Hayatın karşına çıkardığı yeni imkanları kucaklamaya başlamadığın müddetçe seninle birlikte olamam. | Open Subtitles | و حتى تكون على إستعداد لـ إحتضان إحتمالات جديدة للحياة تقدمها لك لا أستطيع أن أكون معك |
Ölümü ne kadar çok kucaklamaya çalışırsan o kadar uzun yaşayacaksın. | Open Subtitles | كلّما حاولتَ إحتضان الموت.. كلّما عشتَ أكثر. |
'Ölümü ne kadar çok kucaklamaya çalışırsan...' '...o kadar uzun yaşayacaksın.' | Open Subtitles | "كلّما حاولت إحتضان الموت.." "كلّما عشت أطول.." |
Ağaca veda edip son bir kez kucaklamaya gelmiştim ama bir de baktım buraya çıkmışım. | Open Subtitles | و قبل أن أدرك تسلقت للاعلى عندما تقول عناقا أخيرا |
Ne zaman bir kucaklamaya ihtiyacım olsa hep yanımdasın. | Open Subtitles | أنت ِ دائما عرفت ِ عندما احتاج عناقا |
Beni kucaklamaya mı çalışıyorsun? | Open Subtitles | هل تحاولين معانقتي.. |
Sürekli beni kucaklamaya çalışırdı. | Open Subtitles | {\pos(190,200)}،كانت تحاول معانقتي على الدوام |