ويكيبيديا

    "memnuniyetle" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • بكل سرور
        
    • بسرور
        
    • دواعي سروري
        
    • يسعدني
        
    • يسرني
        
    • بسعادة
        
    • سيسعدني
        
    • سأكون سعيداً
        
    • سعيدا
        
    • سأكون سعيدة
        
    • سعادة
        
    • سيسرني
        
    • بكلّ سرور
        
    • يسرّني
        
    • مسروراً
        
    Sarı boyalı asilerinizle uğraşma yükünü Memnuniyetle size veririz Barones. Open Subtitles سنقوم بكل سرور بإعطائكِ الدعم لحملتكِ ضد التمرد أيتها البارونة
    İstediğiniz şiirse, Memnuniyetle icra ederim. Open Subtitles إن كانت القافية رغبتك سوف أنصاع بكل سرور
    Eğer ölüm, bizim sevgimizin varış yeriyse Ben, Memnuniyetle ölmek için hazırlanırım. Open Subtitles إذا كان الموت هو الذى سيجمع حبنا إذاً أنا مستعدّ للموت بسرور
    "büyük bir Memnuniyetle bildiririm ki gerçekte siz haklısınız. Open Subtitles إنه لمن دواعي سروري أن أخبركَ سيدي بأنك على حق
    Çünkü elimden gelen her şekilde size Memnuniyetle yardım ederim. Open Subtitles لأنني أريدك أن تعلم أنه يسعدني مساعدتك بأي طريقة ممكنة
    Memnuniyetle söyleyebilirim ki şahsi çabalarım sonucu oylamayı 1,5 saat öne almayı başardım. Open Subtitles يسرني أن أخبرك إنه بعد الجهد الكبير المبذول مني أستطعت أن أستعجل التصويت ساعة ونصف, قل شكراً لك
    Senin uğruna, Memnuniyetle ölebileceğini ve gece gündüz seni düşlediğini söyledi. Open Subtitles بأنه مستعد للموت بسعادة لأجلك وانه يفكر ويحلم بك ليلا ونهارا
    Ve, Bay Black, size teşekkür edebilir miyiz? Memnuniyetle. Open Subtitles بكل سرور هذا حلم اى عميل فى وكالة الخدمة الداخلية
    Temsil ettiğim Adalet Bakanlığı, bunu Memnuniyetle kabullenir. Open Subtitles وزارة العدل، التي أمثلها، يمكن أن تعيش معها بكل سرور.
    Eğer gerçek kral sen olsaydın, Memnuniyetle diz çökerdim. Open Subtitles كنت لأنحني بكل سرور لو كنت أنت الملك الحقيقي
    Madrid'de yaşıyor. Eğer onu istersen, ona yaşayacağı bir yer vereceğim. Tabii büyük bir Memnuniyetle. Open Subtitles إنها تعيش فى مدريد، وسأدبر لقائكما إذا كنت تريدها، بكل سرور.
    Size Memnuniyetle küçük filomuzun dümenini vereceğiz. Open Subtitles نحن سنضعك بسرور في دفّة قيادة أسطولنا الصغير
    Sana Memnuniyetle yardım ederdim ama belim çok fena incindi. Open Subtitles تَعْرفُ، أنا أنا بسرور ساعدَك، هو فقط ذلك عِنْدي آذيتُ ظهرَي.
    Ben uzun bir veda konuşması yapmayı sevmem, bu yüzden size Memnuniyetle yeni kumandan subayınızı tanıtıyorum, Tuğgeneral Jack O'Neill. Open Subtitles أنه لمن دواعي سروري أن أقدم لكم القائد الجديد للمنشأة العميد جنرال , جاك أونيل
    Telaffuzun yeterince sağlamsa, Memnuniyetle burs veririm. Open Subtitles إذا كان لديك إثباتات قوية سيكون من دواعي سروري أن أوصي عليك داخلياً
    Sizi Memnuniyetle tanıştırırım efendim. Ama çok gururludur, kimseyle tanışmaz. Open Subtitles يسعدني أن أقدمك يا سيدي و لكنها متكبرة و لا تقابل أحداً
    Memnuniyetle. Her şey için tekrar teşekkürler. Open Subtitles يسرني ذلك مرة أخرى ، شكراً لكِ على كلّ شئ
    Ve bu yüksek olan mutasyon oranında işe başladım, hatta tüm dünyada Memnuniyetle kullanılan bir program olsaydın , eğer kaybedersen hemen ölmek için mutasyona uğramış olursun. TED وأبدأ هذا بمعدل تحول عالي جداً بحيث انك اذا اسقطت برنامج تكراري سوف ينمو بسعادة ليملأ كل العالم لو اسقطته , سوف يصير التحول الى الموت مباشرة
    Memnuniyetle bildiririm ki... Şu öpücüğü alır almaz... Open Subtitles ‫سيسعدني إخبارك ‫حالما أحصل على القبلة
    Sohbet etme kuralları ile ilgili bir kitap yazılmışsa şayet, Memnuniyetle okurum sana. Open Subtitles إذا كان هناك كتاب به قوانين لكل هذه الأمور سأكون سعيداً بقراءتها عليك
    Tekrar açılmak isterseniz, Memnuniyetle götürürüm, Columbo. Hey, Teğmen. Nasıl gidiyor? Open Subtitles لو اردت ان تخرج فى اى وقت, سأكون سعيدا بأصطحابك ايها الملازم كيف تسير الأمور ؟
    Ancak bana güvenmiyorsanız pusulayı Memnuniyetle İngilizce yazar sadece ulağınızın yakalanmamasını umarım. Open Subtitles إذا كنت لا تثق بي سأكون سعيدة بكتابتها بالإنجليزية وآمل أن رسولك
    Acını dayak yiyerek geçirmek istiyorsan, Memnuniyetle yaparım. Open Subtitles سأكون أكثر سعادة للتغلب عليكِ مباشرةً إلي الألم , أيها الشاذ المثير للشفقة
    O silahı üzerimden çekersen, bu kağıdı Memnuniyetle sana veririm. Open Subtitles سيسرني أن أعطيك هذه الورقة عندما تبعد ذلك المسدس اللعين عني
    Bana arkadaşınla bir gece ayarla, ben de Memnuniyetle daireden gideyim. Open Subtitles إن أمكنك جمعي لليلة واحدة مع صديقتكِ، سأترك الشّقة بكلّ سرور.
    Memnuniyetle söylüyorum ki, bol miktarda parayla donanmış Possum ve Bobby, Open Subtitles يسرّني أن أعلن، (بوسوم) و(بوبي)، تسلّحا بالمال الكافي،
    Şimdi sakin olup anne ya da babanıza telefonu verirseniz, Memnuniyetle pizzanızı yollarım. Open Subtitles و الأن حاول أن تهداء و اَعطي السماعة الى والدتك سأكون مسروراً لتوصيل لك البيتزاء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد