| - Hayatımı kurtardığın için sağ ol. - Çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | ـ شكراً لإنقاذك حياتي ـ لقد كان مرحاً جدا |
| Haftada bir düzenli olarak hayatımı kurtardığın için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً لإنقاذك حياتى على الأقل لمرة فى الأسبوع |
| Kahramanıma hiçbir şey, vanilyalı bir İtalyan çöreği gibi hayatımı kurtardığın için sağ ol, diyemez. | Open Subtitles | لأجل بطلي لا شيء جدير لأن أشكرك على إنقاذ حياتي أكثر من كعك الفانيلا |
| Önceden hayatımı kurtardığın için sağ ol. Diğer sefer için de. | Open Subtitles | أشكرك على إنقاذ حياتي قبلًا، وفي المرة الثانية. |
| Beni o Albany'ye olan dandik okul gezisinden kurtardığın için sağ ol. | Open Subtitles | شكرا لكي على إنقاذي من رحلة المدرسة العرجاء إلى آلباني |
| K.çımı kurtardığın için sağ ol. İşte minnet duygusu böyle gösterilir. | Open Subtitles | شكرا لإنقاذك حياتي ترين، هكذا تظهرين امتنانا ملائما |
| kurtardığın için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً لإنقاذي. |
| Sanırım. Beni masa işinden kurtardığın için sağ ol. | Open Subtitles | أعتقد ذلك، شكراً لإنقاذك لي من العمل المكتبي. |
| Daha önce dediğim gibi hayatımı kurtardığın için sağ ol. | Open Subtitles | كما أسلفت الذكر، شكراً لإنقاذك حياتي |
| - Hayatımı kurtardığın için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً لإنقاذك حياتي |
| Beni kurtardığın için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً لإنقاذك لي |
| Önceden hayatımı kurtardığın için sağ ol. Diğer sefer için de. | Open Subtitles | أشكرك على إنقاذ حياتي قبلًا، وفي المرة الثانية. |
| - Ben ağlamam profesör. - Bu arada beni kurtardığın için sağ ol velet. | Open Subtitles | لا أحتاج مواساة يا بروفيسور، ويا قصة الشعر، شكراً على إنقاذي |
| Bugün beni kurtardığın için sağ ol. Yine de tuhaf bir şey yapamazsın. | Open Subtitles | شكراً لك على إنقاذي اليوم |
| Kıçımı kurtardığın için sağ ol. İşte minnet duygusu böyle gösterilir. | Open Subtitles | شكرا لإنقاذك حياتي ترين، هكذا تظهرين امتنانا ملائما |