- Tanrı aşkına, sadece mecazi olarak söyledi. - Ama ne için? | Open Subtitles | ـ حباً بالله، لقد كانت مجرد تعبير مجازي ـ حسناً، لكن لماذا؟ |
mecazi olarak demiş olabilir ama bir süre tuvalette kaldı. | Open Subtitles | أعتقد أن هذا تعبير مجازي لكنه أطال البقاء في الحمام |
Bu bıçak gösterisiyle, mecazi olarak yeni kitabımın kurdelesini kesmiş olacağımı düşündüm. | Open Subtitles | لقد توقعت ان هذه السكاكين ستكون مجازياً كـ قص الشريط لكتابي الجديد |
mecazi anlamda. O olay sırasında ise yüz yüze olmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | خلفى مجازيا ، أنا أفكر فى الحدث وجها لوجه |
Uzay yolcuğunu karısı dövmek yerine mecazi anlamda kullandı. | Open Subtitles | وكان يقصد بالسفر عبر الفضاء إستعارة لضرب زوجته. |
Haydi ama, uğraştığımız şey mecazi değil, hatta mecazla en ufak bir alâkâsı bile yok. | Open Subtitles | لا , هيا انه ليس مجرد استعارة ما نتعامل معه يتخطى الاستعارة |
Belki de hem tam anlamıyla hem de mecazi olarak daha kültürlü olmaya hazırız. | TED | ربما نحن على إستعداد لشيء بالمعنى الحرفي و المجازي أكثر ثقافة. |
Uzay yolculuğundan değil, sadece insanlığın geleceğe mecazi yolculuğundan bahsediyorum. | TED | لست أتحدث عن السفر عبر الفضاء، بل حول رحلة البشر المجازية تجاه المستقبل. |
Bugün kullandığımız mecazi anlamda değil, gerçek anlamıyla cadılar, çingeneler ve kısmen de Kelt büyüsüyle ilişkilendirilen bir büyü. | TED | وليست مجازية كما نستخدمها اليوم لقد كانت تعويذة سحرية حرفية مرتبطة بالسحرة والغجر وإلى حد ما ، سحر السيلتيك |
- Demek Amerikalısın? - Evet, mecazi olarak. | Open Subtitles | ـ هل انت امريكياً ـ نعم، أنا كذلك، بشكل مجازي |
Tıpkı takıntılı babamın bana mecazi şekilde işkence etmesi gibi. | Open Subtitles | إنها إصابة مرضية من أب فحسب ليعذبني بشكل مجازي. |
Hadi bunu, mecazi olarak değerlendirdik, diyelim. | TED | حسنا ربما نريد ان نعتبر قوله مجازي. |
Peki gerçekte nasıl işliyor? Görünen o ki mecazi anlamda penceresiz bir arka oda var. | TED | كيف تعمل في الواقع؟ لقد وضح أن هناك غرفة خلفية من النوع بلا نوافذ، أتحدث مجازياً. |
O mecazi anlamda kullanıIır, beyinsiz. Legion of Doom'u okumadın mı sen? | Open Subtitles | إنه مجازياً يا غبي هل قرأت حتي عن جحافل الموت؟ |
Bu duyguyu bilirim, mecazi anlamda yani. | Open Subtitles | أعرف هذا الشعور حتى لو كنت أتكلم مجازياً |
Ama Nietzsche türlerin evrimi konusunda mecazi olarak konuşuyordu. | Open Subtitles | لكن نيتشيه كان يتحدث مجازيا عن تطور الجنس البشرى |
O aslında mecazi, gerçek numaralar değil. | Open Subtitles | إنَّها إستعارة بحقٍ، فهي لسيت أرقاماً حقيقة. |
Ama bunun hep mecazi bir anlam taşıdığını sanmıştım. | Open Subtitles | لكنني اعتقدت دائماً انه مجرد استعارة |
Kırık kalpler mecazi olarak da kelimenin tam anlamıyla da ölümcül. | TED | حالات القلوب المكسورة هي مميتة بالمعنى الحرفي والمجازي للكلمة. |
Sözcüğü mecazi anlamda kullanmadım, tavan bir gün oturma odamıza çökmüştü. | TED | انا لست معتاداعلى هذه الجملة المجازية في احد الايام انهار السقف في غرفة معيشتنا |
Bu soruna eklenen bir diğer düğüm ise, İngilizce'deki yapıların tümü gerçek anlamlarının yanında bir de yarı mecazi anlamlarda kullanılırlar. | TED | والميزة الإضافية الأخرى، هى أن جميع التراكيب في الإنجليزية لم يكن إستخدامها حرفياً فقط، ولكن بطريقة مجازية لدرجة ما. |
Yalınlığına karşın, bu hac yolculuğundaki düşünce, mecazi bir refah! | Open Subtitles | وعلى الرغم من فكرة رحلة الحاج على هذا الطريق هي الثروة مجازا |
Ne? mecazi değildi. Bak, yerel kokteyl. | Open Subtitles | هذه ليست كناية أنظري شراب كوكتال و كعكات |
mecazi olarak konuşuyorum tabii ki. | Open Subtitles | من الذان قمت بالإصطدام بهما فى رأيك بالطبع إننى أتحدث مجازاً |
Harvard İşletme bölümünde öğretim görevlisiyim ama mecazi hatta belki de kelimenin tam anlamıyla "tutuşmuş" bir organizasyona gitmek inanılmaz ilgimi çekmişti. | TED | أنا أستاذة في كلية هارفارد لإدارة الأعمال، لكني كنت منجذبة للغاية للذهاب إلى منظمة كانت مجازيًا وربما حرفيًا مشتعلة. |
Bunun mecazi bir tuzak olduğunu anlamadın mı? Kolların, bacakların hâlâ sağlam. | Open Subtitles | تدرك أنّه شرك مجازيّ ليس إلا، ما زلتَ تحتفظ بأطرافكَ كلّها |
- Bizim işimizde "Duman ve Ayna" terimi mecazi anlamda kullanılmaz dedektif. | Open Subtitles | -مصطلح "دخان ومرايا " ليس مجازيّاً في أعمالنا التجاريّة، أيّتها المحققة |