Uzay mekiği 1, iniş için beş, dört üç, iki, bırak... | Open Subtitles | رجل: المكوك رقم 1، إنزال خلال خمسة، أربعة، ثلاثة، اثنان، إنزال |
Uzay mekiği insanları sadece alçak Dünya yörüngesine çıkarabiliyordu. | TED | المكوك يمكنه أن يأخذ الناس إلى مدار منخفِض حول الأرض فقط. |
Sonra Uzay mekiği emekli oldu ve Amerika Birleşik Devletleri kimseyi yörüngeye götüremedi. | TED | ثم توقّف المكوك الفضائي، ولم يعد بإمكان الولايات المتحدة إرسال أي أحد إلى مدار فضائي. |
3,5 yılda 6 büyük deprem, her seferinde de uzay mekiği yörüngede. | Open Subtitles | ست هزات ارضية كبيرة خلال ثلاث سنوات ونصف كان فيها مكوك الفضاء |
NASA büyük bir uzay mekiği fırlatmıştı, buna karşı Ruslar, Mir Uzay İstasyonu'nu geliştirmişlerdi. | TED | أحضرت ناسا نموذج مكوك فضاء ضخم ومنتفخ. بينما أحضر الروس محطة فضاء مير. |
En eski uzay mekiği, 70'lerde, gözünü uzaya dikmiş bilim adamları tarafından yapıldı. | Open Subtitles | مركبة الديناصور الفضائية بنيت في السبعينات من قبل علماء كانت اهتمامتهم في الفضاء |
Siz ikiniz, taşıyabileceğiniz kadar soğutucu getirin. Ben mekiği hazırlayacağım. | Open Subtitles | حاولا الحصول على اكبر عدد ممكن من المبردات انا سأجهز المكوك |
Bu sabah aradılar, uzay mekiği için ben seçilmişim. | Open Subtitles | وتلقيت إتصالاً اليوم، تم إختياري للذهاب على المكوك الفضائي |
mekiği Güneş'ten uzak tutarak soğuk tutmak için mekiği döndürmeliler. Ama yapamıyorlar. | Open Subtitles | لا يستطيعون ادارة المكوك بعيدا عن الشمس حتى يبقوا المتتبع باردا |
Uzay mekiği bugün 10:56'da iniş yaptı. | Open Subtitles | هبط المكوك على الساعة 10.56 بتوقيت المحلي |
Gülünç olmayın. Bu mekiği bana kiralayacaksınız. | Open Subtitles | لا تكن سخيفاً أنت سوف تؤجر هذا المكوك لي |
mekiği kurtarmak için gerekli çözümü yaratan sendin. | Open Subtitles | اعني الجحيم انتِ الوحيدة التي فهمت كيف يمكن انقاذ المكوك |
İlk uzay mekiği sadece fırlatma aşamasında 3.5 milyon tonluk bir itiş gücü oluşturuyordu. | Open Subtitles | ولّد المكوك الفضائي الأصلي 5.7 ملايين باونداً من الدفع فقط في مرحلة الإطلاق الأساسية |
Penisime uzay mekiği dövmesi ve kıçıma da füze fırlatmadan... oluşan duman şeklinde dövme yaptırdım. | Open Subtitles | أنا كذلك بالتأكيد لقد وشمت قضيبي لـ يبدو كأنه مكوك فضائي و وشمت خصياتي لـ تبدو مثل دخان الإنطلاق |
- Hep bir uza mekiği uçurmak istemiişimidir, işte şans! | Open Subtitles | أردت دائما أن أقود مكوك الفضاء الآن أمامي الفرصة |
Burası Jedi mekiği 634, tüm güvenli kanallarda yardım çağrısında bulunuyorum. | Open Subtitles | هذا هو مكوك الجاداي رقم 634 يتصل بكل القنوات الامنه بحثا عن النجدة |
Ayın etrafında dönebilen, 11.000 derece sıcaklığa dayanabilen... metalden uzay mekiği yapıyorlar. | Open Subtitles | قد يجلبون معدن من مركبة فضائية قد تذهب إلى القمر وتتحمل حرارة 20 ألف درجة |
Nakil mekiği ile görsel temas sağladığımızı duydum, doğrudan buraya geldim. | Open Subtitles | سمعت أننا تلقينا إتصالات مرئية مع الناقلة, فجئت هنا على الفور |
Mekiğin yerle bağlantısını kesiyorlar. Artık astronotlar mekiği kendileri uçuracak. | Open Subtitles | انهم يوقفون نظام التحكم من الارض سوف يقوم رواد الفضاء بالتحكم بالمكوك |
İşte bu yaşam mekiği diğer tarafta. | Open Subtitles | هذا هو كبسولة المأوى في الجهة الأخرى |
2 mekiği de ters istikamete yollarsak biri tarafından görülme, duyulma şansımız artar. | Open Subtitles | لقد أطلقنا كل المكوكين في إتجاهين متعاكسين تحسن أوضاع فرص شخص ما يتم رؤيته ، ربما إرتفع |
Ed, mekiği hazırla, doğruca ateşleme evresine geç. | Open Subtitles | إيد , إعمل خط للمكوك وإذهب مباشرة الى وضع الإشتعال |
Uzay mekiği çalıp uzayda bir suç çözsek? | Open Subtitles | ما رأيكِ بهذا؟ ماذا لو سرقنا مكوكاً فضائياً ونحل جريمة في الفضاء؟ |
İkinci el uzay mekiği, üçüncü el astronotlar. | Open Subtitles | مكوكٌ فضائي مستعمل، و روّادٌ مستهلكون |
Sen bebekken ailen uzay mekiği kazasında ölmüş. | Open Subtitles | مات والداك في حادث مكّوك في طفولتك. |
mekiği dengede tutamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع التماسك سأقوم باعادتك مرة أخرى |