Bak, silahtan mermileri çıkart, elime koy benim parmak izim olsun üstünde. | Open Subtitles | انظر اسحب الرصاص من المسدس و ضعه بيدى كى تكون بصماتى عليه |
Bana mermileri satmıştın. O mermileri ateşleyecek silahları satmanın nesi var? | Open Subtitles | فقد بعتني رصاصات، لذا ما الخطب ببيع مسدسات تطلق الرصاص منهم؟ |
Bana mermileri nereye sakladığını söyleyecek misin, yada çocukların resimlerimizi gazetede görmelerini mi bekleyeceksin? | Open Subtitles | هل ستخبريني عن المكان الذي خبأتِ به الرصاصات أم سننتظر حتى يرى الأطفال صورنا في الصحف؟ |
mermileri görenler için ölüm bir kaza değil. | Open Subtitles | لأولئك الذين يمكنهم رؤية تلك الرصاصات فالموت ليس مجرد حادث |
mermileri kurusıkı ile değiştirmiş. Adam her şeyi hesap etmiş. | Open Subtitles | الذخيرة بلا شي , هذا الرجل فكر في كل شيء |
Biliyorum bu silahın içindeki mermileri araştırıp birilerini öldürüp öldürmediğini bulabilirsiniz. | Open Subtitles | أعرف أن لديكم طريقة لاكتشاف الطلقات التي انطلقت منه وقتلت أشخاصاً |
Hafif ve özel bir mermi. Bu büyüklükte bir silahı, kesik uçlu mermileri olan... 357'lik bir Magnum'dan daha iyi kontrol edebiliyorum. | Open Subtitles | إنها رصاصات خاصة و خفيفة هذا المسدس يعطيني تحكماً أفضل و تراجعاً أقل |
- Zırh delen mermileri bilir misin? | Open Subtitles | ماذا الآن ا؟ هل تعرف الرصاص الذي يخترق الدروع؟ |
mermileri ateş gücü ile ittirerek hedefi vurmasını sağlıyor. | Open Subtitles | يطلق الرصاص بالبارود مثل اشتعال أعواد الثقاب |
Ulusal muhafızlar, gaz bombalarını, plastik mermileri gönderseydin. | Open Subtitles | أرسِل الحرس الوطني إذاً، الغاز المُسيل للدموع، الرصاص المطاطي |
Ama maksimum hasar için bu hızlandırılmış foton yayan mermileri kullanıyoruz. | Open Subtitles | لكن للضرر الأقصى، نستعمل الرصاص... كسا في معجل فوتون الراتنج المضيئ. |
Gerçek mermileri de böyle atarsan en iyisi olursun. | Open Subtitles | إن أطلقت الرصاص الحيّ مثلما تفعل بكرات الطلاء فسيكون لك شأنٌ كبير يا فتى أتسمع ؟ |
Gençleri kullanıp, mermileri durdurmak mı? | Open Subtitles | الإختباء، إستعمال مراهقين، إيقاف الرصاصات |
Tamam kafamın üstünden uçan mermileri kabul ederim ama küçük bir hücreye tıkılmak, kalsın almayayım. | Open Subtitles | حسن، أن تتطاير الرصاصات من فوق رأسي شيء، لكن حجزي في زنزانة صغيرة، لا، شكراً. |
Hayır, bak, eğer seni daha güvende hissettirecekse, ...silahı bana vermeden önce mermileri çıkar. | Open Subtitles | لا ، اسمع ، إذا كان يشعرك أكثر أماناً أخرج الرصاصات قبل أن تعطيه لي |
mermileri de alın. | Open Subtitles | أحصلوا علي صناديق الذخيرة و المسدسات و القنابل |
Silah ve mermileri gelecek ayın ilk haftasında elimde istiyorum. | Open Subtitles | يجب أن احصل على الطلقات والسلاح عند بداية الشهر المقبل. |
Her gün kahvaltıda uranyum mermileri yese bile son iki günde verdiğimizden fazlasına maruz kalmış olamaz. | Open Subtitles | حتي لو أكل رصاصات يورانيوم منهوكة هذا الصباح، لازال هذا تعرض أقل مما عرضناه له خلال يومين ماضيين |
Führer'im, bu çocuk anti-tank mermileri kullanarak iki tankı saf dışı bıraktı. | Open Subtitles | دمر هذا الولد دبابتين بإستعمال القذائف المضادّة للدبابات |
mermileri çok büyük değil. Sesi de yük trenine benziyor. | Open Subtitles | قذائف ضخمه للغايه و صوتها مثل ضجيج قطار البضاعه |
Gümüş mermileri, kalbe kazık sokmayı sarımsağı, ban otunu, kutsal suyu deneyebilirsiniz. | Open Subtitles | يمكنك تجربة الرصاصة الفضية او تطعنهم بوتد فى قلوبهم او الثوم او الماء المقدس |
Alman mermileri seçim yapmıyor, komutanım. | Open Subtitles | طلقات الألمان لا تختار أهدافها |
Yüksek patlayıcılı mermileri var ! Arabanın kapısı onları engellemez ! | Open Subtitles | انه يستعمل رصاص فائق السرعه سيارتك لن توقفهم |
mermileri nereye sakladığını bulamadım, o yüzden gidip satın almak zorunda kaldım. | Open Subtitles | أعرف أنك تحتفظ بالرصاصات مخبأة فاضطررت أن أشتري |
Tüfek mermileri, patlayıcılar ve silah mermileri. | Open Subtitles | خرطوش لبندقيات الرش، عيار 12 خردق كبير مزدوج |
Tecrübelerime göre. kurşungeçirmez yelekler mermileri çekiyor... | Open Subtitles | من خلال خبرتي فإن السترات الواقية للرصاص ...تقوم بجذب الرصاص،لذا |
mermileri boşa harcarız gibi geliyor. | Open Subtitles | تبدو لي أنها نوعاً ما تضييع للرصاصات |
Köpekbalığı tabancası tabii ki. Sıkıştırılmış gaz mermileri. | Open Subtitles | إنه مسدس يطلق رصاصاً من الغاز المضغوط |