Daha önemlisi, bu kadar malzemeyle dolu bir merkeze taşınmamıza karşın, herhangi bir şey yapmak için hiç motivasyonun yok gibi Ryuzaki. | Open Subtitles | الأهم من هذا، رغم انتقالنا لهذا المركز المليء بالمعدات يا ريوزاكي، إلا أنك تفتقد الحافز لفعل أي شيء؟ |
Hiç motivasyonun yok; çünkü benim Kira olduğum teorisi yanlış, değil mi? | Open Subtitles | ! لا تملك الحافز لأن نظريتك الصغيرة حول كوني كيرا كانت خاطئة؟ |
Josh, umarım motivasyonun kanser yarımına karşı olur. | Open Subtitles | جوش , اتمنى ان يكون دافعك لـ صدقة السرطان الخيرية |
Geçmek için motivasyonun yeterince güçlü olmaması çok üzücü. | Open Subtitles | من المخجل ألا يكون دافعك للنجاح قوياً بما فيه الكفاية |
Ajan Prentiss'e gayet anlamlı bir şekilde anlattığın gibi, senin tüm motivasyonun seks. | Open Subtitles | (ومثلما كنت تشير ببلاغة للعميلة (برينتس فإن كل دوافعك كانت بغرض الجنس |
Cesaretin, motivasyonun ve kalbinin sesini dinlemen sayesinde bulutlar dagilacak cennetin kapilari acilacak ve sen gercek bir adam olacaksin, evladim. | Open Subtitles | ومع ارتفاع المعنويات والسرعة في خطاكَ ومع أنشودة في قلبكَ، ستنقشع الغيوم وتتفتّح السموات وستغدو رجلاً يا بني |
Bu senin kendi motivasyonun. | Open Subtitles | "الحافز المعنوي" |
- Beni kusturmamak motivasyonun olsun. | Open Subtitles | -منعي من التقيؤ هو دافعك |
Cesaretin, motivasyonun ve kalbinin sesini dinlemen sayesinde bulutlar dağılacak cennetin kapıları açılacak ve sen gerçek bir erkek olacaksın, oğlum. | Open Subtitles | ومع ارتفاع المعنويات والسرعة في خطاكَ ومع أنشودة في قلبكَ، ستنقشع الغيوم وتتفتّح السموات وستغدو رجلاً يا بني |