Avukatlarım senin isminin de savcının tanık listesinde olduğunu söylediler. | Open Subtitles | لقد أخبرني المحامين بأن اسمك قد ظهر على لائحة الشهود |
"S. Harbin" Ryan'ın şüpheli listesinde "Scott Harbin" diye biri vardı. | Open Subtitles | س. هاربن. وكان يوجد سكوت هاربن على لائحة ريان الاصلية للمتهمين |
Clark müdürün asi çocuk listesinde. Her şeyin bir ilki vardır. | Open Subtitles | كلارك على قائمة المدير للطلبة الأشرار هناك مرة أولى لكل شئ |
Safetex müşteri listesinde saldırıya uğramamış olan yalnızca bir isim var. | Open Subtitles | هناك اسم واحد على قائمة الزبائن المؤمن عليهم لم يضرب بعد |
Evet, dünkü durum raporu listesinde "yükselen tehdit" olarak yazıyordu. | Open Subtitles | نعم ، إنهم موجودن على القائمة على أنهم تهديد قائم |
İsminin bu hafta sonu düzenlenen okul festivalinin gönüllü listesinde olmadığını fark ettim. | Open Subtitles | لقد لاحظت أن اسمكِ ليس في قائمة المتطوعين لمعرض المدرسة بعطلة الأسبوع هذه |
Evet. Ama o herkesin listesinde birinci değildi, sadece sendeydi. | Open Subtitles | أجل, لكنه لم يكن الأول بقائمة الجميع, بل بقائمتكِ فقط |
Transplant listesinde çok yukarılarda olacaksınız. Mutlaka bir şey çıkacaktır. | Open Subtitles | ستكون في مركزٍ متقدّمٍ على لائحة الزرع، وسيحدث شيء قريباً |
Birçok güvenlik biriminin en çok arananlar listesinde bulunan paralı bir asker. | Open Subtitles | إنه مرتزق على رأس لائحة أكثر المطلوبين لجميع وكالات الأمن و الشرطة |
Her yıl, yüzlerce insan organ nakli listesinde beklerken ölüyor. | Open Subtitles | كل عام،آلاف الأشخاص يموتون وهم على لائحة الإنتظار لزرع الأعضاء |
Ciğer nakli listesinde adı var ama listenin yukarıları çıkabilmesi düşük ihtimal. | Open Subtitles | أدرجت اسمها في لائحة زرع الرئة لكن لا يبدو بأنه سيأتيها الدور |
Ziyaretçi kabul edilmiyor. Özel giriş çıkış listesinde adınızın olması gerekiyor. | Open Subtitles | لا زوّار مسموح لهم عليك أن تكون على قائمة واضحة خاصّة |
Savunma Bakanlığı'nın el koyulacaklar listesinde bir sonraki eşya, bir sürtünmesiz grafen servo*. | Open Subtitles | العنصر التالي على قائمة حجز وزارة الدفاع هو الآلة المُؤازة الجرافين بدون احتكاك. |
En nefret edilenler listesinde tütün ve ilaç şirketlerinden hemen sonra geliyoruz. | Open Subtitles | مباشرة خلف شركات التبغ الكبرى وشركات الادوية على قائمة الشركات الاكثر بغضا |
Giriş listesinde isminiz olmadığı sürece sizi içeriye alma yetkim yok. | Open Subtitles | إسمع، ليس لدي السلطة لأدعكم تدخلون مالم تكونوا على تلك القائمة |
Sürpriz demişken o köpeğin davetli listesinde olmadığından adım gibi eminim. | Open Subtitles | بمناسبة المفاجآت، أنا متأكدة بأن هذا الكلب لم يكن ضمن القائمة |
38 hafta, New York Times'ın en iyi satanlar listesinde kaldı. | Open Subtitles | بقي في قائمة نيويورك تايمز لأفضل الكتب مبيعاً لـ 38 أسبوعاً |
İtiraz ediyorum, Yargıç. Bu kişi tanık listesinde yok. | Open Subtitles | إعتراض يا سيادة القاضي هذا الشخص ليس بقائمة الشهود |
Benim adımda senin yerine Gabbar'ın listesinde olsun değil mi? | Open Subtitles | وانت تريد ان يكون اسمى على قائمه جبار بدلا منك |
Benim sayfam ornegin, bir kac gonullunun izleme listesinde, cunku bazen kotuye kullanilabiliyor. | TED | إذاً فصفحتي على قوائم القليل من المتطوعين للمراقبة، لأنها بعض الأحيان تتعرض للتخريب. |
Bay Leylek'e dikkat et, listesinde sen de varsın, | Open Subtitles | إنتبه إلى السيد ستوك سوف تكون على قائمته |
Banco Pacifico'da listesinde. - Konuşma canlı yayına çıkacak mı? | Open Subtitles | بنك باسيفيكو موجود في قائمتها ـ وهل عنوانها يعلن في التليفزيون؟ |
Kontrol listesinde birçok eksiği var ama gene de ondan hoşlandım. | Open Subtitles | حسنًا ، لقد أخطئ في كثير من الأشياء من قائمتي لكنهُ أعجبني على آيةِ حال |
Ama sorun değil, çünkü o çocuk Earl'ün listesinde. | Open Subtitles | ولكن لا بأس بذلك لأن الفتى كان في لائحته |
Ne tanık listesinde var, ne de herhangi bir listede. | Open Subtitles | هو لَيسَ على قائمةِ الشهودَ، هو لَيسَ على اي قائمةِ |
Heyecanlandığı şeyler listesinde düğün yüksek sıralarda değil. | Open Subtitles | حفلات الزفاف ليست من قائمة الأمور التي تثير دهشته |
Adın, bir "endişelenilmesi gerekenler" listesinde, hem de en üst sıralarda. | Open Subtitles | إسمك ضمن أكثر القوائم قلقاً على رأس القائمه تماماً |
Şimdi bu balıklar IUCN'nin tehlikedeki türler listesinde. | TED | والآن تتواجد السمكة على اللائحة الحمراء للاتحاد العالمي للحفاظ على الطبيعة. |