ويكيبيديا

    "kuzeyden" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الشمال
        
    • شمالاً
        
    • شمالا
        
    • مِنْ الشمالِ
        
    • للشمال
        
    • الجانب الشمالي
        
    • والجنوب
        
    Su, birkaç il üstünden kendine yol açarak kuzeyden taşıyordu. TED كانت المياه تفيض من الشمال. تشق طريقها عبر عدة مقاطعات.
    Dışarda, kontrolden çıkan bir köleyle ilgileniyor. Mr. Fletcher, siz kuzeyden olmalısınz. Open Subtitles انه في الخارج يطارد عبيداً هاربين .اه, عزيزي السيد فليتشر من الشمال
    Yarın kuzeyden yeni bir sıcak ve berbat hava akımı gelecek. Open Subtitles غدا سيكون فرصة لأستمرار الطقس السئ الطقس المزعج القادم من الشمال
    Çalkala bakalım. Yukarı aşağı, kuzeyden güneye. Open Subtitles راقصه تقفز كلأرنب أعلى و أسفل شمالاً و جنوباً
    Kalkışlar kuzeyden güneye olduğu için büyük bir ihtimalle hedef bölgemiz bu uçuş yolu boyunca uzanıyor. Open Subtitles منذ الإقلاع شمالا أو جنوبا نحن نراهن أن هدفنا يقع على طول هذا الطريق
    Karın hiç erimediği karanlığın altı ay sürdüğü kuzeyden korkutucu bir halk. Open Subtitles الشعب المخيف من الشمال حيث الثلوج لا تذوب ويخيم الظلام لستة أشهر
    kuzeyden gönderilen şu tuhaf vaizlerden biri. Open Subtitles أحد أولئك الوعاظ الغريبي الأطوار الذين يرسلون من الشمال
    kuzeyden, doğudan ve güneyden, aynı anda, şaşırtacağız. Open Subtitles من الشمال و الشرق و الجنوب فى نفس الوقت عن طريق المفاجأة
    Ancak kuzeyden soğuk rüzgarlar esmeye devam ediyordu ve zaman hala ondan yanaydı. Open Subtitles لكن الوقت كان ما يزال حليفه بعد بدء رياح الشتاء البارده فى الهبوب من جهة الشمال
    Romenlere kuzeyden ve iki gün sonra da güneyden saldırdılar. Open Subtitles لـقـد شـنـوا هـجـومـاً عـلـى ..فيالق الرومانيين من الشمال ثم بعدها بيومين أتبعوه.. بهجوماً أخر من الجنوب
    Ama rüzgar kuzeyden değil, güneyden esse bu konuşmayı yapamayız. Open Subtitles و لكن إن كانت الريح قد هبت من الجنوب بدلا من الشمال ما كنا سنستطيع وقتها أن نجري هذه المحادثة
    - Şimdi Saksonlara vermek üzeresiniz. - kuzeyden işgale başladılar. Open Subtitles حسنا,أنت على وشك إعطائها للسكسونيون إنهم يُغيرون من الشمال
    kuzeyden on silahlı tümen ve Çekoslovakya'dan beş tümen tarafından yapılacak ani bir saldırının, her türlü muhtemel savunma senaryosuna rağmen bizi beş gün içinde mutlak bir zafere götüreceğini anladık. Open Subtitles وجدنا انه باستخدام عشر وحدات للمدفعيه السريعه من الشمال بالإضافه الى خمس وحدات أخرى من تشيكوسلوفاكيا فإن هذا يؤدى الى انتصار تام فى غضون خمسة أيام ضد أى مُخطط دفاعى آخر
    Buraya kuzeyden geldiler, ve sonra gerillaları izlediler. Open Subtitles لقد أتوا من الشمال بعد ذلك تبعوا عناصر الثوار
    Soğuk hava, kuzeyden gelmekte. Open Subtitles ذلك الهواء البارد والقارس، تلك الكتلة الضخمة من الشمال.
    Soğuk hava, kuzeyden gelmekte. Open Subtitles ذلك الهواء البارد والقارس، تلك الكتلة الضخمة من الشمال.
    kuzeyden saldırırız. Open Subtitles القوة الرئيسية ستأتى من الشمال بينما يقوم مركب مصفح
    kuzeyden ya da güneyden gelmiş olmanız önemsiz.. Open Subtitles سواء أكنت من الجنوب أو الشمال . . فكلنا يعرف
    Çalkala bakalım. Yukarı aşağı, kuzeyden güneye. Open Subtitles راقصه تقفز كلأرنب أعلى و أسفل شمالاً و جنوباً
    - Wall Street İstasyonu'na kuzeyden ve güneyden gelen bütün trenlerin durmasını ve beklemesini istiyorum. Open Subtitles كل القطارات المتجهه شمالا وجنوبا الى محطة ووول استريت يجب أن تتوقف وتظل مكانها
    kuzeyden, Sibirya'nın daha da soğuk olan şartlarından kaçıp, buraya inmişler. Open Subtitles جاؤوا مِنْ الشمالِ للهُرُوب من الطقس الأقسى والأبرد في سيبيريا المستوية.
    Kenar mahallelerin nasıl olduğunu biliyoruz, o yüzden kuzeyden gidip ölü alandan kaçınabiliriz. Open Subtitles كلنا نعرف الضواحي كيف هي يمكننا أن نذهب بالأسفل ونتجنب هذا القطاع ونذهب للشمال
    Sen de kuzeyden tırmanırsan, ona yetişebilirsin. Open Subtitles إذا سلكت الجانب الشمالي يمكنك ان تصل قبله بدون مشاكل
    Persliler hem güneyden hem de kuzeyden saldıracaklar. Open Subtitles الهجوم الفارسيّ سيأتي من الشمال والجنوب.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد