Onun anısına tören düzenleyelim ve arenanın kumları üzerinde toplanalım. | Open Subtitles | دعينا نبني محرقة ونجتمع حول رمال خيالية لحلبّة ذات طوابق.. |
Kanada dışındaki insanlarn bu yıl Amerika'nın bir numaralı ithal petrol kaynağı olması hesaplananan Alberta katran kumları hakkında ne kadar az bilgi sahibi olduğuna her zaman şaşırmışımdır. | TED | وانا متفاجئة جداً كيف ان القليل فحسب من خارج كندا يعرفون عن رمال ولاية ألبرتا النفطية تلك التي مخططٌ لها بأن تغدو المصدر الاول للنفط المستجلب الى الولايات المتحدة |
Mekke'nin kumları yalan söylemez. Zaman kazanın. Sonucu erteleyin. | Open Subtitles | لا تفشى سر رمال مكة المكرمة إكسبِ وقتا , أرجئى النتيجة |
Ve hâlâ, bu sıradışı ortamlarlar çok iyi yerler, eğer biz yer değiştiren kumları durdurabilirsek. | TED | ولا تزال تلك البيئات القاسية أماكن جيدة للغاية إذا أردنا أن نوقف تلك الرمال المتحركة |
Dallanmalar, mikroskobik boyutta yalancı ayaklar, ince dallar etrafında koruyucu kabuk oluşumu için kumları toplayıp düzenlemektedir. | Open Subtitles | الفروع تطلق أقدام كاذبة، أقدام مجهرية زائفة إنها تجمع حبات الرمل في الدرع الواقي حول الأغصان. |
Plaja gitmek istiyorum. Okyanusu görmek ve kumları hissetmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد الذهاب إلى الشاطئ وأريد رؤية البحر والإحساس بالرمال |
Cehaletin kumları yüzlerimize savruluyor Kralımız olmadan bizler hiçiz. Hark! | Open Subtitles | رمال التجاهل تلفح وجوهنا و نحن ضائعون بدون ملِكنا |
Şehrin altında kadim bir kudret efsanevi Zamanın kumları'nı ihtiva eden bir şey yatıyor. | Open Subtitles | تحت شوارع هذه المدينة تكمن قوة قديمة، حاوية أسطورية تحمل رمال الزمن. |
Bu hançer, kum saatini delebilecek ve Zamanın kumları'nı açığa çıkaracak tek şey. | Open Subtitles | طرف الخنجر هو الشيء الوحيد الذي يمكنه ثقب هذه الساعه و يحرك رمال الزمن |
Şehrin sokaklarının altında eski bir güç yatıyor. Ünlü Zamanın kumları'nın bulunduğu bir kap. | Open Subtitles | تحت شوارع هذه المدينه توجد حاويه بها رمال الزمن الأسطوريه |
Kum saatinin kumları altında gerçek fonksiyonunu yitirmesine rağmen, bu büyük ölçekli binalar çok daha büyük bir amaca hizmet eder. | Open Subtitles | على الرغم من أن وظيفتها الدقيقة فقدت تحت رمال الزمن، الحجم الهائل لهذه المباني يخدم غرضا أعمق. |
Uyuşturucu müptelaları, kolları ve bacakları çöktüğü zaman, ayak parmaklarında damar bulurlarmış. Katranlı kumları ve kaya petrolü geliştirmek bunun gibidir. Burada, şahsen anlamlı olduğunu düşündüğüm sadece birkaç tane yatırım var. | TED | يبحث المدمنون عن الأوردة الموجودة في أصابعهم عندما تختفي أوردة أذرعهم وأرجلهم. تطوير رمال القطران والفحم الحجري هو المعادل. وهنا القليل من الاستثمارات التي أعتقد بشكل شخصي أنها مجدية |
Onda göğün yıldızları ve deniz kıyısının kumları var. | Open Subtitles | فيه نجوم السموات و رمال شاطئ البحر |
Batıda arabalarla ilerleyen, zamanın kumları arasından, ta ki biz... | Open Subtitles | منذ عصور العربات في الغرب، و خلال رمال الزمان، حتـّى نصل... |
Sıcaklık düşer ve güçlü dalgalar kumları karıştırır. | Open Subtitles | حيث تنخفض درجات الحرارة وتبعثر التيارات القوية الرمال |
Tuzak kapanınca, buradaki kumları bozmuş. | Open Subtitles | ما الأمر ؟ يبدو بأنه عندما إنطلق الفخ قام بتهييج الكثير من الرمال هنا |
Çölün kumları arasında bir yerde aslan gözdeli ve insan başlı bir karartı Bakışları güneşler gibi boş ve amansız | Open Subtitles | "فى مكان ما فى الرمال فى الصحراء" "شكل يتكون من جسد أسد" "و رأس رجل" نظرات فارغة تُحدق, بينما الشمس |
Batıdan esen güçlü rüzgârlar kumları bu tepelerin daha üst kısımlarına taşır ve binlerce yıl boyunca dev kum tepeleri oluşturur... | Open Subtitles | الرياح القوية تحرك الرمل الي كثبان رمليه عالية. كثبان هائلة تتكون. |
Yani rüzgar kaledeki kumları alıp başka bir yere serpiştirip yeni bir kum yığını oluşturuyor. | Open Subtitles | اقصد، ان الرياح تنزع الرمال من القلعة وتعصف بها هنا وهناك مكونةً كثبان الرمل هذه |
"rüzgarın yüzüne savurduğu kumları hatırladı. " | Open Subtitles | لقد حسَّت بالرمال التي تأتي بها الرياح على وجهها |
Çöl kumları üzerinde, bir piramid inşa edeceksiniz. | Open Subtitles | وسط رمل الصحراء, ستشيدون هرمآ . |
Çöl kumları yemyeşil bir vahaya dönüşüyor. | Open Subtitles | قد انتهت الكثبان الرملية إلى السهول و السافانا |
Eski arenayı, yapısı ve kumları gibi adamlarının hikâyeleri de doldurdu. | Open Subtitles | فذكرى انتصارات رجالك كانت جزءاً من الحلبة القديمة فبقدر ما كانت عبارة عن خشب ورمال |
Sadece kumsalda, ayaklarının altındaki kumları hissetmek istiyorsun. | Open Subtitles | فقط ليجعلك تستكشفين الإحساس بالرمل تحت قدميك |