| Parmağını kesip Naneli şeker kutusuna koydunuz ve kocanıza bıraktınız. | Open Subtitles | قطعت إصبعها,و حشرته في علبة نعناع و تركته لزوجك |
| Bütün hayatım boyunca restorandan Naneli şeker bile çalmadım. | Open Subtitles | طوال حياتي لم أسرق حتى حلوى نعناع من مطعم |
| Bu adam, benim gibi Naneli şeker, kalem ve kâğıt mendil taşıyor mu? | Open Subtitles | هل يحمل معه نعناع وقلم ومناديل طوال الوقت كما أفعل أنا ؟ |
| Onlar Naneli şeker değil. Konsantre küçük pisuar kokusu. | Open Subtitles | تلك ليست حبيبات نعناع, تلك معطّر مراحيض صغير شديد التركيز |
| Tahminimce biraz önce Naneli şeker yemişti. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان يأكل حلوى بنكهة النعناع قبل أن يأتي هنا |
| Ekstra şekersiz çikolatalı Naneli şeker ve çilekli kurabiye. | Open Subtitles | بعض الجمال الصارخ يحسن في شوكولاتة النعناع وآيس كريم الفروالة |
| Winston, sana yemek sonrası için Naneli şeker getirdim. | Open Subtitles | وينستون لقد حصلت لك على هذا انها حبة نعناع لما بعد العشاء |
| Sizzler restoranında fazladan Naneli şeker alır gibi sevgili alıyorsun. | Open Subtitles | واو , انتي تأخذين العاشيق مثلما آخذ نعناع اضافي في سيزلر |
| Telefon şarjım %100 ve çantamda 10 tane Naneli şeker var. | Open Subtitles | وبطارية هاتفي مشحونه 100% بالكامل ولدي عشر حبات نعناع في حقيبتي |
| Evet, ben yedi gün kullanmalık penisilin kusmayı azaltması için Ipecac şurubu ve Naneli şeker istiyorum. | Open Subtitles | نعم, أود حبوب بنسلين كافية لـ 7 أيام قادمة وشراب "إيبيكاك" للتقيؤ وحبوب نعناع |
| Al bakalım. Şemsiye ve Naneli şeker. Pekâlâ beyler, bu kadar çene çalmak yeter. | Open Subtitles | خذ مظلة و نعناع حسنًا، يكفي كلامًا |
| Onlar Naneli şeker. İhtiyacın var demiyorum. | Open Subtitles | كلا، هذا نعناع للنفس لست بحاجة إليه |
| - Naneli şeker ister misin? - Hayır teşekürler. | Open Subtitles | ـ هل تريد علكة نعناع ـ لا، شكراً |
| İçlerinde su şişesi, Naneli şeker ve iPhone şarjı var. | Open Subtitles | فيها زجاجات مياه وأقراص نعناع ومداخل لهواتف "أيفون". |
| Bir kutu Naneli şeker. | Open Subtitles | صندوق حلوى نعناع |
| Beyler, bakın acaba aranızdan birinde Naneli şeker ya da sakız var mıdır? | Open Subtitles | اسمعا... هل معكما نعناع أو علكة؟ ... |
| Bay Chance, Naneli şeker ister misiniz? | Open Subtitles | هل تريد حبوب نعناع. ؟ |
| Naneli şeker. | Open Subtitles | نعناع لتغيير رائحة الفم |
| Burayı bu hale kolanın içine Naneli şeker atan bir çocuk getirmiş olamaz sanırım. | Open Subtitles | حسنا،لقد إسوعبت أن هذا ليس طفلا قام بوضع النعناع الخاص به في علبة الصودا |
| Hapları içersen Naneli şeker yemiş gibi olurmuşsun. Neyse... | Open Subtitles | أجل، إن تناول تلك الأقراص سيمنحك مفعول مزيل رائحة الفم بنكهة النعناع |