Küçük Jack dışında O hiç kimseyi sevemez . | Open Subtitles | إنه لا يحب أي شخص باستثناء ربما جاك جديد. |
O hiç, hiç, hiçbir şeyi Gerçekten umursamıyor. | Open Subtitles | ♪إنه لا يهتم بهذا القدر♪ ♪بخصوص أي شيء في الحقيقة♪ |
O hiç kitap okumaz. | Open Subtitles | عملياً إنه لا يقرأ على الإطلاق |
- O hiç konuşmaz, iki yıldır tek kelime söylemedi. | Open Subtitles | إنه لم يقل كلمة واحدة منذ عامين. |
O hiç doğmadı, böyle biri yok. | Open Subtitles | إنه لم يولد قطّ , هو غير موجود أصلا |
O hiç nörolojik sorunlarından bahsetmedi. | Open Subtitles | هي لم تشير إلى ذلك ليس هناك حالة أعصاب لديها |
O hiç sevmedi bile... "Neden biri şu aptal peçete resimleri asar ki?" modundaydı. | Open Subtitles | هي لم تحبها ، وتقول لي ولمَ أي أحد يعلق رسمة على المنديل |
Aman Tanrım. O hiç burada yemek yemez. | Open Subtitles | يا إلهي إنه لا يتناول غداءه هنا أبدا |
Aman Tanrım. O hiç burada yemek yemez. | Open Subtitles | يا إلهي إنه لا يتناول غداءه هنا أبدا |
Ama söylediğim gibi, O hiç dışarı çıkmaz. | Open Subtitles | لكن كما قلت.. إنه لا يترك المنزل |
O hiç kimseyle ilgilenmez. | Open Subtitles | إنه لا يزعج نفسه بأي شخص |
O hiç bir şey bilmiyordu. | Open Subtitles | إنه لا يعرف شيئا |
O hiç bir şey bilmiyordu. | Open Subtitles | إنه لا يعرف شيئا |
O, hiç radyo dinlemez. | Open Subtitles | إنه لا يستمع للأخبار |
O hiç bana karşı tek kelime etmez. | Open Subtitles | إنه لا ينتقدني أبداً |
O hiç bir şey bilmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يعرف أي شيء |
Bekleyin! O hiç kimseyi öldürmedi! | Open Subtitles | إنتظروا إنه لم يقتل أحد |
O hiç kaybetmez. | Open Subtitles | إنه لم يهزم أبداً |
O hiç kimsenin düşmanı değildi. | Open Subtitles | إنه لم يكن رجل عدائي |
O hiç bir çağrımıza cevap vermiyor ve, düşündüm ki... | Open Subtitles | هي لم ترد على اي من مكالماتنا وانا اشرت |
Ve O hiç beklediği patlamayı yaşayamadı. | Open Subtitles | و هي لم تحصل ابدا على شهرة كبيرة |
O, hiç burada olmadı. | Open Subtitles | هي لم تكن هنا أبداً |