| Yaralar çok derin. mesane neredeyse yok olmuş. Hemen ameliyata almalıyım. | Open Subtitles | هذا الجرح عميق ، المثانة مدمرة على ّأخذه لغرفة العمليات لأصلحها |
| Detrusor kasları tabakaları içinde mesane doldukça tetiklenen milyonlarca esneme reseptörü bulunur. | TED | يوجد داخل طبقات العضلات القابضة ملايين من المستقبلات المطاطية والتي يتمُ تحفيزها عندما تمتليء المثانة. |
| Dış üretral sfinkter pelvik taban kaslarından biridir ve üretra ve mesane boynuna destek sağlar. | TED | تعتبر العضلة القابضة الخارجية واحدة من عضلات قاع الحوض، وهي تقدم الدعم للإحليل وعنق المثانة. |
| Matematiksel olarak 0.9 litre muzlu süt 0.5 litre de mesane. | Open Subtitles | حالة رياضيّة.. 32 أونسه من عصير الموز و 16 أونسه مثانة |
| - Ayırdedici tanı. Sırt ağrısı, nörojenik mesane, ruhsal denge bozukluğu. | Open Subtitles | ألم بالظهر، مثانة مختلة التعصيب، اضطراب عقليّ |
| İçini mesane hücreleri ile kaplıyoruz (transisyonel epitel hücre) | TED | و نبطن السطح الداخلي بخلايا المثانة المبطنة |
| Köpekte bir çok deri ve mesane sorunu vardı. | Open Subtitles | الكلب لديه الكثير من مشاكل الجلد و المثانة. |
| Bağırsak ve mesane bozuklukları, algılama bozuklukları, acı-- | Open Subtitles | اختلال بوظائف المثانة و الأمعاء فقدان القدرة الإدراكية، ألم |
| mesane duvarındaki deliği dikmem gerekiyor. | Open Subtitles | أحتاج فقط لتخييط الثقب الموجود في المثانة |
| Çok seks yapmaktan mesane enfeksiyonu olmuş. | Open Subtitles | إنه إلتهاب في المثانة بسبب ممارسة الجنس كثيراً |
| Çünkü mesane, bıldırcının rutubetli bir ortamda kalmasını sağlar. | Open Subtitles | كما تعلم, المثانة تساعد على حماية السمّان, و تبقيه نديّاً |
| mesane bıldırcını korumaya yardım eder, nemli tutar. | Open Subtitles | كما تعلم, المثانة تساعد على حماية السمّان, و تبقيه نديّاً |
| Ama bundan kullanıyorsa, mesane enfeksiyonu varmış. | Open Subtitles | لأنها كانت تأخذ هذا؟ كان لديها عدوى المثانة |
| 38 yaşında mesane kontrolünü kaybetmiş kadın hasta, idrarda kan gelmiş, ve düğünde düşmeye bağlı ayak kırığı var. | Open Subtitles | أنثى بعمر 38 عاماً تعاني من فقدان التحكم في المثانة ودم في البول وساق مكسورة |
| Sıradan bir mesane enfeksiyonu dışında bir sorunu yok. | Open Subtitles | اجريت فحصا جسديا كاملا عليها لا شيء خاطئ باستثناء التهاب مثانة شائع |
| Hastalardan çok ufak bir parça mesane dokusu alıyoruz -- posta pulunun yarısından bile daha küçük. | TED | نأخذ قطعة صغيرة للغاية من مثانة المريض -- أقل من نصف حجم طابع البريد. |
| Bununla ilgili bir şey var. mesane etkisi olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | هناك خطب ما بشأنه يقول أنه "تأثير مثانة". |
| mesane etkisi. Bu bir baskı cebi, | Open Subtitles | تأثير مثانة هو عبارة عن كيس من الضغط |
| Kontrol edilemeyen mesane sendromu. | Open Subtitles | لديك مثانة لا يمكن السيطرة عليها |
| İdrarda bakteri bulamadım. Hiç şaşırmadım; mesane testleri de ağrının sinirsel problemlerden kaynaklandığını gösterdi. | Open Subtitles | لا مفاجأة، إذ أنّ فحوصات مثانته تظهر أنّ مشكلة ألمه فعلاً مشكلة عصبيّة |
| Yani, mesane işte böyle bir organ. | TED | فمثلا المثانه احد تلك الاعضاء |
| mesane bir noktaya kadar gerilmeye devam eder. | TED | يمكنُ للمثانة الاستمرار في التمدد، لكن إلى حدٍ معين فقط. |