Bay Keller'la geçenlerde oldukça nahoş bir görüşme yapmıştık da. | Open Subtitles | أنا والسيّد كيلر، كان لنا مُؤخّراً تعامل غير سار للغاية. |
nahoş bir şey yaşanmasına gerek yok. Hepinizi burada tutmak istemiyorum. | Open Subtitles | هذا لا يجب أن يكون غير سار ، وأنا لا أريد أن تبقوا جميعا هنا. |
Acı, mevcut veya potansiyel doku hasarıyla ilişkilendirilen, duyusal ve duygusal nahoş bir deneyimdir. | TED | الألم هو تجربة حسية وعاطفية غير سارة مرتبطة بتلف فعلي أو محتمل للأنسجة |
Gerçeği öğrendiğinde, bu onun için çok nahoş bir sürpriz olmuştur. | Open Subtitles | لابد أنها كانت مفاجاة غير سارة عندما عرف الحقيقة |
Durum nahoş bir hal aldı ve burada uyandım. | Open Subtitles | ثم أصبحت الأمور غير سارّة بعض الشيء, و ها أنا هنا |
Bayan Swan. Ne nahoş bir sürpriz böyle. | Open Subtitles | آنسة (سوان) يا لها مِنْ مفاجأة غير سارّة |
Katı bir ruhum ve nahoş bir bedenim var gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو بأنني أملك روحًا صلبة وجسدًا غير مرغوب به |
Onu kurtarırken, nahoş bir alışkanlığımı açığa çıkardım... | Open Subtitles | -حمايتها, فأنا ألهمت عن سلوكا غير مهذب |
nahoş bir durum olsa da etkileyici bir yol olduğunu söylemeliyim. | Open Subtitles | لكن الكلبة ستحصل على دروس سباحة؟ علي القول ذلك كان غير سار لكنه فعال |
nahoş bir iş göreceğiz ve bundan bahsetmek istemiyorum. | Open Subtitles | سنذهب لفعل شيء غير سار ولا أريد الحديث عنه |
Fikirlerin için değil insanların kafasındaki imajın için sevilmek nahoş bir duygu. | Open Subtitles | فمن الإحساس غير سار لتكون الحبيب ليس لأفكارك ولكن لصورتك فى اذهان الناس |
Ne yaptı? Bu çok nahoş bir durum. | Open Subtitles | شئ غير سار أفضل أن لا نتحدث به |
Gerçeği öğrendiğinde, bu onun için çok nahoş bir sürpriz olmuştur. | Open Subtitles | لابد أنها كانت مفاجاة غير سارة عندما عرف الحقيقة |
Az önce amirlerimle çok nahoş bir konuşma yaptım. | Open Subtitles | كان عندى محادثة غير سارة بينى وبين رؤسائى فى العمل |
Ve 5G bana göre o kadar nahoş bir durum oluyor ki... neredeyse bayılmak üzere oluyorsunuz. | Open Subtitles | على أي حال لقد كان ج5 بالنسبة لي على الحدود غير سارة لكي تتمكن من المرور به. |
Kat kat kıyafetler altında, nahoş bir sürprizle karşılaşabilirsiniz. | Open Subtitles | تحت كل تلك الطبقات هناك مفاجئة غير سارة تنتظرك |
Büronun bunlarla nahoş bir şekilde ilgileneceğine dikkat çektin. | Open Subtitles | فأن الوكاله عليها ان تتصرف معنا جميعاً بطريقه غير مرغوب بها |
- Tamamen nahoş bir şey. | Open Subtitles | فذلك تصرف غير مهذب البتة |