ويكيبيديا

    "masumiyetine" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بريء
        
    • ببراءته
        
    • براءة
        
    • ببراءتك
        
    • ببراءة
        
    - Sadece çocuğun masumiyetine inanıyorum. - Bunu kanıtlayabilir misin? Open Subtitles انا فقط اصابني اعتقاد ان الفتى بريء ايمكن اثبات الامر؟
    Senin masumiyetine beni ve jüriyi ikna edecek tek şey. Open Subtitles الشيء الوحيد الذي سوف يقنعني ويقنع هيئة المحلفين انك بريء
    Jüriyle birlikte, beraatine... ve masumiyetine karar verilmiştir. Open Subtitles قضت هيئة المحلفين ببرائه وقد وجدنا بأنه بريء
    Suçlu birine göre, bizi masumiyetine ikna etmek için çok arzulu. Open Subtitles بالنسبة لشخص مذنب، فهو يُحاولة بعزم أن يقنعنا ببراءته.
    Babam, masumiyetine inanip inanmayacagini bilmeden öldü. Open Subtitles مات أبي دون معرفة ما إذا كنت سأؤمن يوماً ببراءته.
    Gördüğünden ne anlam çıkardın bilmem ama bu çocuğun masumiyetine zarar vermeyeceğime söz veriyorum. Open Subtitles لا أعرف ما تحسب نفسكَ قد رأيتَ ولكنّي أعدكَ بحفظ براءة هذا الغلام
    Ama bu jüri Louis Litt'in Harvey'in masumiyetine inandığını değil Travis Tanner'ı gördü. Open Subtitles لكن هيئةِ المحلفين تلك لَمْ يَرو لويس لييت بصدق على براءة هارفي بل رَأوا ترافس تانر
    Şimdi olduğu gibi, senin masumiyetine sağlam şekilde inanıyor olmalı. Open Subtitles يجب ان يظل على ثقة كاملة ببراءتك كما هو الحال الآن
    Sanırım bu yüzden, çocuksu cennete ve çocukların masumiyetine inanmıyorum. Open Subtitles وهذا ربما يكون سبب عدم إيماني ببراءة الطفولة.
    Böyle bir geçmişinize rağmen müvekkilimin masumiyetine inandığınız için tanık sandalyesindesiniz. Open Subtitles ،على الرغم من ماضيك فإنك تقفين هنا اليوم ،للدفاع عن موكلي مؤمنة بأنه بريء من الجناية
    Başkan Loewen'ın masumiyetine ve o davanın adaletle dalga geçmek olduğuna inanıyorum. Open Subtitles أعتقدُ أنَ العُمدة (لوين) بريء و أعتقدُ أنَ هذه المُحاكمة هيَ سُخريَة منَ العدالة
    Yalnızca sizin sözünüzle Ip Man'in masumiyetine inanamam. Open Subtitles على كلٍ، لا أستطع قبول شهادتكِ بهذه السهولة وأصدق بأنّ (ييب مان) بريء
    Yalnızca sizin sözünüzle Ip Man'in masumiyetine inanamam. Open Subtitles على كلٍ، لا أستطع قبول شهادتكِ بهذه السهولة وأصدق بأنّ (ييب مان) بريء
    Babamın teorisine göre Palmer babamın masumiyetine inanan bir jüri üyesini Yargıç Barnes hakkında uyardı. Open Subtitles نظرية والدي تقول أن (بالمر) نبه (القاضي (بارنز إلى العضو الوحيد من هيئة المحلّفين الذي كان لا يزال يعتقد أن والدي بريء
    Bu berbat bir şey. - Clarence nihayet masumiyetine kavuştu. Open Subtitles هذا عبثٌ، (كلارنس) أخيراً بريء!
    Savunmanız onun varsayılan masumiyetine inanıyormuşsunuz gibi duruyor. Open Subtitles يبدو أن خطة دفاعك قائمة على الإيمان ببراءته
    Tüm dünyaya, onun masumiyetine olan inancımı geri alınamaz bir biçimde göstermek istedim. Open Subtitles ... أود أن أعلن يقيني أمام العالم كله إيمانـي ببراءته
    ..Elmer Gantry'nin masumiyetine inanıyorsanız... Open Subtitles إذا كنتم تؤمنون في براءة ايلمر جانتري
    Arkanı dön Shannon, gözlerinin masumiyetine halel gelmesin. Open Subtitles إستديرى شانون واحمي براءة عيونك
    İnsanları masumiyetine inandırmana yardım etmek için benden daha iyi birisi olamaz. Open Subtitles لا أحد بموضع أفضل يستطيع إقناع الناس ببراءتك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد