Ancak Milisler bırakılmayacak çünkü bu adamın anlattıkları benim için yeterince ikna edici değil. | Open Subtitles | ولن يتم تسريح الميليشيا لأني بحاجة إلى دليل أكثر تحديداً من كلمة هذا الرجل |
Bir yıllık maaşıma bahse girerim ki silahları çalan Milisler ve halka saldırı düzenleyecekler. | Open Subtitles | أراهنك براتب سنة أنها كانت الميليشيا التي سرقت الأسلحة والتي غزت الأحياء الفقيرة |
Milisler, sivilleri tehdit edip zorla para alıyor. | Open Subtitles | الميليشيات تهدد وابتزاز المال من المدنيين. |
Milisler onu arayıp bitkin... bulanlar izine rastlamadı. | Open Subtitles | عشرات من الميليشيات الذين سعوا لإيجاده قد وجدوا مقنولين وهم على مقربة من إيجاده |
Bir süre evvel Milisler konusundaki başarısızlığım yüzünden beni fena haşladı. | Open Subtitles | لقد وبخني جدًا قبل فترة ليست ببعيدة بسبب قصوري مع المليشيا. |
Abisi devlet destekli Milisler tarafından katledildi ve kendisi sırf yanlış partiye oy verdiği için defalarca tecavüze uğradı. | TED | قتل شقيقها من قبل ميليشيا ترعاها الدولة, و تعرضت للاغتصاب أكثر من مرة لمجرد انتمائها للحزب الخطأ. |
Sabah 6da Milisler geldi ve silahlarının dipçikleriyle sertçe kapımıza vurdular. | Open Subtitles | في السادسة صباحًا جاءت الميلشيا وقرعوا الباب بمؤخرات أسلحتهم صائحين أخرجوا |
Falanjist Milisler, Müslüman solcular tarafından tutulan çevre bölgelere ve daha uç Filistinli gerilla grupların müttefiklerine ateş açıyor. | Open Subtitles | فتحت ميليشيات الكتائب النار على المناطق المجاورة والتي يقطنها الفلسطينيون والمسلمون كل يوم شيء جديد في لبنان |
Bu sinyali duyduklarında, Milisler savaş başlatacaklar. | Open Subtitles | وعندما يَسمعون هذه الإشارة المقاومة الشعبية ستَدْخل الحرب |
Hepsi savaşlarda yok oldu ya da Milisler parçaladı. | Open Subtitles | فقد تحطمت جميعا في الحروب او مزقت لتستعمل كحطب من قبل الميليشيا |
Milisler gelmeden az önce baban bunu bana verip güvende tutmamı ve ona götürmemi söyledi. | Open Subtitles | وقبل أن يأتي الميليشيا بلحظات أعطاني والدكِ هذه وأخبرني أن أبقيها آمنة وأعطيها لها |
Milisler bunları benden sonra yerleştirmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنَّ الميليشيا وضعت هذه بعد أن غادرت |
Milisler yardım edecektir. Baskıyı sürdüreceklerdir ve belki de talih yüzümüze güler. | Open Subtitles | ستساعد الميليشيا ستبقي الضغط قائماً وربما سيحالفنا الحظ |
Milisler birazdan burada olur, bunu senin yaptığına inanacaklar. | Open Subtitles | سوف تكون هذه الميليشيا هنا قريبا، وسيصدقون بأنك فعلت ذلك. |
Son on yıldır, Devlet dışı silahlı gruplar üzerinde çalışıyorum. Teröristler, Milisler, asiler gibi silahlı gruplar. | TED | على مدى العقد الماضي، كنت ادرس المجموعات المسلحة غير الحكومية: و المنظمات المسلحة مثل: الإرهابيين، و المتمردين، و الميليشيات |
Milisler Müslümanların peşine düşmüşlerdi ve bir kaç ay içerisinde 140.000 Müslümanın yaşadığı Bangui şehrini boşaltmışlardı. | TED | بدأت الميليشيات تطارد المسلمين و أخلت العاصمة،"بانغي" مما يقارب 140.000 مسلم في شهور قليلة فقط |
Ateşi kestiler. Milisler kaçıyor. | Open Subtitles | النيران توقفت الميليشيات تتراجع.. |
Milisler derseniz anlarım. | Open Subtitles | أقصد لوكانت المليشيا حسنا أستطيع تقهم ذلك |
Bir dost tavsiyesi. Bu Milisler pislik edebilirler. | Open Subtitles | نصيحة ودية، أفراد المليشيا أولئك مضطربين قليلاً |
Onun ve ürkünç kardeşinin dağlarda Milisler tarafından büyütüldüğünü biliyor muydun? | Open Subtitles | هل علمتم أنه وشقيقه المفزع كانا قد نشآ ضمن ميليشيا تسكن الجبال؟ |
Ama onları kurtaracak Milisler yoktu. | Open Subtitles | بإستثناء انهن لم تكن لديهن الميلشيا لتنقذهن |
Beni takip eden adamı atlattım ama her yerde Milisler vardı. | Open Subtitles | تخلصتُ من الرجل الّي كان يتعقبني، لكّن كانت هناك ميليشيات في كلّ مكان. |
Tüm Milisler derhal dışarı! Dışarı çıkın! | Open Subtitles | كُل المقاومة الشعبية يجب أن ترحل الآن, اخرجوا |
Milisler, halkı ilerlemeye teşvik ediyor. | Open Subtitles | من الواضح أن المليشيات تشجع المتظاهرين على الثوره |
Kralcı Milisler veya muvazzaflar değildiler. | Open Subtitles | لم يكونوا من مليشيا المحافظين أو حتى النظاميين |
Sırp Milisler gelmesine izin vermediler. | Open Subtitles | الجيتنكس لم يسمحوا له بالعبور. |