Bu ayıcık üç kez geri toplatılmadan kurtuldu, ama senden kurtulamadı! | Open Subtitles | نجا هذا الدب اللعبة من 3 اختبارات صيانة ولم ينج منك |
Ayağı bir meta insana takıldı ve oradan sağ kurtuldu. | Open Subtitles | لكنهُ اشتبك مع بشر متحول وقد نجا ليروي لنا ذلك |
Hanna Reitsch savaştan sağ kurtuldu ve birçok uçuş rekoru kırdı. | Open Subtitles | نجت حنّا ريتش من الحرب وحطّمت عديد من الأرقام القياسية للطيران |
11 Kasım pazar sabahı Abel Rosenberg, kendine tren istasyonuna kadar eşlik edecek polisin elinden kurtuldu. | Open Subtitles | في مساء يوم الأحد الحادي عشر من نوفمبر إيبل روزنبيرغ هرب من الشرطي المرافق الذي كان سيأخذه إلى محطة القطار |
Gece çökene kadar seviştiler ve Aaron bir gün daha kurtuldu. | Open Subtitles | ممارسة الجنس دامت حتى حلول الليل و نجى أرون ليوم آخر. |
Yüzeyde yüzlerce yaşam yok oldu ama binlercesinin yaşamı bu yeraltı tesisisi saptanamadığı için kurtuldu. | Open Subtitles | و قد قتل المئات على سطح كوكبنا لكن الآلاف نجوا لأن مجمعاتنا تحت الأرض لم يتم إكتشافها |
Voysec'in yeni çarpışma önleme sistemlerine sahip olduğu için kurtuldu.. | Open Subtitles | بل تخلص منه لأن لدى فويزك أنظمة جديدة لتفادي الأصطدام |
O, savaştan kurtuldu ama eşi ve oğlu öldü. | TED | قد نجا من الحرب، لكن توفي كلٌ من زوجته وابنه. |
Canlı kurtuldu. | Open Subtitles | اذن فهو قد نجا من هذه العمليه لما انت قلق ؟ |
Başkan Ford bugün, 17 gün içinde ikinci kez olası bir suikastten kurtuldu. | Open Subtitles | للمرة الثانية خلال 17 يوم نجا الرئيس فورد من الإغتيال نداء إلى جينى 1 |
Donald kurtuldu, ama gururu kırıldı. | Open Subtitles | وبطبيعة الحال ، دونالد نجا مع كل شيء ولكن اعتزازه سليمة. |
Soprano küçük yaralarla kurtuldu ve hastaneye kaldırıldı. | Open Subtitles | سوبرانو نجا و لكن بجروح طفيفة و تم نقله إلى مستشفى في منطقة لم يعلن عنها |
Hanna Reitsch savaştan sağ kurtuldu ve birçok uçuş rekoru kıracaktı. | Open Subtitles | نجت حنّا ريتش من الحرب وحطّمت عديد من الأرقام القياسية للطيران |
Akrabalarının çoğu hastaydı, şansına o kurtuldu. | TED | أصيب الكثير من أفراد أسرها بالفيروس ولحسن الحظ إنها نجت. |
Ve şunu unutmamalısınız, bu kadınlar 20. yüzyılın en büyük zulümlerinden kurtuldu. | TED | وعليك أن تتذكر، تلك النساء نجت من أسوأ الأعمال الوحشية خلال القرن العشرين |
Memur Frank Frederickson, ağır yaralı olmasına karşın kurtuldu ve suçluyu teşhis etti. | Open Subtitles | وعلى الرغم من جراحه البالغة فقد هرب الضابط" فرانكفريدريكسون" -وتعرَّف على هذا الرجل |
4 kişi kurtuldu. Asıl soru ise senin rolünün ne olduğu. | Open Subtitles | وقد نجى أربعة منهم، والسؤال هنا هو ما الدور الذي لعبته؟ |
Bak,kimse bu kazadan sağ kurtulamayacaktı ama bu çocuklar kurtuldu | Open Subtitles | انظر. ما كان من المقصود لأحد ان ينجو من هذه الحوادث، و مع ذلك هؤلاء الاطفال الاربعة نجوا |
Sonunda dünyamız zorbasından kurtuldu. | Open Subtitles | أعتقد أن عالمنا أخيراً قد تخلص من أكبر طاغية |
İki başarılı ameliyatla, iki hayat kurtuldu. Kotamın üstüne çıktım. | Open Subtitles | جراحتان ناجحتان، أنقذت حياتين تفوقت على نفسي |
Los Angeles limanını temizleyerek, %40 olan karbon salımının %20 sinden kurtuldu. | TED | لوس انجلوس نظفت مينائها الذي كان 40 في المائة انبعاثات كربون و كنتيجة تخلصت من 20 بالمائة من الكربون |
Mm-hm. Artık tekerlekli sandalyeden kurtuldu ve tüm erkekler aldatır. | Open Subtitles | لقد تحرر من الكرسي المتحرك الآن والرجال يخونون |
Kimsenin kurtulamayacağı bir patlamadan sağ kurtuldu. | Open Subtitles | نجا من إنفجارٍ لا يمكن لأي شخص أن ينجو منه |
Yani, iki insan kurtuldu ve o öylece bırakmadı. | Open Subtitles | أعني , لقد أنقذنا شخصين ولم ينتهي الأمر به على هذا النحو |
Polisler onu kanlar içinde yatarken karın üzerinde bıraktı. Mucize eseri kurtuldu. | Open Subtitles | الشرطة تركته ينزف على الجليد ونجا بمعجزة |
Kabini kim temizlediyse arabadan kurtuldu telefonu da yok etti. | Open Subtitles | أيٌ من قام بمسح الكوخ. تخلّص من السيارة ودمّر الهاتف. |
Sonuncusu da bunlardı. Buradaki herkes resmen yüzüklerden kurtuldu. | Open Subtitles | أولئك آخرهم، الجميع هنا أحرار رسميًا من الخواتم. |
O zaman kurtuldu ama şimdi tam kafasına sıkacağım. | Open Subtitles | هذه المرة أفلت لكن المرة القادمة سأصوب على الرأس مباشرةً |