Tüm yaşamım boyunca normal bir aile olmayı hayal ettim geri döndüğünde bu mümkündü bunu yaşayamadığım için hep seni suçladım. | Open Subtitles | أتعلمي ، لقد كان لدي هذا الوهم طوال حياتي . أن أحصل على حياه طبيعية وعندما عُدتِ . أصبح هذا ممكناً |
ve bugünün meselesi sınırlar olmadan gelen yenilikler ama söylemeliyim ki hayatımdaki yenilikler, sınırlarım yüzünden mümkündü. | TED | وبرغم أن حديث اليوم هو عن الإبداع بدون حدود يجب أن أقول أنه في حياتي كان الإبداع ممكناً بسبب حدودي. |
Bir Rönesans adamı veya kadını olmak, sadece Rönesans döneminde mümkündü. | TED | وكونك رجل او امرأة من عصر النهضة، هذا الأمر لم يكن ممكناً الإ في عصر النهضة. |
Villette'in evine gitmeniz mümkündü. | Open Subtitles | أذن كان من الممكن بالنسبة لك أن تذهب لمنزل فاليت |
Öldürüldüğü saatte, 11:30'da orada olmanız mümkündü. | Open Subtitles | كان من الممكن بالنسبة لك أن تصل هناك الساعة الحادية عشر والنصف . وقت وفاته |
O hayat sadece bir başlangıçtı ve her şey mümkündü. | Open Subtitles | تلك الحياة كانت على وشك البدء وأي شيء أي شيء كان ممكناً. |
Zaman yolculuğu rüyalarda hep mümkündü. | Open Subtitles | لطالما كان السفر عبر الزمن ممكناً في الأحلام |
Terra-Save bizi köşeye sıkıştırmasaydı aşılanma mümkündü. | Open Subtitles | التطعيم كان ممكناً بشكلٍ تام قد يمنع (تيرا سيف) من دعمها لنا في ركن الخصومة |
Ve her şey hâlâ mümkündü. | Open Subtitles | و هكذا كل شئ مازال ممكناً |
Pekala tekrardan, moleküler yol hakkında bir şeyler bilerek kullanışlı olabilecek pek çok bileşikten birini ayırmak ve deneyden geçirmek mümkündü. | TED | حسنا مرة أخرى، من خلال معرفة شيء عن المسارات الجزيئية، كان من الممكن أخذ واحدة من تلك المركبات العديدة والتي قد تكون مفيدة وتجربتها |
Elimizdeki delillere bakarak şunu söylememiz mümkündü -- dinazorlar yuvalar kurdular, koloniler halinde yaşadılar ve yavrularına baktılar. bebeklerine yemek getirdiler ve sürüler haline seyahat ettiler. | TED | كان من الممكن القول ان الديناصورات - بناءاً على ادلة لدينا - ان الديناصورات كانت تبني الاعشاش وتعيش ضمن مستعمرات وتهتم بأبنائها وتحضر لهم الطعام وترتحل بقطعان ضخمة |
Matty'nin yeşil renk ayakkabı giymesi mümkündü, ...fakat yeşil renk daha çok Jake'in favorisiydi. | Open Subtitles | كان من الممكن أن (ماتي) يملك حذاء أخضر لكن أخضر يبدو أكثر لون (جيك) |