Ve biz hayatın gizemini kaldırırsak sonra biraz kolay olur nasıl yaşayacağımızı dünmemiz için ve belki de biz düşündüğümüz kadar özel değiliz. | TED | وإذا ازلنا غموض الحياة اعتقد انه اكثر سهولة بالنسبة لنا حول كيف نعيش وكيف اننا لسنا مميزين كما نعتقد دائما |
Ve umarım, yardımlarıyla, -bizim evimiz olan ama sadece bizim olmayan- bu Dünya'da nasıl yaşayacağımızı öğreneceğiz. | TED | و نأمل، بمساعدتهم، سنتعلم كيف نعيش على هذه الأرض، في هذا البيت الذي هو ملك لنا ، و لكن ليس ملكا لنا وحدنا. |
Bu şahane insan, bize hayatımızın son deminde bile nasıl yaşayacağımızı öğretti. | Open Subtitles | هذا الرجل الرائع إستجمع آخر قواه، ليعلّمنا كيف نعيش |
Bu 20 yıl boyunca yazılanlar ve şikâyetler ile Kilise'ye şöyle söylemler sonucunda oldu, "Bize hayatımızı nasıl yaşayacağımızı söylemen mümkün değil. | TED | بل على مر 20 عاماً من المقالات و الشكاوى، قائلين للكنيسة، "لا يمكنك إخبارنا كيف نعيش حيواتنا. |
Ama kendini beğenmiş bir grup züppenin buraya süslü silahları ile gelip nasıl yaşayacağımızı söylemesini de istemiyoruz. | Open Subtitles | ولكننا لا نريد جحافلاً من المتفاخرين المغرورين يأتون إلى هنا أيضاً مع أسلحتهم الفاخرة الجديدة, ويقولون لنا كيف نعيش حياتنا، لا. |
Ama bize nasıl yaşayacağımızı söyleyemezler. | Open Subtitles | لا يحق أن يملوا علينا كيف نعيش حياتنا. |
Ben de bu şekilde yapacak olursak bu vicdan ile nasıl yaşayacağımızı düşünüyorum. | Open Subtitles | وأنا حقا لا أعرف كيف نعيش مع أنفسنا إذا ذهبنا حول القيام به على هذا الطريق! |
Kendimiz için nasıl yaşayacağımızı bilmiyoruz. | Open Subtitles | لا نعرف كيف نعيش لأنفسنا |