ويكيبيديا

    "laurel" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • لوريل
        
    • لورل
        
    • لورال
        
    • الغار
        
    • لورا
        
    • لورول
        
    • لاوريل
        
    • سوتن
        
    Laurel beni buradaki bütün insanlarla tanıştırman sana ne kadar minnettar olduğumu anlatamam. Open Subtitles لوريل لا أستطيع اخبارك كم أنا ممتنة لك تعرفنيني على كل هؤلاء الأشخاص
    En azından, Laurel aptalca bir soru sorarken sevimli görünmeyi başarabiliyor. Open Subtitles ما لا يقل عن لوريل الساحرة عندما يطلب مني أسئلة غبية.
    Laurel, Maryland'de John Hopkins Ünversitesi'ne bağlı bir uygulamalı fizik laboratuvarındayız. TED نحن في ولاية ماريلاند لوريل ، في مختبر الفيزياء التطبيقية المرتبطة مع جامعة جونز هوبكنز.
    Memurun yardıma ihtiyacı var, 6600 Laurel Canyon. Open Subtitles يحتاج ضابط الى المساعدة، 6600 لورل كانيون.
    Laurel Cooper ile Witgate Records'da şarkı söyledim ve bu mükemmeldi. Open Subtitles أن تم تسجيلي من قبل لورل كوبر من تسجيلات ويتجايت وقد كان الأمر عظيما
    Bak, Laurel, Demokratik politikayla ilgilendiğini biliyorum ama edebiyatı okuman lazım. Open Subtitles انظري، لورال أنا أعلم أنك معلقّة بالسياسة الديموقراطية لكن عليك أن تقرأي المطبوعات
    Laurel'i buradan kaçırır, Oli'yi de alıp, havaalanına Uber ile gideriz. Open Subtitles يمكننا كسر الغار من هنا، والتقاط اولى، واوبر مباشرة الى المطار.
    Laurel, kaptana Hawaii ile telsiz bağlantısı kurup kuramayacağımızı sor. Open Subtitles "لوريل " , إطلبى من الكابتن مخاطبة " هاواى" بالراديو
    Gitmeden önce soyunma odanı boşaltıp anahtarını Laurel'e verir misin? Open Subtitles و قبل أن تذهبين , هلا تنظفين غرفة ملابسك و تعطين المفتاح إلى لوريل ؟
    Laurel, Peter dolaptan seksi bir şeyler bulmanı söylüyor. Senin için yeni bir numarası varmış. Open Subtitles لوريل , بيتر يقول أنه قد وجد شىء أكثر إثارة فى خزانة ملابسك . هُناك نمرة جديدة لكى
    Hayır, ben Laurel ile Hardy'yi severim, gerçek hayatta düzüşmedikleri belli olduğu halde. Open Subtitles كلا، أنا أحب لوريل وهاردي، على الرغم من أنهم بشكل واضح لم يختبروا الحياة الحقيقية.
    Richard McGee adında biri var. Laurel Canyon'da oturuyor. Open Subtitles هناك رجل يدعى ريتشارد ميجي ويعيش في لوريل كانيون
    Laurel Canyon Caddesi cinayetleriyle ilgili olarak porno yıldızı John Holmes gözaltına alındı. Open Subtitles فيما يتعلق بجريمة قتل لوريل كانيون و قد اتخذت الشرطة نجم الافلام الاباحية جون هولمز الي الحجز
    43-David. bir patika yoldan Laurel'e, doğuya doğru gidiyoruz. Open Subtitles ّ43 ديفيد. نحن متجهون شرقاً في ممر يتوجه إلى لوريل.
    Laurel Canyon'da öldürülen çocuğun... kimliğini saptamışsın. Open Subtitles لقد سمعت أنك حددت مؤقتاً ضحية لورل كانيون
    Büyükbabam Laurel ve Hardy'ye öyle sesleniyordu. Open Subtitles هذا ماكان يطلق عليه جدي على لورل و هاردي
    6600 Laurel Canyon. Ateş edildi. Open Subtitles 6600 لورل كانيون . أطلقت النيران
    Laurel, Hunt'un avukatları demin yolladı bize bunu. Mahkeme yerini değiştirmek için başvurmuşlar. Şimdi Hakim Grell'in önünde yargılanacaklar. Open Subtitles , (لورل) , لقد حصلت على هذه من محاميّ (هانت) (لقد نقلوا المحاكمة , إننا الآن أمام القاضي (غريل
    Laurel'la konuşmamızı mı dinledin? Open Subtitles هل سمعتني أنا و " لورل " عندما كنا نتحدث ؟
    Laurel'in Kaliforniya'ya gittiğini sanıyordum, sen değil. Open Subtitles اعتقدت أنّ لورال هي من تقطن كاليفورنيا وليس أنتِ
    Laurel burada değil, Senatör. Her şey yolunda mı? Open Subtitles لورال ليست هنا ياسيناتور، هل كلّ شيءٍ على مايرام؟
    Acaba Laurel tüm bunlar konusunda ne düşünürdü. Open Subtitles أنا أتساءل ما الغار أن لقد فكرت في كل هذا.
    Brenda Laurel: Daha iki gün önce üretimine başlanan "Rockett'in Zor Kararı"ndan, hızlıca, sadece bir dakika göstermek istiyorum. TED برندا لورا: أريد أن أريكم شيئا سريعاً فقط لدقائق لقرار روكت الخادع والذي نال الذهبية اليومين الماضية.
    Laurel beni öldürecek, tamam mı? -Hoşça kal. Open Subtitles أنظري، يجب أن أذهب لورول)ستقتلني، وداعاً)
    - Laurel ve Hardy'deki şişko çocuk. - Aynen. Open Subtitles (ذلك الرجل السمين في افلام (لاوريل هاردي أجل
    Tek istediğim Laurel'in bu konuda sessiz kalmasını sağlaman tamam mı? Open Subtitles عليك جعل سوتن ألا تفشى هذا الأمر حسنا ؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد