ويكيبيديا

    "milletler" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الأمم
        
    • للأمم
        
    • الامم
        
    • الكومنولث
        
    • الأُمم
        
    • المتحدة الأمريكية
        
    • المتَحدة
        
    • بالأمم
        
    • الدولي
        
    • مجلس الأمن
        
    • المتحدة من
        
    Durum şu ki, Birleşmiş Milletler kimseye bir şeyi empoze etmez. TED حسنًا، إن الأمم المتحدة لا تفرض أي شيء على أي شخص.
    Belki de hâlâ Birleşmiş Milletler hedeflerinin kendileri için değil yalnızca fakir ülkeler için olduğunu düşünüyorlar ama dünya değişti. TED ربما هم يعتقدون أن هذا العالم يشبه العالم القديم عندما كانت أهداف الأمم المتحدة للدول الفقيرة فقط ولم تكن تشملهم.
    Birleşmiş Milletler, Dünya vatandaşlarından paniğe kapılmamalarını isteyen bir bildiri yayınladı. Open Subtitles أصدرت الأمم المتحدة مرسوما تطلب فيه من مواطني العالم ألا يذعروا
    Peki ya Birleşmiş Milletler'in özel temsilcisi olmaya ne dersin? Open Subtitles إذًا ما قولك في أن تكوني مبعوثًا خاصًا للأمم المتحدة؟
    Yine de Birleşmiş Milletler her olasılığa karşı BİRİM'i sarı alarma geçirmiş. Open Subtitles رغم أن الأمم المتحدة قد وضعت يوينت قيد حالة التأهب الصفراء تحسباً
    Sanırım Birleşmiş Milletler karışmadan önce biraz daha zamanımız var. Open Subtitles أعتقد أن لديّ المزيد من الوقت قبل تدخل الأمم المتحدة
    Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Endeksi dünyanın en yaşanabilir ülkesini tespit eder. Open Subtitles برنامج الأمم المتحدة الإنساني لمؤشرات نسبة البلدان الأقل صلاحية للعيش في العالم
    Birleşmiş Milletler İnsani Gelişme Endeksi dünyanın en yaşanabilir ülkesini tespit eder. Open Subtitles برنامج الأمم المتحدة الإنساني لمؤشرات نسبة البلدان الأقل صلاحية للعيش في العالم
    Yaratığın son gelişi sebebiyle oluşan kafa karışıklığına rağmen NATO, Birleşmiş Milletler ve koalisyon güçleri kırmızı alarmda bekliyor. Open Subtitles بالرغم من الأرتباك الناجم عن الظهور الأخير للمخلوق، الأمم المتحدة والناتو وقوات التحالف لا يزالون في حالة تأهب قصوى.
    Birleşmiş Milletler üyelerinin neredeyse tamamı bir karşılık üzerine anlaşmaya çalışıyor. Open Subtitles كل دولة عضوة في الأمم المتحدة تقريباً تنسق لتنفيذ رد فعل
    Fakat, dikkat çekici bir şekilde Birleşmiş Milletler Çevre Program'ı, ülkedeki zenginliğin yirmi dört trilyon dolardan fazla olduğunu tahmin ediyor. TED لكن اللافت للنظر أن برنامج الأمم المتحدة البيئي قدر ثروة الدولة بحوالي 24 تريليون دولار.
    Birleşmiş Milletler uyuşmazlık çözücüsü değilim. TED لستُ أعمل في مجال حل الصراع لدى الأمم المتحدة.
    Çiçek hastalığını yenebilmek için tarihteki en büyük Birleşmiş Milletler ordusu toplandı. TED وللقضاء على الجدري، كان علينا أن جمع أكبر جيش الأمم المتحدة في التاريخ.
    Birleşmiş Milletler'in tahminine göre -- bunlar 2004 rakamları -- tüm dünyada neredeyse 800 milyon kişi okuma yazma bilmiyor. TED لذلك فتقديرات الأمم المتحدة لعام 2004 أنه يوجد حوالي800 مليون شخص لا يستطيعون القراءة والكتابة على مستوى العالم
    Birleşmiş Milletler yetersiz temizlik yüzünden her yıl 1.5 milyon çocuğun öldüğünü tahmin ediyor. TED ولذلك فإن الأمم المتحدة تُقدر أنه في كل عام، هناك 1.5 مليون طفل يموتون بسبب عدم كفاية المرافق الصحية.
    Fakat, çünkü onlar birleşmiş Milletler operasyonu, belki bu yüzden devletler ve şirketler onlarla ilgilenmiyorlar. TED و لكن لأنها عملية تابعة للأمم المتحدة، لعل ذلك هو السبب في أن الحكومات و الشركات ليست مهتمة بالقدر الكافي به.
    Çünkü bu bir birleşmiş Milletler operasyonu, tabiki, fon eksikliği yaşıyorlar. TED لأنها عملية تابعة للأمم المتحدة، فهي بالطبع تفتقد التمويل.
    Birleşmiş Milletler nükleer programımız ile ilgili endişelerin giderilmesini istiyor. Open Subtitles الامم المتحدة تطالب بأن تقوم بمخاطبة المجلس بخصوص البرنامج النووي,
    Milletler Topluluğu'nu büyüleyen ve birleştiren Kraliçe'yi milyonlarca insan selamladı. Open Subtitles ملايين الناس رأوا الملكة وحيوها وهي تترك الكومنولث مزدهراً وموحداً.
    Bu uçak Atlantik üzerinde ve rotası New York ve içinde Birleşmiş Milletler'den insanlar dolu. Open Subtitles في طريقِها إلى نيويورك و كَانتَ مليئة برجالِ مِنْ الأُمم المتّحدةِ
    Bugün Birleşmiş Milletler'de, sadece dokuz kişiden biri rahatsızlıkları için gerekli olan tedavi ve bakıma ulaşıyor. TED والآن، يوجد بالولايات المتحدة الأمريكية واحد من بين كل تسعة ممن يتلقون العناية والعلاج لاضطرابهم
    Aynı zamanda bizi Birleşmiş Milletler binasını yok etmekle tehdit ediyor. Open Subtitles وقد هدَد أيضاً بجعل مبنى الأمم المتَحدة يختفي
    Birleşmiş Milletler'in yıllıklarında 150... 130 toplumun demografik yapısına baktım. TED لقد فحصت مابين 130 إلى 150 مجتمع من خلال سجلات السكان السنوية بالأمم المتحدة
    ...çocuk köleleri kullanılarak çıkartılır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi... ...buna “kan mineralleri” de demektedir. Çin, Shinjin’de ki... ...bazı bileşen yerlerine ve kapatılmış bir fabrikaya gezide bulundum. Bu yıl içerisinde fabrikada... TED و ينجم من قبل عصابات مسلحة بواسطة اطفال مستعبدين. ما يدعوه مجلس الامن الدولي المعادن الدموية . ثم انتقل الى بعض المكونات و انتهى في مصنع في مدينة شين جين في الصين،
    Almanya, Norveç ve çeşitli başka yerlerde çalışmıştım, ama Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne Britanya delegasyonu için çalışmak üzere New York'a gönderildim. TED عملتُ أيضا في ألمانيا ، النرويج، في أماكن أخرى متنوعة، لكنني أُرسلتُ إلى نيويورك للعمل في البعثة البريطانية في مجلس الأمن الدولي.
    Korkarım ki şu an Ruslar başı çekiyor. Birleşmiş Milletler'e baskı yapıyor. Open Subtitles الروسيون يتولون ذلك إنهم يضغطون على الولايات المتحدة من أجل العقوبات

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد