ويكيبيديا

    "mümkündü" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ممكناً
        
    • كان من الممكن
        
    • من الممكن بالنسبة
        
    Tüm yaşamım boyunca normal bir aile olmayı hayal ettim geri döndüğünde bu mümkündü bunu yaşayamadığım için hep seni suçladım. Open Subtitles أتعلمي ، لقد كان لدي هذا الوهم طوال حياتي . أن أحصل على حياه طبيعية وعندما عُدتِ . أصبح هذا ممكناً
    ve bugünün meselesi sınırlar olmadan gelen yenilikler ama söylemeliyim ki hayatımdaki yenilikler, sınırlarım yüzünden mümkündü. TED وبرغم أن حديث اليوم هو عن الإبداع بدون حدود يجب أن أقول أنه في حياتي كان الإبداع ممكناً بسبب حدودي.
    Bir Rönesans adamı veya kadını olmak, sadece Rönesans döneminde mümkündü. TED وكونك رجل او امرأة من عصر النهضة، هذا الأمر لم يكن ممكناً الإ في عصر النهضة.
    Villette'in evine gitmeniz mümkündü. Open Subtitles أذن كان من الممكن بالنسبة لك أن تذهب لمنزل فاليت
    Öldürüldüğü saatte, 11:30'da orada olmanız mümkündü. Open Subtitles كان من الممكن بالنسبة لك أن تصل هناك الساعة الحادية عشر والنصف . وقت وفاته
    O hayat sadece bir başlangıçtı ve her şey mümkündü. Open Subtitles تلك الحياة كانت على وشك البدء وأي شيء أي شيء كان ممكناً.
    Zaman yolculuğu rüyalarda hep mümkündü. Open Subtitles لطالما كان السفر عبر الزمن ممكناً في الأحلام
    Terra-Save bizi köşeye sıkıştırmasaydı aşılanma mümkündü. Open Subtitles التطعيم كان ممكناً بشكلٍ تام قد يمنع (تيرا سيف) من دعمها لنا في ركن الخصومة
    Ve her şey hâlâ mümkündü. Open Subtitles و هكذا كل شئ مازال ممكناً
    Pekala tekrardan, moleküler yol hakkında bir şeyler bilerek kullanışlı olabilecek pek çok bileşikten birini ayırmak ve deneyden geçirmek mümkündü. TED حسنا مرة أخرى، من خلال معرفة شيء عن المسارات الجزيئية، كان من الممكن أخذ واحدة من تلك المركبات العديدة والتي قد تكون مفيدة وتجربتها
    Elimizdeki delillere bakarak şunu söylememiz mümkündü -- dinazorlar yuvalar kurdular, koloniler halinde yaşadılar ve yavrularına baktılar. bebeklerine yemek getirdiler ve sürüler haline seyahat ettiler. TED كان من الممكن القول ان الديناصورات - بناءاً على ادلة لدينا - ان الديناصورات كانت تبني الاعشاش وتعيش ضمن مستعمرات وتهتم بأبنائها وتحضر لهم الطعام وترتحل بقطعان ضخمة
    Matty'nin yeşil renk ayakkabı giymesi mümkündü, ...fakat yeşil renk daha çok Jake'in favorisiydi. Open Subtitles كان من الممكن أن (ماتي) يملك حذاء أخضر لكن أخضر يبدو أكثر لون (جيك)‏

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد