hareketler planladıkları için işlerinden olacaklar. TED أخشى أن يمارس الناس رقابة ذاتية خوفًا من النبذ المجتمعي، أو أن يخسر الناس وظائفهم بسبب تضاؤل انتباههم أو عدم استقرارهم العاطفي، أو لأنهم يضمرون تحركًا جماعيًا ضد أصحاب العمل.
    Bu olaydan beri Adriana, kendisi veya çocuklarının bir mayına basabileceği korkusuyla yaşıyor. TED ومنذ ذلك الحين، تعيشُ هى وأولادها في خوفٍ دائم، لأنه قد يخطو أحدهم فوق لغم أرضي.
    Hayat bombalar, yıldırıcı kanunların korkusuyla... komşunun komşuyu gammazlaması arasında akıp gidiyordu. Open Subtitles بين خوفِ التفجيراتِ، القمع الحكومي والتجسس من الجيران الحياه كانت صعبة جدا
    Fakat asıl mesele, açık ya da kapalı, fobisiyle ya da korkusuyla bir bağ kuramadı. Open Subtitles ولكن النقطة الأهم، مفتوح او مغلق هي لم تبدي تواصلاً بين رهابها و مخاوفها
    Bilakis saygılı, ihtiyatlı, akıllı ve ölçülü bir şekilde Allah korkusuyla davranılmalı ve evliliğin emredilme nedenleri layıkıyla dikkate alınmalıdır. Open Subtitles لكن بشكل موقّر، بشكل رصين، بتبصّر، بجدية، والخوف من الله، يعتبر حسب الاصول سببا لاي زواج يتم.
    Onları bulunca ölümcül bir fasılaya sebep olma korkusuyla müdahale edemedim. Open Subtitles عندما عثرت عليهم، لم أستطع التدخل خوفاً من إحداث مقاطعة قاتلة
    Sizi bilmem ama ben Canavar korkusuyla yaşamaktan bıktım. Open Subtitles أنا لا أعلم بشأنكم , لكنني أنا مللت وتعبت من العيش بالخوف من هذا الوحش.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد