Farkındayım. Ona söyleyecektim. Çok mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | أعلم، كنت سأخبرها، لكنّها تبدو سعيدة جداً، ولا أعرف متى يمكنني إخبارها بالضبط. |
Oldukça mutlu görünüyordu. Bu mutluluğu ondan almayacağım. | Open Subtitles | تبدو سعيدة جدًّا، ولن أحرمها من تلك السعادة. |
Sonra Nikki'nin yüzünü gördüm. Çok mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | ولكن بعد ذلك رأيت وجهي نيكي لقد بدت سعيدة جدا |
Partiye geldiğimde çok mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | عندما جئتُ لحفل العشاء، لقد بدت سعيدة حقاً. |
Dün beni gördüğünde çok mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | لقد بدا سعيداً جدا ً لرؤيتي أمس |
İlk birkaç ayda, mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | كان يبدو سعيدا في الاشهر القليله الماضيه |
Hepsi mutlu görünüyordu ben de kaldım. | Open Subtitles | جميعا بدوا سعداء لذا بقيت هنا |
Evet, çok mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | بدت سعيده جدا |
O da böyle görünüyordu. mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | ذلك ما بدا عليه كان يبدو سعيداً |
mutlu görünüyordu ama bir sorunu olduğunu hissettim. | Open Subtitles | تبدو سعيدة , لكنني أحس بأنها في مشكلة |
Artık üniversitedeymiş. mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | إنّها في الكلّية الآن، تبدو سعيدة |
mutlu görünüyordu, koca bir gülümsemeyle... | Open Subtitles | كانت تبدو سعيدة.. ابتسامة كبيرة |
Çok da mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | وهي تبدو سعيدة جدا أيضا. |
O, gerçekten... mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | كانت تبدو سعيدة حقاً |
Ayrıca atlar çok mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | والخيول تبدو سعيدة جداً |
Ama annem çok mutlu görünüyordu ve o tatlıları hazırlamak için o kadar uğraşmıştı ki, söyleyemedim. | Open Subtitles | لكنها بدت سعيدة جداً... وقد عانت الكثير من المتاعب من أجل الفطائر لذا لم أستطع. |
O son altı ayı, bir ömürlük dehşeti telafi etti mi, bilmiyorum ama mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | لا أعلم إن كانت الستة أشهر الأخيرة ...رعباً بالنسبة لها لكنها بكل تأكيد بدت سعيدة |
Tanrım! mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | يا إلهي، لقد بدت سعيدة حقاً |
Ancak senin kadar mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | حسناً، لقد بدا سعيداً مثلكِ تماماً |
Takım mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | الفريق بدا سعيداً جداً |
İlk birkaç ayda, mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | كان يبدو سعيدا في الاشهر القليله الماضيه |
Herkes, inanılmaz mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | جميعهم بدوا سعداء في نظري |
Adam çok mutlu görünüyordu. Şu an konuşamam kanka. | Open Subtitles | انه يبدو سعيداً جداً - لا يمكنني التحدث الآن يا رجل - |
Gerçekten mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | فهي تبدو سعيده حقاً |
Yani, biraz farklı görünüyordu, fakat oldukça mutlu görünüyordu. | Open Subtitles | ...أعني، لقد بدت مختلفة، ولكن تبدوا سعيدة جداً |