Bir Harvard cerrahı olarak zamanımın önemli bir kısmını doğrulama listeleri hakkında düşünerek geçireceğimi düşünmemiştim. | TED | لم أكن أتوقع إلى أنفاق جزء كبير وقتي كجراح هارفارد القلق من قوائم مرجعية. |
Her şehir ve eyalette sadakatsizlerin listeleri çıkarıldı. | Open Subtitles | في كل مدينة و مقاطعة , قوائم بكل الخونة الذين تم تصنيفهم |
Gizli görevler, suikast listeleri, her şey. | Open Subtitles | الحقيبة السوداء التى بها كل شيىء عن قوائم الاغتيال |
Bahsettiğim listeleri bilirsiniz. | TED | الآن أنتم تعرفوا القوائم التي أتحدث عنها. |
Bu okyanus beyazuç köpekbalığı, en tehlikeli 4. hayvan türü kabul ediliyor, tabi böyle listeleri kaale alıyorsanız. | TED | هذا هو القرش الابيض الاقوانوسي القرش الذي يعتبر رابع أخطر نوع في العالم ، اذا انتبهتم لهذه القوائم |
Bu listeleri çoğaltmanı ve The Standart'a götürmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد منك أن تصنع عدة نسخ من هذه القوائم وتقدمهم الى ستاندرد |
Burada sadece bir dolu "en iyiler" listeleri var. | Open Subtitles | هذا هو عبارة عن سلسلة فقط من قوائم العشرة الأوائل |
Taciz suçlusu listeleri genelde teknik ayrıntılar tarafından mahvedilen üzücü hikayelerle dolu. | Open Subtitles | قوائم المعتدين الجنسيين مليئة بالقصص الحزينة عن اناس تحطمت حياتهم بسبب التفاصيل الفنية |
Bu işler nasıldır bilirsin. Bekleme listeleri var. | Open Subtitles | أنتِ تعلمين كيف تجري هذه الأمور هناك قوائم إنتظار |
Gökdelen inşaatlarına, havacılık dünyasına baktık ve bulduk ki, teknolojileri var, eğitimleri var, ama birşeyleri daha var: Doğrulama listeleri var. | TED | ونحن ننظر في تشييد ناطحة سحاب، ونحن ننظر في عالم الطيران، ووجدنا أن لديهم التكنولوجيا، لديهم التدريب، وثم لديهم شيء آخر: لديهم قوائم مرجعية. |
Çocuk doğum veya diğer alanlarda doğrulama listeleri yapılmasını bırakın, henüz ameliyatlarda normumuz değil. | TED | هذا ليس لدينا قاعدة في الجراحة-حتى الآن وحدها جعل قوائم مرجعية للذهاب إلى الولادة وغيرها من المجالات. |
Bölgeye ait sınıf listeleri var mı? | Open Subtitles | هل ظهرت قوائم النتائج في المنطقة؟ |
Üç gün içinde listeleri istiyorum. Gidin. | Open Subtitles | أريد قوائم خلال 3 أيّام اذهبوا |
Bu 8 haftadır listeleri sallayan şarkı. | Open Subtitles | هذه أغنيتي التى تصدرت القوائم لثماني أسابيع |
Düşündüm de, Dwight'ın yaptığı listeleri hatırlattı bana. | Open Subtitles | كنت افكر ، انها تذكرني بتلك القوائم التي كان يعملها دوايت |
Polisler listeleri sever. Bu liste onu bir süre meşgul tutmaya yeter. | Open Subtitles | رجال الشرطة يحبون القوائم سيلتهي بها لفترة |
İhtiyar listeleri vermek konusunda çok aksi davranıyor. | Open Subtitles | الرجل العجوز ليس لديه رغبة بتسليم القوائم |
İnsanlar bu tür listeleri seçeneklerini değerlendirmek için kullanırlar. | Open Subtitles | الناس عادةً يكتبون هذه القوائم عندما يوزنون خياراتهم |
Ne bileyim, listeleri falan kontrol edeyim. | Open Subtitles | غير متأكد،،، تفحص القوائم وبعض الأمور |
Biz listeleri düzenliyoruz. Aklını zamana ver! | Open Subtitles | نحن نرسم القوائم ، نجعلك أمامك الوقت |