Fakat kısa bir zaman önce çoğu mezarlık hareketli yerlerdi, mezar taşlarının etrafında dolaşan insan kalabalıkları ve çiçek açan bahçeleri vardı. | TED | لكن منذ وقت قريب، حين كانت المقابر أماكن عامرة بالحياة، والحدائق المزهرة وحشود من الناس تتجول بين شواهد القبور. |
mezar taşlarının haricinde burada bir Yahudi toplumunun yaşadığını gösteren çok az kanıt kalmıştır. | Open Subtitles | ما عدا شواهد القبور في المقابر الآن كان هناك دليلاً صغيراً بأنه كان هناك جاليات يهودية مُزدهرة هنا |
Mezarlıktaki mezar taşlarının birinde bir alıntı vardı. | Open Subtitles | هناك مقولة على أحد شواهد القبور في المقبرة. |
mezar taşlarının arasından koşarken gözüme bir şey takıldı. | Open Subtitles | وكنت أعدو عبر شواهد القبور شئ ما لفتَ نظري |
Bu mezar taşlarının kime ait olduğunu merak ediyorum. | Open Subtitles | أتسائل من قام بوضع شواهد القبور هذه ؟ |
- Ve Sherlock garip mezar taşlarının arasında oynardı. | Open Subtitles | -و (شيرلوك) كان يلعب وسط شواهد القبور المضحكة |
Ve mezar taşlarının yerini değiştin. | Open Subtitles | و بدلت شواهد القبور |
- Ve Sherlock garip mezar taşlarının arasında oynardı. | Open Subtitles | -و (شيرلوك) كان يلعب وسط شواهد القبور المضحكة |