Herşeyin yere düştüğünü gördüm. Onu gördüğümde bir Chevy Astro kullanıyordu. | Open Subtitles | لقد رأيت كل شيء لقد كان شيفي أسترو ، رأيته يقود |
Öyleyse yarası kanarken araba kullanıyordu. Yarasına bastıracak bir şeyler aramıştır. | Open Subtitles | إذن، هو يقود السيّارة وينزف إنّه يبحث عن شيء لتضمييد الجرح |
İnsanlar farklı şekillerde yüzde üzerinden göstergeler kullanıyordu. | TED | كان يستخدم الناس مؤشرات النسبة المئوية بطرق عدة. |
Sosyal medyayı özel yaşamında kullanıyordu. | TED | لقد كان يستخدم الشبكات الإجتماعية في خصوصية. |
Bunun yerine katı bir izolasyonun esas olduğu, psikolojik baskıya dayalı gelişmiş bir sistem kullanıyordu. | TED | بدلًا من ذلك استخدم نظاما معقدا من الضغط النفسي حيث العزل الكامل أمر جوهري. |
Ben o kullanıyordu sanırım tek elle , diğer boynunu sıkıştırarak . | Open Subtitles | أظن أنه كان يقود السيارة بيدٍ واحدة و يضغط على عنقها بالأخرى |
Adam arabayı kullanıyordu ve birden lastiği patlayıverdi. | Open Subtitles | أسمعي. الرجل كان يقود السيارة و تعرض إطاره إلى إنفجار |
Bay Halleck yasal sınırlarda mı kullanıyordu? | Open Subtitles | هل كان السيد هيليك يقود في حدود السرعة القانونية؟ |
Efendim, bu genç kızınızın arabasını kullanıyordu. | Open Subtitles | مساء الخير , سيدى مساء الخير لقد أوقفنا هذا الشاب و هو يقود سيارة أبنتك |
Kampanyasının parçası olarak iyi bir Gandi tarzı organizatörün kullanabileceği bütün geleneksel yöntemleri kullanıyordu. | TED | لذلك كجزء من الحملة، كان يستخدم كل الوسائل التقليدية التي يستخدمها منسق غاندي جيد. |
Bruce, iyileştirmek için inşa etme yöntemini kullanıyordu. Sadece hasta olanlar için değil, bir bütün olarak, tüm topluluk için. | TED | كان بروس يستخدم طريقة البناء من أجل الشفاء، ليس من أجل اولئك المرضى فقط، بل للمجتمع ككل. |
Riley diye biri vardı, senin gibi iki elini de kullanıyordu. | Open Subtitles | شاب اسمه رايلى يستخدم يداه الاثنتان مثلك |
Kinsey'i vuran adam bir uzaylı teknolojisi kullanıyordu. | Open Subtitles | الشخص الذي قتل كينزي كان يستخدم قطعه من تكلنوجيا فضائية |
1950'lere kadar araştırmacılar plaseboları standart bir araç olarak yeni tedavileri test etmek için kullanıyordu. | TED | في الخمسينيات من القرن الماضي، استخدم الباحثون علاجات وهمية كأداة قياسية لاختبار علاجات جديدة. |
Dönemeyiz. Orası o kadar kıllı ki bir kedi tüy temizleme fırçası kullanıyordu. | Open Subtitles | لايُمكننا العودة، هناك الكثير من الشّعر، لدرجة أنّني رأيتُ قطّة تستعمل أسطوانة الوبر. |
Demek birisi, yasadışı silahları satmak için sizin programı kullanıyordu. | Open Subtitles | احدهم كان يستغل البرنامج كغطاء لعملية تبادل اسلحة غير شرعية |
Steroit kullanıyordu. Bu bilginin para edeceğini düşündüm. | Open Subtitles | كونه يتعاطى المنشطات، فكّرتُ أنّ تلكَ المعلومة كانت تستحقّ شيئاً |
Belki de diyet hapları kullanıyordu. Yeme bozukluğu da olabilir. | Open Subtitles | أو قد تتعاطى حبوب الحمية بسبب اضطرابات الشهية |
Kazaya kırmızı bir iki kapılı sebep oldu ve o kullanıyordu. | Open Subtitles | سيارة رياضية حمراء تسببت بالحادث و هو كان يقودها |
Tedaviye alındı ve eve dönüş yolunda kamyonu kendisi kullanıyordu. | TED | قام بأخذ العلاج، وعلى طريق العودة، قاد الشاحنة بنفسه. |
Muhtemelen şu bileği kuvvetlendirici şeylerden kullanıyordu haksız mıyım? Evet. | Open Subtitles | ربّما إستخدم أحد تلكَ الأشياء المعززة للرسغ ، أليس كذلك؟ |
Sue! Onu geri almak zorundayız! Axl kullanıyordu onu! | Open Subtitles | سو، علينا أن نعيد ذلك آكسل كان يستخدمه |
Başından beri seni kullanıyordu. | Open Subtitles | لقد كان يستغلك طوال الوقت |
Kevin Stack ölümcül hastalığı olan hastaları öldürerek Noble Sigorta'nın para tasarrufu yapmasını sağlıyordu ve bunu yapmak için de müvekkilim Sarah Holt'u kullanıyordu. | Open Subtitles | كيفن ستاك كان يقوم بتوفير الأموال لشركة نوبل للتأمينات عن طريق قتل المرضى الميئوس من شفائهم، و كان يستعمل موكلتي، ساره هولت، لفعل ذلك |
Askeriye, manyetik bantlardan önce kayıt için bunu kullanıyordu. | Open Subtitles | استخدمه الجيش لتسجيل قبل الشريط المغناطيسي |