Çok iyi donanımı olan bir pediatrik göz hastalıkları merkezi. ki, Ronald McDonald vakfının katıları ile kuruldu, Yani aslında | TED | وهو مركز مجهز جيدا للعيون متخصص للأطفال وقد تم تجهيزه جزئيا كهدية من مؤسسة رونالد ماكدونالد الخيرية. |
- Ben Çavuş McDonald. - Kim olduğunuzu biliyorum. Ne istiyorsunuz? | Open Subtitles | أنا الضابط ماكدونالد نعم أعرف من أنت.ماذا تريد ؟ |
Taburcu olunca arkadaşlarınla McDonald's'a gider istediğin kadar yersin ama şimdi senin sağlığınla ben ilgileniyorum. | Open Subtitles | عندما تخرجين من هنا اذهبي بصحبة صديقاتك لأكل كل ما تشتهين من ماكدونالدز اذا كان هذا جل ما تريدانه الآن |
Eger burada yüzeysel ya da maddeci oldugumu düsünen varsa gitsin McDonald's'da is bulsun. | Open Subtitles | إذا كان أي منكم هنا يعتقد أني سطحي و مادي فليذهب و يحصل على عمل في مكدونالد |
Oradaki McDonald'sın duvarını yaptım. | Open Subtitles | وهناك اقوم بتركيب الجدران الجاهزة في مطعم ماكنونالدز الجديد |
Beslenme uzmanlarına göre McDonald's'a haftada bir defadan fazla gitmeye gerek yoktu. | Open Subtitles | وكتبوا بأن علماء التغذية يقولون لا ضرر من الذهاب لماكدونالدز مرة أسبوعياً |
Marshall bunlarla da ilgilenecektir, Bay McDonald. | Open Subtitles | هو لَيسَ مارشالك المفضل، سّيد ماكدونالد. |
Pasaportun senin John McDonald olduğunu söylüyor, ve Julie ile asla karşılaşmadın. | Open Subtitles | جواز سفرك يقول بأنك تدعو جون ماكدونالد وجولي ما قابلتك |
Bay McDonald'ın intiharı için bir neden bulacaklar. | Open Subtitles | سيبحثون عن الدافع لإنتحار السيد ماكدونالد |
Milton, Woolman, Firestone, McDonald ve Valence. | Open Subtitles | ميلتون، وولمان، فايرستون ، ماكدونالد وفالنسي |
Sonra Bay McDonald'la son görüşmesi için güneye hareket etti. | Open Subtitles | قبل أن يسافر الى الجنوب لاجراء مقابلة أخيرة مع السيد ماكدونالد |
Taburcu olunca arkadaşlarınla McDonald's'a gider istediğin kadar yersin ama şimdi senin sağlığınla ben ilgileniyorum. | Open Subtitles | عندما تخرجين من هنا اذهبي بصحبة صديقاتك لأكل كل ما تشتهين من ماكدونالدز اذا كان هذا جل ما تريدانه الآن |
Taco Bell*,McDonald yiyen büyük kalçalı... | Open Subtitles | آكلات التاكو بيل و مكدونالد منتفخات المؤخرة |
Tıpkı babamın yaptığı gibi, taaki McDonald's onu kovana kadar. | Open Subtitles | تماماً كما كان يحضّره أبي، إلى أن فُصل من "مكدونالد". |
Eger burada yuzeysel ya da maddeci oldugumu dusunen varsa gitsin McDonald's'da is bulsun. | Open Subtitles | إذا كان أي منكم هنا يعتقد أني سطحي و مادي فليذهب و يحصل على عمل في مكدونالد |
Örneğin, öğrenci andını Old McDonald'ın müziğine uygulayarak ezberledim. | Open Subtitles | على سبيل المثال، تعلمت التعهد بالولاء من خلال وضعها في لحن أغنية ماكنونالدز العجوز |
McDonald's'ın Amerika ayağı çıldırdı . | Open Subtitles | أما المركز الرئيسي لماكدونالدز في أمريكا |
Yarın sabah kalktığımda McDonald's'dan yemek zorunda olmadığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أن هذا آخر يوم ولن اذهب بعد ذلك لماكدونالدز |
Müzakerelerinden altı ay sonra Hakim McDonald's'a karşı açılan davayı reddetti çünkü iki kız, uğradıkları zararın nedeninin McDonald'sın yemekleri olduğunu kanıtlayamadılar. | Open Subtitles | بعد 6 شهور من المناقشة رفض القاضي روبرت سويت التهمة الموجة لماكدونالدز والسبب الرئيسي |