ويكيبيديا

    "makinesine" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • آلة
        
    • كشف
        
    • لآلة
        
    • بآلة
        
    • ماكينة
        
    • الآلة
        
    • ألة
        
    • آلات
        
    • كاشف
        
    • غسالة
        
    • لماكينة
        
    • ماكنة
        
    • آلةِ
        
    • الة
        
    • بماكينة
        
    Bu ve birisinin ayağını çim biçme makinesine kaptırması ile mi? Open Subtitles هذا الأمر والرجل ذاك الذي خسر قدمه من آلة تشذيب الزرع؟
    Ancak genişlemenin gerçekten bir zaman makinesine değecek ölçüde başlaması, hızın ışık hızının hemen altına erişmesi ile sağlanır. Open Subtitles ولكن تمدد الزمن يقترب من أن يصبح آلة زمن عندما تقفز بالسرعة إلى ما يقل قليلا عن سرعة الضوء
    Bir insan tüccarı neden X-Ray makinesine ateş etsin ki? Open Subtitles لماذا تاجر بشر قد يُطلق النار على آلة الأشعة السينية؟
    Babanı bir yalan makinesine bağlasan, ve dünyada yaşayan en iyi baba olduğunu söylese, uçuşan renklerle geçerdi bunu. Open Subtitles تعرف، إذا علّقت أبوك فوق إلى إختبار كشف كذب وسألت إذا هو كان أفضل أبّ هو يعبر بنجاح باهر
    Benim için buz makinesine gider misin? Open Subtitles هل تمانعين في أن تذهبي لآلة الآيس كريم من أجلي ؟
    Birkaç dakika önce, aklın başka yerde olmasını hiç oynamak istemeyeceğiniz bir kumar makinesine benzettim. TED قبل دقائق قليلة، شبهت شرود الذهن بآلة جمع نقود لا تحب أن تلعبها.
    Kahve makinesine doğru yürüdüm ve otel odasında kahve çantalarımından birisi vardı. Open Subtitles ولمّا ذهبتُ إلى ماكينة صنع القهوة وجدتُ كيساً من القهة التي نُنتجها
    Babanın verdiği bütün mirası bir yük çekme makinesine yatıracağını düşündüğünü hiç sanmıyorum. Open Subtitles لم أكون أتوقع انّ والدك أعتقد يوماً أنّك ستنفقين ميراثك على آلة حرث
    Babbage'nın makinesine doğru gidebiliriz O makineyi küçültebiliriz. Bütün bu şeyler bilgisayarlardır. TED قد نعود إلى آلة باباج فنقوم فقط بجعلها دقيقة. كل تلك الأشياء هي حواسيب.
    size bahsedecek olduğum proje Venedik'e ait Zaman makinesine ait, ki bu proje EPFL ve University of Venice Ca'Foscari ortak projesidir. TED آلة زمن البندقية، المشروع الذي سأخبركم عنه مشروع مشترك بين لوزان وجامعة البندقية.
    Dilimlenmiş bir somun ekmek çizer sonra ekmek kızartma makinesine koyar. TED رسموا شريحة من الخبز، ثم وضعوها في آلة التحميص.
    Mimler bir gen makinesin aldılar ve onu bir mim makinesine çevirdiler. TED الميمات اخذت آلة جينية و حولتها الى آلة جينية
    Sonunda yağmur makinesine ulaştım, çünkü bu orman artık kendi yağmurunu yaratıyor. TED وأخيرا حولتها إلى آلة مطر لأن هذه الغابة تصنع مطرها بنفسها.
    Yalan makinesine bağlıyken bir kongre üyesini öldürüp öldürmediğin sorulduğunda bundan nasıl sıyrılacaksın? Open Subtitles مالّذي ستفعلهُ في اختبار كشف الكذب عندما يسألونك هل اغتلت عضو كونجرس ؟
    Hep yalan makinesine girmek istemişimdir. Polis filmlerindeki pasta savaşına benziyor. Open Subtitles لطالما أردت تجربة أجهزة كشف الكذب إنها كحرب الفطائر لأفلام الشرطة
    Babamı zaman makinesine götürüyor. "Ne"-makinesi? Open Subtitles انهم يأخذون أبي لآلة الزمن انت قلت آلة ماذا؟
    Tabii ona, kıyamet makinesine bağlıyken gözlerinden ateş topu çıkardığını gösteren bir resim vermediler. Open Subtitles ليس كأنّهم أعطوه صورة عن نفسه والشرر يخرج من عينيه، وهو عالق بآلة نهاية العالم
    ve bu adam “Ben düdüklü tencereyi neden kahve makinesine dönüştürmüyorum?” diye düşünüyor. TED لذا فقد فكر هو، لماذا لا أحول قدر ضغط إلى ماكينة قهوة
    Onu kurtarmak için zaman makinesine binmemesi ayrı bir şeref. Open Subtitles وتحيّة له لأنّه لم يقفز ..على الآلة ويسافر بالزمن لينقذه
    Doktor çocuğun olmaz diyordu, şimdi süt makinesine dönüşüyorum. Open Subtitles الطبيبة قالت أني لا أستطيع أن أحضى بأولاد والأن سأصبح ألة إرضاع
    Bu günlerde, fakstan kahve makinesine kadar her şey... Open Subtitles اليوم كل شيء من آلات فاكس حتى ماكنات القهوة
    Bilmenizi istediğim bir şey o gençlerden yalan makinesine girmelerini istediğim. Open Subtitles اريدكم ان تعلموا شيئا لقد طلبنا من اولائك الشباب اخذ اختبار كاشف الكذب
    Diş tellerini bulaşık makinesine koymaları zaten yeterince kötü. Bir şeyler yapamaz mıyız? Open Subtitles يكفي أنهم وضعوا مقوّمات أسنانهم في غسالة الأطباق ، ألا نستطيع فعل شيء؟
    Lütfen çıkar mısın? Her şeyi fotokopi makinesine anlatmak biraz acayip. Open Subtitles هلا خرجت فمن الغريب أن أتحدث لماكينة تصوير
    Sonra seni buhar makinesine ve ısıtılmış kaba sokacağız. Open Subtitles ثم نضعك تحت ماكنة البخار، ثم القبعة الساخنة
    Ama pek belli olmuyor Fotoğraf makinesine arkanı dönmüşsün. Open Subtitles حَسناً، هو نوعُ بشدّة للإخْبار. أنت عِنْدَكَ ظهرُكَ إتّجهتْ إلى آلةِ التصوير
    Kutuyu bir kopya makinesine koyup istediğim boyuta gelene kadar büyüttüm. TED فقط وضعت العلبة فى الة التصوير وظللت أكبرها حتى تصل للمقاس الذى أرغب فيه.
    Bir para makinesine uğrayabilir miyiz ? Open Subtitles دعنا نذهب هل ممكن ان نتأرجح بماكينة النقد؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد